Ramazan depresyonu iyileştiriyor

Covid-19 pandemisi etkisini devam ettirirken, Ramazan ayının da başlamasıyla birlikte kişilerin değerlerinin ve geleneklerinin farkına vararak, bir iç hesaplaşma sürecine girdiğini ifade eden Psikolog Yağmur Bedir, "Ramazan'da insanlarda yemek yemek, bir şeyler içmek dışında davranışsal hareketlerini sınayan ve egonun tüm isteklerine karşı durmayı bilerek bunları frenlemesi gerektiğini düşünmesine yardımcı olan süper egonun; vicdan, değerler, inançlar noktasında farkındalığı yükselir" dedi. Psikolog Yağmur Bedir, Ramazan'ın psikolojik açıdan faydalarını anlattı…

RUHSAL FARKINDALIK ARTIYOR

Ramazan ayı kişinin ruhsal farkındalığını, dürtülerini, duygularını, arzularını, sosyal ilişkilerini ve duygularını yönetebilmesi ve davranışlarını eğitim noktasında geliştirmesi açısından oldukça önemlidir. Bunun yanı sıra araştırmalar da göstermektedir ki, Ramazan ayı içerisinde alkol tüketimi, intihar ve suç oranlarında da oldukça düşüş hâkimdir. Burada dinin ve maneviyatın önemi psikolojiyle fazlasıyla bağlantılı olduğu açıktır. Ayrıca insanların yoksulların veya fiziksel ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanan kişilerin hissettiklerini anlamaları kolaylaşır. Onlara karşı empati kurarak kendi vicdanları ile bir muhakeme içerisine girip muhtaçlara yardım etme, içinde bulundukları duruma şükür etmeleri daha artmaya başlar.

PSİKOLOJİK RAHATSIZLIKLARDA DÜZELME GÖRÜLÜYOR

Psikolojik rahatsızların özellikle hafif depresyon yaşayanlarda, anksiyete (kaygı) bozukluğu olanlarda, obsesif-kompulsif bozukluklarda (takıntı-zorlantı), antisosyal kişilik örüntüsü olan bireylerde Ramazan ayında oldukça fayda görülmektedir. Örneğin; anti-sosyal kişilerin diğer aylarda suç ve cezai işlem gerektirecek davranışlarda bulunması yoğunken oruç tuttuğu zaman içerisinde ya da tutmasa bile ramazan ayına olan inancı nedeniyle dürtülerini kontrol altına almayı başarıp, kendine ve başkasına zarar verme davranışına son veriyor. Ayrıca burada obeziteden de bahsedebiliriz. Kişi acıktığı halde bu dürtüsünü uzun bir süre bastırmak zorunda kalıyor ve bunu iftar zamanı sonuçlandırıyor. Bu da kişinin oto-kontrol mekanizmasını geliştirmesini sağlıyor.

SAHURA KALKMAK DEPRESYONA KARŞI KORUYUCU

Sahur için gece kalkılması ile depresyon tedavisinde uygulanan uyku yoksunluğu metodu benzerlik göstermektedir. Bu bağlamda sahura kalkma depresyona karşı koruyucu bir etki olarak ele alınabilir. Oruç tutan kişi açlık, saldırganlık gibi dürtülerini kontrol etme egzersizleri yapmış olur. Dolayısıyla dürtü denetimine olumlu katkı yaptığı çıkarımı yapılabilir.

RAMAZAN DEPRESYONU İYİLEŞTİRİR

Ünlü psikolog Aaron Beck, depresif kişilerin hayata bakış açılarını tanımlarken 'olumsuz üçlü' kavramını kullanır. Beck'e göre depresif kişilerde; kendine dair olumsuz bakış açısı, başkalarına dair olumsuz bakış açısı ve geleceğe dair olumsuz bakış açısı hüküm sürmektedir. Ancak kişiler bağışlama, kabullenme ve umut duygularını güçlendirdikçe, olumsuz düşünceler, algılar, bakış açıları değişir, depresif hissetmekten kurtulurlar. Ramazan'ın da bu duyguları kuvvetlendirmesi nedeniyle depresyonu azaltıcı etkisi olduğu kabul edilir.

ONLINE GÖRÜŞMELER DE RUH SAĞLIĞINA İYİ GELİR

Yapılan araştırmalara göre, arkadaşlıklar, dostluklar depresyonla baş etmeyi kolaylaştıran faktörlerin başında gelir. Aile ilişkileri, sosyal çevre Ramazan'da canlanır, güçlenir. Aileler ve arkadaşlar iftar sofralarında buluşurken, aslında birbirlerini dinleyerek, birbirlerine destek verirler. Her ne kadar Covid-19 pandemisinin etkisini sürdürdüğü günlerde olsak da, önlemler gereği sosyalleşmemiz kısıtlı olacak fakat iletişim kurabilmemiz veya duygularımızı ifade edebilmemiz için sadece aynı masada oturmamıza gerek kalmadan belki de bu ihtiyaçlarımızı online görüşmelerle gerçekleştirmek dahi ruh sağlığımıza iyi gelecektir. Özetle, diğer tüm dinlerde de öngörüldüğü gibi, başkalarına yardım elini uzatmak, bağışlamak, kendini sevmek ve hayatın farkına varmak insanın ruhuna her daim iyi gelir.

UZMAN DESTEĞİ ŞART!

Tüm bunlara rağmen unutmamak gerekir ki, depresyon davranışsal, bilişsel, genetik ve nörobiyolojik faktörlerin etkili olduğu bir ruhsal hastalıktır. Dolayısıyla sadece Ramazan'da ibadet gibi davranışsal ya da olumlu bakış açıları gibi bilişsel değişimlerle kalıcı şekilde geçmesi mümkün olmayabilir. Psikoterapi ve gerektiği takdirde destek ile kalıcı şekilde tedavisi mümkündür. Şayet bu hastalıktan mustaripseniz bir psikoterapiste ve gerektiği takdirde ilaç takviyesi sağlayacak bir psikiyatriste başvurması gerekmektedir.