Giriş Tarihi: 6.12.2016

Türkiye’de 3 bin kişi karaciğer nakli bekliyor

Organ nakilleri içerisinde önemli yer tutan karaciğer nakli, hem hastaların yaşam kalitesini yükseltiyor, hem de yaşam süresini uzatıyor. Acıbadem Üniversitesi Atakent Hastanesi Organ Nakli Bölüm Başkanı ve Karaciğer Nakli Sorumlusu Prof. Dr. Remzi Emiroğlu, Türkiye'de organ nakli bekleyen 25 bin kişiden yaklaşık 2-3 bininin karaciğer hastası olduğunu açıklıyor. Prof. Dr. Remzi Emiroğlu, bunu hasta azlığına değil, nakilden başka alternatif tedavileri olmadığı için hastaların kısa sürede yaşamlarını yitirmelerine bağlıyor. Prof. Dr. Remzi Emiroğlu, karaciğer nakli ile ilgili bilgi verdi...
HAYATLARINI KAYBEDİYORLAR
Karaciğer bir hasar gördüğünde kendi kendini yenileyebiliyor fakat bu hasar çok fazla olduğunda normal hücrelerin yerine 'fibrozis' denilen sert dokular ile iyileşmeye çalışıyor. İşte bu dönemden sonra karaciğerin eski işlevini yerine getirmesi pek mümkün değil. Karaciğer işlevini kaybetmesiyle geriye tek bir seçenek kalıyor; o da organ nakli. Karaciğer nakli olması gereken hastalar şayet nakil olamazlarsa çok kısa süre içerisinde hayatlarını kaybediyorlar.
Türkiye'de organ nakli sırasında bekleyen hasta sayısı 25 bin civarında. Aslında bu hastaların büyük bir kısmı böbrek nakli bekleyenlerden oluşuyor. Böbrek yetmezliği olan bir hastanın en azından bir seçeneği var: Diyaliz. Diyalize girerek bir şekilde yaşamını devam ettirebiliyor. Ancak karaciğer hastaları için böyle bir alternatif yok. Karaciğerde siroz geliştikten sonra hastalar ölüyor. Bu yüzden bekleme listelere baktığımızda 3 bin civarında karaciğer hastası görüyoruz.
Bu demek değil ki nakil bekleyen hasta sayısı bu civarda. Birçok insan hâlâ doktora gitmediğinden tanı konulamıyor. Tanısı konulan hastalar da bekleme şansları olmadığından nakil olamadıklarında hayatlarını kaybediyorlar. Bu nedenle karaciğerde bekleme listesi çok uzun değil.
İnsanoğlu, vücudundaki organlardan biri fonksiyonunu yitirdiğinde yaşama devam edebilmek için başka bir organa ihtiyaç duyuyor. Bu da başka bir deyişle 'organ nakli' ile mümkün oluyor. Hayati organlarımızdan biri bile fonksiyonlarını yerine getiremediğinde yavaş yavaş ya da hızlı bir şekilde sağlığımız bozuluyor. Bunun sonuçları ise, yaşam kalitemizin düşmesinden ölümle yüz yüze gelmemize kadar varabiliyor. Bu noktada en önemli çözüm; organ nakli. Artık çalışamaz haldeki organ yerine canlıdan ya da kadavradan alınan organ yerleştirilebiliyor. Bu sayede hızla eski sağlığımıza kavuşabiliyoruz.
Dünyada her yıl binlerce insan nakil yapılamadığı için hayatını kaybediyor. Özellikle kadavradan organ bağışı konusunda duyarlılığın artırılması gerekiyor. Bu konuda toplumun tüm kesimlerine görev düşüyor. Bence kimse 'Bu benim başıma gelmez' diye düşünmemeli.
Organ bağışı konusundaki kaygılardan biri de ölmeden organların alınacağı korkusu. Hiçbir hastanede beyin ölümü gerçekleşmeden organ alınmaz. Bunun için hastaların beyin fonksiyonlarının tamamen ve geri dönüşsüz şekilde kaybolması şartı aranır. Zaten kadavradan organ bağışında izlenen yol; kişilerin hayattayken kendi rızalarıyla ya da beyin ölümleri gerçekleştikten sonra vasilerinin isteğiyle gerçekleştirilmesidir.
CANLIDAN NAKLE MECBURUZ
Ülkemizde organ bağışının yeterli olmaması nedeniyle hasta yakınlarından da canlı karaciğer nakli yapılabiliyor. Böylece nakil listelerinde yıllarca bağış beklemek zorunda kalmadığı için hastanın sağlığı da bozulmamış oluyor. Aksi halde uzun süre bekleyince karaciğer fonksiyonlarını yitirerek geri dönüşü olmayan sağlık problemleri oluşuyor. Zamanla hastaların karınlarında sıvı birikiyor ve enfeksiyonlar meydana geliyor. Canlı organ nakli, alıcının dördüncü dereceden akrabalarına kadar yapılabiliyor. Vericinin, 18 yaşından büyük ve gönüllü olması da şart.

Kimler karaciğerini verebilir?
18-55 yaşında,
Kalp ve solunum hastalıkları, diyabet ve böbrek fonksiyon bozuklukları olmayan,
İdeal kiloya sahip,
Kan grupları uyumlu,
Hepatit B taşıyıcısı olmayan,
Aşırı sigara ve alkol kullanmayan herkes 4. dereceye kadar yakınına karaciğerini bağışlayabiliyor.
'Renoportal Anastomoz' yöntemi
Siroz hastalarında, 'Portal Ven Trombozu' denen, ince bağırsaktan besinleri karaciğere taşıyan büyük toplardamarın pıhtılaşarak tıkandığı görülebiliyor. Bu durumda tıkalı damarlarda kanın pıhtılaşması sonucu cerrahi işlem yapılamıyor. Dolayısıyla tıkanan damarların yerine yenilerinin nakledilmesi gerekiyor.
Henüz çok yeni olan 'Renoportal Anastomoz yöntemi artık bunu mümkün kılıyor. Ülkemizde ilk kez hem kadavradan, hem canlıdan yapılan karaciğer naklinde bu yöntemi başarıyla gerçekleştiren ekip olarak biz, organ nakli için bağışlanan kadavraların karaciğerini çıkarırken, damarlarını çıkarmaya başladık ve bunları dondurup sakladık. Bu yöntemin yaygınlaştırılması için organ bağışının artırılması gerekiyor. Bu damarları canlı bağışçılar vermeye gönüllü olsalar bile, canlıdan aldığımız aynı damar çok kısa kalıyor. Ancak canlıdan alınan damarlara kadavradan aldıklarımızı ekleyebiliyoruz. Bunun için de organ bağışının artırılması gerekiyor. Organ bağışıyla daha fazla hastanın hayata tutunmasını sağlamak elimizde.

Çocuklarda karaciğer nakli
Karaciğer rahatsızlıkları bebek ve çocuklarda da görülebiliyor. Bebeklerde uzun süren sarılıklar, karaciğer ve safra yollarındaki sorunlara işaret ediyor. Çocuklarda doğuştan safra yolları tıkanıklığı varsa, karaciğer yetmezliğiyle sonuçlanabiliyor.
Bunun yanı sıra doğuştan gelen genetik bazı karaciğer hastalıkları olan çocuklara da karaciğer nakli şart. Fakat çocuklardaki nakil operasyonu yetişkinlerinki kadar kolay değil. Bağışlanan karaciğer boyutlarının çocuğun boy ve kilosuna uygun olması gerekiyor. Yetişkinlerden alınan karaciğer de çocuklara nakledilebiliyor fakat boyutları küçültülmeden yapılamıyor.
Yaş farkı böbrek naklinde de önemli değildir. Burada önemli olan; kişinin değil, organın yaşı. Kirli hava, kafein, sağlıksız beslenme, stres ve alkolden uzak geçen bir yaşam böbreği genç tutuyor. Eğer sağlıklıysa, 80 yaşındaki birinin bile böbreği kendisinden 60 yaş küçük birine verilebilir.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.