MGK'dan 'Kurumlar yıpratılmasın' tavrı

Milli Güvenlik Kurulu'nun dün gerçekleşen tarihi toplantısına Türkiye gündemini kilitleyen "İrticayla Mücadele Eylem Planı" ve askerlere sivil yargı yolunu açan yasal düzenleme damgasını vurdu. Hükümet kanadı, demokrasi dışı girişimlere karşı halkın güven ve desteği ile mücadele kararlığını yansıttı. TSK'nın yıpratılmak istendiğini belirten komutanlar ise askerin siyasetin dışında olduğunu vurgulayıp, devletin tüm kurumlarından bu çabaya destek talep etti. MGK devam ederken, Genelkurmay Başkanı Başbuğ'un "kağıt parçası", Başbakan Erdoğan'ın ise "belge" dediği dokümanın kahramanı albay Dursun Çiçek hakkında tutuklama talep edildiği bilgisi geldi.
KRİTİK VURGULAR
Çankaya Köşkü dün, 28 Şubat 1997'de 9 saat süren tarihi toplantıdan 12 yıl sonra, en uzun MGK'ya ev sahipliği yaptı. 13.30'da başlayan ve 7 saat 40 dakika süren MGK, AK Parti döneminin en uzun toplantısı oldu. Toplantıda şu vurgular ön plana çıktı:
Asker kişilere, sivil yargı yolunu açan CMK düzenlemesinin anayasaya aykırı olduğu ve terörle mücadele eden TSK camiasında moralleri olumsuz etkilediği ifade edildi. Hükümet kanadının ise daha önce DGM'lerin görev alanı kapsamındaki, anayasal düzene karşı suçlar da dahil özellikli bazı suçlarla ilgili düzenleme yapıldığını ve Anayasa'ya uygunluğun gözetildiğini savunduğu öğrenildi.
Org. Başbuğ'un, "Bu aşamada kâğıt parçasıdır" dediği "İrticayla Mücadele Eylem Planı" belgesi üzerinde yapılan siyasi yorumlar, belgeyle TSK'nın ilişkilendirilmesine dönük değerlendirmeler karşısında askeri kanat rahatsızlığını yansıttı. Ancak gerek AK Parti'nin gerekse Genelkurmay'ın "kim ya da kimler tarafından hazırlandıysa ortaya çıkarılmalı" dediği dokümanın sivil yargıda soruşturulduğu ve yargıya müdahale anlamına gelecek beyanlardan kaçınılması gerektiği teyit edildi.
Edinilen bilgilere göre komutanlar, askerin siyasetten uzak olduğunu, bu konuda kesin güvence verdiklerini, gösterdikleri çabaya siyasetçiler de dahil devletin tüm kurumlarının destek vermesi gerektiğine işaret etti.
Toplantıda, TSK'ya karşı medya üzerinden yürütüldüğü ileri sürülen asimetrik psikolojik harekata karşı, devletin tüm kurumlarının eşgüdümlü görüntü veremediği iddiası da dile getirildi.
BİLDİRİDEN ÇIKAN MESAJ
MGK bildirisine, demokrasi dışı güçlerle mücadele vurgusu ve TSK'nın yıpratılmaması gereği şöyle yansıdı:
Toplantıda ülke güvenliğini etkileyen iç ve dış gelişmelerin kapsamlı bir değerlendirmesi yapılmış, ülkemizin bütünlüğünü ve milletimizin birliğini ve huzurunu bozmaya yönelik her türlü faaliyete karşı yürütülen mücadelenin halkımızın güven ve desteği ile sürdürüleceği belirtilmiştir. Bu konuyla ilgili çalışmalar da gözden geçirilmiştir.
Ayrıca devletimizin kurumlarını yıpratmaya yönelik beyan ve yayınlara ilişkin tepki ve düşünceler dile getirilmiş. Bu tür faaliyetlerin ülkemize bir fayda sağlamayacağı teyit edilmiştir.
KIBRIS'TA KALICI ÇÖZÜM
Dış güvenlik başlığında ise Kıbrıs ve Irak'la ilgili olarak şunlar vurgulandı:
Kıbrıs sorununun adil ve kalıcı biçimde çözüme kavuşturulması, yürütülmekte olan müzakerelerin siyasi eşitlik, iki kesimlilik ve eşit statüde iki kurucu devleti haiz yeni bir ortaklık çerçevesinde bulunması, garanti ve ittifak anlaşmalarının devamı, tarafların sürece zarar verecek yaklaşımlardan kaçınmaları ve BM süreci parametrelerine sahip çıkmaları gerekliliği vurgulanmıştır.
Terörle mücadele boyutu dahil Türkiye Irak ilişkilerindeki son gelişmeler etraflıca değerlendirilmiştir.
MGK SONRASI MİNİ ZİRVE
MGK sonrası Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Tayyip Erdoğan ve Genelkurmay Başkanı Org. İlker Başbuğ ile Başbakan Yardımcısı Çiçek ve Adalet Bakanı Ergin 1 saat 10 dakika daha Köşk'te kaldı. Mini zirvede, TBMM'de kabul edilen, askerlerin sivil mahkemelerde yargılanmasına ilişkin yasal düzenleme konusunda Cumhurbaşkanı Gül'e bilgi verildi. Org. Başbuğ ise TSK mensuplarının rahatsızlığını yansıttı.

TARİHİN EN UZUN MGK'LARI
28 Şubat 1997: En uzun süren MGK olarak tarihe geçen toplantı 9 saat sürdü. Toplantı, postmodern darbe olarak bilinen süreci başlattı.
31 Ocak 2003: 6 saat sürdü. Irak'a olası bir askeri müdahale ile Kıbrıs ve Annan Planı görüşüldü.
30 Nisan 2003: 7.5 saat sürdü. Irak'taki gelişmeler ve Kıbrıs'taki müzakere süreci tartışıldı.
25 Şubat 2005: 6 saat sürdü. KKTC ve Irak'taki seçim sürecinin ardından yaşanan gelişmeler konuşuldu.
24 Ekim 2005: 6 saat sürdü. AB ile müzakerelerin başlama tarihi 03 Ekim 2005'e uzanan süreç uzanan süreç ile sonraki gelişmelerin bir değerlendirmesi yapıldı.
23 Şubat 2007: 6 saat sürdü. Kuzey Irak'tan kaynaklı terör saldırılarıyla ilgili müzakereler yapıldı.
TOPLANTIYA KİMLER KATILDI?
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Erdoğan, Genelkurmay Başkanı Org. İlker Başbuğ, Başbakan Yardımcıları Cemil Çiçek, Bülent Arınç, Ali Babacan, Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, Adalet Bakanı Sadullah Ergin, İçişleri Bakanı Beşir Atalay, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutluoğlu, Kara Kuvvetleri Komutanı Org. Işık Koşaner, Hava Kuvvetleri Komutanı Org. Aydoğan Babaoğlu, Deniz Kuvvetleri Komutanı Ora. Metin Ataç, Jandarma Genel Komutanı Atilla Işık, Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Mustafa İsen, MİT Müsteşarı Emre Taner, Dışişleri Müsteşarı Ertuğrul Apakan ve ilgili bürokratlar.