Her ağlamaya kolik deyip geçmeyin

Genellikle tedavi gerektirmeyen ve kendiliğinden geçen kolik sorununun bebeklerin yüzde 40'ında görüldüğünü söyleyen Medical Park Bahçelievler Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Pınar Balgöz Ergül, bebeklerde sık görülen gaz sancısı sorunuyla ilgili merak edilenleri anlattı: Genellikle doğumdan sonra 3-6 haftaya kadar olan dönemde başlayan kolik hastalığı yeni doğan bebeklerin yüzde 40'ında görülüyor. Kolik 3-4 ayda kendiliğinden geçer, bu dönemden sonra görülen ağlama nöbetleri mutlaka araştırılmalıdır. Bir bebeğin kolik olduğunu söylemek için; mutlaka iştahlı, emme refleksi güçlü, iyi büyüyen sağlıklı bir bebek olmalıdır. Bebek yeterli kilo almıyorsa ya da iştahlı emmiyorsa mutlaka doktorunuza danışmalısınız.

KUSABİLİRLER
Kolikli bebekler de koliği olmayan bebekler gibi zaman zaman beslenme sonrası kusabilirler. Eğer bebek kilo almıyor ya da kaybediyorsa mutlaka doktorunuzu aramalısınız. Tabii ki kusmalar fışkırır tarzda ya da yeşil yani safralı ise mutlaka doktora başvurmalısınız. Kolikli bebeklerin dışkıları genellikle anne sütü kakası dediğimiz yumuşak kıvamlı ve sarı dışkılardır. Kanlı dışkı veya ishal tarzında dışkı gördüğünüzde yine doktorunuza başvurmalısınız. Koliğin bilinen kesin bir nedeni yoktur. İnek sütü intoleransı bir sebep olarak gösterilse de anne sütüyle beslenen bebeklerde de kolik gözlenmektedir. Anne diyetindeki değişiklikler koliğe neden olabilir. Örneğin anne çok fazla kafeinli içecek tüketiyor olabilir. Kafeinin diyetten çıkarılmasıyla kolik sancılarında azalma gözlenmektedir. Yine annenin tükettiği süt ürünleri, soya, baklagiller, çiğ sebze ve meyveler koliğe neden olabilmektedir.

SİGARA ETKİLER
Kolikli bebekler aynı zamanda gazlı bebeklerdir. Aslında gaz mı koliğe sebep oluyor yoksa sürekli ağlayan bebeğin yuttuğu hava mı gaza neden oluyor kesin olarak söylemek güçtür. Diğer bir teori, besinin sindirim sisteminden hızlı geçişi ve tam olarak sindirilememesidir. Bunun bebeğin mizacı olduğu, bebeğin çevreye adaptasyonunda sorun yaşadığı öne sürülen bir başka teoridir. Ayrıca bunun tanı konulmamış gastroözofageal reflü olduğunu da düşünenler vardır. Önemli bir neden de annenin sigara içmesidir. Sigara içen annelerin bebeklerinde kolik daha sık gözlenmektedir.

TEDAVİSİ YOK
Ne yazık ki spesifik bir tedavisi yoktur. Bu amaçla piyasada bulunan çeşitli bitki çaylarının aslında bilimsel bir dayanağı yoktur. Ayrıca bu çaylar bebeğin beslenmesini bozabilir, anne sütünden uzaklaşmasına neden olabilir. Ancak annenin ve bebeğin hayatını kolaylaştıracak bazı yöntemler vardır. Bunların başında annenin ve babanın bu sürecin eninde sonunda geçeceğine inanması gelmektedir. Öncelikle bebek aç değilse beslemeye devam etmemek gerekir. Bebeğin sürekli memede kalması hem anneyi yormakta, hem de meme ucu yaralarına neden olmaktadır. Bunun yerine bebeği rahatlatmaya çalışmak gerekir. Bebekle birlikte yürümek ya da sallanan bir sandalyede hafif hafif sallanmak işe yarayabilir. Sürekli emmek isteyen bebekte emzik rahatlatıcı olsa da, anne sütünün erken bırakılmasına yol açacağından mümkünse son çare olmalıdır.
MAMA DEĞİŞTİRMEK İŞE YARAYABİLİR
Beslenme boyunca beslenmeye ara verip bebeğin gazını sık aralıklarla çıkarmak faydalı olur.
Bebek anne sütü ile beslenmiyorsa bazen mama değiştirmek işe yarayabilir.
Bebeğinizin karnını kucağınıza gelecek şekilde tutun ve sırtını sıvazlayın. Bu onu rahatlatacak ve gazını çıkarmasını sağlayacaktır.
Bebeğinizi sallanan veya titreyen bir koltuğa koyabilirsiniz. Bunun bebeği rahatlatıcı etkisi olur.
Bebeğin araba koltuğuna ve arabanın arka tarafına oturtulup arabayla gezdirilmesi, arabanın motor sesi ile beraber hafif sarsıntı sayesinde onun rahatlamasını sağlayacaktır.
Hafif bir müzik bebeği rahatlatabilir.
BANYO VE MASAJLA RAHATLATIN
Kolikli bebekler saç kurutma makinası, elektrik süpürgesi , aspiratör sesi gibi sürekli ve hafif seslerle rahatlayabilirler. Bazı bebekler fazla uyarılmaktan, ışıktan, sesten hoşlanmazlar. Bebeği kundaklayarak sakin ve karanlık bir odada yatırmak etkili olabilir. Ancak sadece kolları sarmak, bacakları rahat bırakmak kalçayı korumak için çok önemlidir. Gece yatırmadan ılık bir banyo ve hafif bir masaj üzerine sakin bir ortamda emzirme rahat bir uyku sağlayacaktır. Bütün bu süreçte annenin kendisine iyi bakması, zor da olsa rahatlaması ve dinlenmesi, kaliteli beslenmesi, koliğe sebep olduğu düşünülen besinleri ve içecekleri tüketmemesi çok önemlidir. Anneye bu dönemin eninde sonunda geçeceği, bu sürecin doğal bir süreç olduğu doktoru ve aile üyeleri tarafından sık sık hatırlatılmalıdır. Aile büyüklerinden ve özellikle babadan gelen destek çok önemlidir. Anneye bu zor dönemde kısa da olsa molalar sağlanması önce anneyi, sonra bebeği rahatlatacaktır.
İSHAL VARSA DOKTORU ARAYIN
Yine de her ağlamaya kolik deyip geçmemek gerekir. Eğer bebeğin ateşi 38 ve üzerindeyse, bebek sakinleştirilemiyorsa, ağlaması iki saatten fazla sürdüyse, beslenmek istemiyorsa, kusuyorsa veya ishali varsa mutlaka doktorunuzu arayın. Kolik için bilinen bir ilaç ne yazık ki yoktur. Ancak bazı probiyotik özelliği olan damlaların koliğe iyi geldiği gösterilmiştir. Bu ilaçları mutlaka doktorunuza danışarak kullanmalısınız.