Bu ölçülerdeyseniz obezsiniz!

Yrd. Doç. Dr. Karaca, "Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre obezite sıklığı erkeklerde yüzde 15,2 kadınlarda ise yüzde 23,9. Kadınların yüzde 30,1'i obez öncesi iken, erkeklerde bu oran yüzde 38,9 oranına ulaştığı görülüyor" dedi. Obezitenin şeker, kalp damar hastalıkları başta olmak üzere birçok hastalığı beraberinde getirdiğini kaydeden Yrd. Doç. Dr. Karaca, beden kitle indeksi 30'un üzerinde olanların obez olarak değerlendirildiğini, bunun yanı sıra bel çevresinin de önemli bir ölçüt olduğunu aktardı. Yrd. Doç. Dr. Karaca, kadınlarda 88, erkeklerde ise 102 santimetreden geniş bel çevresinin obezite habercisi olabildiğini belirterek, hızlı ve zahmetsiz sonuç alındığı için ameliyata yönelişin hızlandığını ancak zayıflamada ameliyatın son çare olarak düşünülmesi gerektiğini kaydetti.

AMELİYAT ŞARTLARI NELER?

Diyet, egzersiz, psikoterapi ve ilaç tedavileri ile yanıt alamayan hastalar için ameliyat uygulanabileceğine değinen Yrd. Doç. Dr. Karaca, şunları söyledi: "Hızlı ve zahmetsiz sonuç alındığı için ameliyat giderek daha çok hasta tarafından tercih ediliyor. Ancak potansiyel riskler gözardı ediliyor. Ameliyat diğer yöntemlerle fayda görmeyen, beden kitle indeksi 40'ın üzerindekilerle indeksi 35'in üzerinde olup obeziteye bağlı en az bir ek hastalığı olan kişiler için uygundur. Ameliyat kilo kaybını sağlasa da bu bedelsiz değildir. Ameliyat vücuda ciddi bir metabolik yük getirir. Ameliyat sonrası takip hayati öneme sahiptir. Mide dikişlerinden kaçak, kanama ve enfeksiyon gibi doğrudan ameliyatın tekniğiyle ilgili sorunlar olabilir. Bunun yanı sıra gıda alımında güçlük, vitamin ve mineral yetmezlikleri, kansızlık, kemik erimesi, beslenme yetersizliği, safra kesesi taşı gibi ameliyatın uzun dönem sonuçları ile ilgili de olabilir."

AMELİYAT SONRASI NASIL BESLENİLMELİ?

Ameliyat sonrası hastaların mutlaka proteinden zengin ama yağdan fakir bir diyetle beslenmesi gerektiğine işaret eden Karaca, iyi çiğnenebilen hazmı kolay gıdaların tercih edilmesini tavsiye etti.