Prof. Dr. İbrahim Saraçoğlu: Selülite lahana, sistite karnabahar kürü

PROF. DR. İBRAHİM ADNAN SARAÇOĞLU İLE DOĞANIN DİLİNDEN
Bu hafta sizlere aynı aileden olan brokoli, lahana ve karnabahar kürlerinin faydaları hakkında bilgi vereceğim... Biyolojik çeşitliliği içerisinde lahanadan brokoli türemiştir, brokoliden de karnabahar türemiştir. Üçü bir ailedir.
Brokolide üç tane muhteşem özellik vardır. Bunlardan en önemlisi kadınlar içindir. Her iki kadından birinin memesinde fibrokist oluşur. Bu fibrokistlerin modern tıpta yok edilmesinin bir usulü, bir ilacı yoktur. Regl başlamadan bir hafta öncesinde sertlik, hassasiyet ve ağrı gözlemlenir.
Burada kadınların imdadına brokoli kürü yetişiyor. Ayrıca bir de doktora gittiklerinde ultrasonla bakıldığında mikrokalsifikasyon başlamış diyorlarsa; işte o zaman tehlike çanları çalıyor demektir. Doktor, altı ayda bir takibe alır.
AĞRILAR GEÇER
Burada fibrokistin kabaca iki türü, detaya indiğinizde çeşitleri vardır. Bunlardan bir tanesi solid kitle, diğeri ise hipoekoik kisttir. Brokoli, solid kitle olduğu zaman bu solid kitleyi ortadan kaldırmaz ama mens öncesi tüm şikayetlerinizi, yani semptomlarını ortadan kaldırır.
Nedir bunlar? Ağrı vermesi, hassasiyet ve sertlik oluşturması. Ancak hipoekoik kist ise ve kalsifikasyonlar dahi olmuş olsa, bunları tamamen ortadan kaldırır.
KÜRÜ YARIM BIRAKMAMALISINIZ
Burada değerli okuyucularımızın bilmesi gereken en önemli nokta şu: Bir kürü uygulayacağınız zaman mutlak suretle önerilen küre uymanızdır. Bunu üç gün, beş gün yapıp ondan sonra bırakacaksanız hiç uygulamayın. Sonuç almak için kürün bir uygulama süreci, ne miktarda alacağınızın bir ölçüsü vardır. Buna mutlaka uymak zorundasınız. Hipoekoik kistler için bir ay süreyle brokoli kürü uyguluyorsunuz.
Kimler bu kürü uygulayamaz?
Tiroid problemi var ise yani tiroidi yavaş çalışanlar ve guatr problemi olanlar, bu kürü uygulamasınlar. Çünkü brokolinin içerisindeki izotiyosiyonatlar iyot alımını frenliyor.
Kür nasıl hazırlanır?
200-250 gram brokoliyi yarım litre suda yaklaşık beş-yedi dakika kaynatın. İsterseniz brokoliyi küçük küçük kırabilirsiniz. Kaynatıp suyunu içeceksiniz. Haşlanmış brokoliyi de salatalarınıza ilave edebilirsiniz. En önemlisi tencerenin ağzı kapalı şekilde kaynatılması.
KEMİK ERİMESİ İÇİN BİREBİRDİR
Brokolinin kadınlar için önemli bir özelliği daha var: Menopoza girmiş kadınlarda östrojen seviyesi düştüğü için kemik erimesi dediğimiz osteoporoz başlar. Burada genel olarak 'Süt tüketin, süt ürünlerine ağırlık verin' denir. Menopoz dönemindeki kadınların bunu uyguladıkları halde osteoporoza bağlı şikayetlerinin azalmadığını görüyoruz. İşte kalsiyum bakımından gerçek bir bombadır brokoli. Zengin kalsiyum içerir. Bunu çok az suda haşlayıp hem suyu, hem de brokolileri tükettiğinizde kalsiyum eksikliğine karşı gelişen osteoporoz şikayetlerinizin azaldığını göreceksiniz.
Bir de brokoli osteoklastları frenliyor.
Yani osteoblastlar kemik dokusuna kalsiyumu taşırlar, osteoklastlar ise kemik dokusundan kalsiyumu çalar. Osteoklastların aktivasyonunu düşürüyor. Bu sayede kemik erimesinin frenine basmış oluyor ve rahatlıkla da kemik dokusunda kalsiyum tekrar depolanmaya başlıyor ve bu sayede osteoporoz ortadan kalkıyor.
İKİ BARDAK SU YETERLİ OLUR
Kür olarak aynı kür uygulanacak. Ayrıca brokoliler de tüketilecek. Fibrokist için uygulanan kür ile osteoporoz için uygulanan kür aynıdır. Osteoporoz için uygulanan kürün suyunu biraz azaltabilirler. İki bardak su, 300-350 ml. suda da bunu hazırlayabilirler. Ama her iki kür için de su miktarı maksimum yarım litre olabilir.
*Buradaki bilgilerin teşhis amacı yoktur. Şikayetinize ilişkin hekiminize başvurmanız önerilmektedir.
MİDE ÜLSERİNİ TEDAVİ EDİCİ GÜCE SAHİPTİR
Karnabahar, çok sağlıklı bir sebzedir. Kadınların en çok şikayet ettiği sistit yani mesane inflamasyonu veya iltihaplanmasında son derece etkilidir. Karnabaharı küçük küçük parçalayıp 1.5-2 bardak suda ağzı kapalı olarak beş-yedi dakika arasında kısık ateşte kaynatın. Ilıdıktan sonra süzün. Sistit şikayetlerinizi ortadan kaldırmak için suyunu içmeniz yeterlidir. Eğer mide ülseriniz var ise bu ülseri de büyük oranda tedavi edici güce sahiptir. Karnabaharın içerisinde gefarnate diye etkin bir madde var. Bu etkin madde de hem mide kanserine, hem de kolon kanserine karşı önleyici ve koruyucudur. Bu kür de bir aylık bir kürdür.
TİROİD SORUNU OLANLAR YAPMAMALI
Bazı insanlar kan şekerini düşürmekte zorlanırlar. 'İlacımı kullandığım halde kan şekerim bir türlü düşmüyor' derler. 15 dakika kaynatılmış lahana yaprağı, bu anlamda mükemmel bir yardımcıdır. Kan şekerini düşürmede, venöz yetmezlikte, selülitte ve uyku apnesinde çok yüksek başarı oranına sahip olan lahananın bu özellikleri en dış yapraklarda maksimumdur, içe doğru gittikçe azalır.
Kür nasıl hazırlanır? Lahananın en dış yaprağından iki tanesini alın. Kırıp yarım litre suyun içinde ağzı kapalı olarak 15 dakika kısık ateşte kaynatın. Bu kür 15 gün uygulanır. Üç, maksimum beş gün ara verilir. Ve tekrar 15 gün uygulanır. Yani bir aylık bir kürdür. Şikayetlerin seyrine göre ileride tekrar edilebilir.
Kimler uygulayamaz? Tiroidi yavaş çalışanlar veya guatr şikayeti olanlar lahanadan uzak durmalılar.
UYKU APNESİNE SON VEREBİLİR
Özellikle kadınlarda venöz yetmezliği yani toplardamar yetmezliği oluşur. Bunun tıpta da çözümü yoktur. Ağrı yapar. Bu kür, ağrıyı da alır, venöz yetmezliği problemini de ortadan kaldırır Yalnız lahana yaprağı tüketilmeyecek, sadece suyu içilecek.
Uyku apnesi şikayetiniz varsa; 15 dakika, tencerenin ağzı kapalı şekilde kısık ateşte lahana yapraklarını kaynatın. Ilındıktan sonra süzün. Günde ikiye, en fazla üçe bölerek bunu için.
Kadınların en çok şikayet ettiği şey; selülittir. Kadınlarda selülit neden çok fazla görülüyor? Çünkü kadınlar erkeklere göre daha az su içerler. İşte bunun için selülit oluşumunu tetikletiyorlar. Lahana kürü, selülite karşı bulunmaz bir nimettir. Lahana kürü sizi bir miktar da zayıflatacaktır. Bir ayın sonunda çok rahatlıkla 1-1.5 kilo verdiğinizi göreceksiniz. Günde sadece bir defa yapacaksınız. Selülit oluşumuna ve selülitlerin yok olmasına karşı müthiş etkilidir.
Lahana kürü, müthiş bir toksin atıcıdır. Karaciğerde ve deri altında biriken toksinlerin ter yoluyla nasıl atıldığını hayretle göreceksiniz.