Son Güncelleme: Çarşamba 26.04.2017
Nikahtan önce doğurganlık check-up’ı yaptırın
Üreme sağlığını olumsuz etkileyen pek çok hastalık mevcut. Eğer siz de evlenmeden önce doğurganlık testlerinizi yaptırırsanız, ileride karşınıza çıkabilecek sorunların önüne vakit kaybetmeden geçebilirsiniz
Her beş çiftten biri kısırlık sorunu yaşıyor. Uzmanlar ise anne-baba olmanın asla ertelenmemesi gerektiği görüşünde. Kariyer uğruna annebaba olmayı ertelemek, ileride geri dönülmez sorunlara yol açabiliyor.
Her ne kadar tıp ve teknoloji her geçen gün gelişse de; anne ve babanın yaşı, tedavinin başarısında en önemli faktör.
Ferti-Jin Kadın Sağlığı ve Tüp Bebek Merkezi Klinik Direktörü, Kadın Hastalıkları, Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Op.
Dr. Seval Taşdemir, özellikle çocuk sahibi olma planlarını erteleyen yeni evli çiftlere tavsiye edilen doğurganlık check-up'ı hakkında önemli bilgiler verdi...
MADDİ KAYIPLARI ENGELLER
Üreme sağlığını olumsuz etkileyen pek çok sorun ve hastalık mevcut.
Açıklanamayan, sebepsiz infertilite (kısırlık) olarak bilinen durumun görülme sıklığı yüzde 10-15 civarında. Yeni evlenen ve çocuk planlarını erteleyen çiftlere, olası problemlerini önceden öğrenme imkanı veren 'doğurganlık checkup'ı'; ilerleyen dönemde neler ile karşılaşabilecekleri konusunda fikir verir.
KİŞİYE ÖZEL
Testlerin detayı anne veya baba adayına özgü olarak planlanır ve çiftin durumuna göre değerlendirilir.
Yeterli ve ihtiyaç duyulabilecek testlerin yapılması; hem çiftlerin çocuk sahibi olma şansını ortaya koyacak, hem de maddi olarak yıpranmalarının önüne geçecektir. Aynı zamanda tedaviye ışık tutacak bilgilerin toplanmasını sağlayacaktır.
Üroloji ve jinekoloji muayeneleri, hormon testleri, sperm analizi, enfeksiyon testleri sonrasında gebelik için uygun zaman ortaya konabilir. Bu testlerde anne ve babanın öyküsünün alınması faydalı olur. Muayene ve sonrasında sperm analizi, kan testleri ile gerekirse biyopsi, laparoskopi, histeroskopi, rahim filmi gibi daha ileri tetkikler yapılabilir. Doğurganlık check-up'ı, gereksiz zaman ve ekonomik kayıplardan çiftleri korur.
Kısırlık sorunu eskiden de vardı. Ancak günümüzde kısırlık oranları artış gösterdi. Eskiden oran yüzde 10 iken, bugün yüzde 15'lere çıktı. Bu artışa paralel olarak günümüzde teşhis ve tanı yöntemleri de gelişti. Önceki yıllarda insanlar kısırlığı kader kabul edip kabulleniyor veya ikinci evlilikle çözüm üretmeye çalışıyorlardı. Kadın faktöründe, kuma gibi evliliklerle çözülmeye çalışılıyordu. Halbuki günümüzde kişiler tıbbın imkanlarından faydalanıp çocuk sahibi olabilmenin yollarını arıyorlar ve birçoğu da başarıyor.
Erkek ve kadın cephesinde yapılan geç evlilikler, stres, çevre kirliliği, sigara-alkol gibi alışkanlıklar, şişmanlık, beslenme bozuklukları, elektronik kirlenme, sanayi ortamında, özellikle kimyasal sanayinde çalışma; kadın ve erkek üreme hücrelerinin olumsuz etkiliyor.
Bu nedenle de kısırlık, her geçen gün hızla artış gösteriyor.
Bu, çok önemli bir faktör. Tüp bebekte başarıyı belirleyen en önemli nokta; kadının yaşı ve yumurtalarının sağlıklı olmasıdır. Çok genç yaşta yapılan evlilikler de doğru değil; ideal doğurganlık zamanı 25-33 yaş aralığıdır.
EN SON HABERLER
- 1 "En sağlıksız gıda" seçildi: Hepimiz bayılarak yiyoruz! Sağlıklı hücrelerde adeta bomba etkisi yapıyor
- 2 4 formül uzun yaşatıyor
- 3 Yaşlandıkça yalnızlaşıyoruz
- 4 Pankreas kanserinde yeni umut: Fosfor-32
- 5 "En sağlıksız gıda" seçildi: Hepimiz bayılarak yiyoruz! Sağlıklı hücrelerde adeta bomba etkisi yapıyor
- 6 Bağırsaklarınızın çürümeye başladığının ilk işareti! Yemekten sonra bunu hissediyorsanız...
- 7 Bilgisayar başında saatlerce oturanlar dikkat
- 8 Rus hekimler parmağı kesilmeli dedi Türk doktorlar kurtardı
- 9 Hasta eden "genleri" ortadan kaldırıyor! Bilim insanlarından açıklama: "Ömrü onlarca yıl uzatacak 5 adım"
- 10 5 bin yıllık tedavi şifa dağıtıyor! Geçmeyen dertlerine "arı iğnesi" çare oldu