Pazar 02.08.2009
Son Güncelleme: Pazar 02.08.2009

Çözüm umudu var ama provokasyona dikkat

Bakan Atalay, Kürt meselesinin çözümü çalışmaları kapsamında akademisyen ve yazarlarla bir araya geldi. Konuşmacılar, provokasyon endişelerini dile getirdi

Türkiye'nin geleceğinin endekslendiği "Kürt sorunu"nun çözümü yolunda dün önemli bir toplantı gerçekleşti. 10 yıl önce hayal bile edilemeyecek ortamda, İçişleri Bakanı Beşir Atalay'ın saatlerce dinleyici olduğu çalıştayda, ezber bozan fikirler ortaya konuldu. Bakan Atalay'ın geçen hafta yaptığı açıklamayla gündeme gelen "Kürt Meselesinin Çözümünde Türkiye Modeli"nin oluşturulması için Polis Akademisi'nin ev sahipliğinde buluşan gazeteci ve akademisyenler, radikal çözüm önerilerini masaya yatırdı. Toplantıda şu görüşler ön plana çıktı: "Bu sorun, Türkiye'nin sorunu ve biz çözmeliyiz. Önümüzde tarihi fırsat var ama provokasyon riskine dikkat. Önce silahlar susmalı, sonra silahların bırakılması sağlanmalı. Cumhuriyetin paradigması değişmeli. Kürt halkı muhatap alınmalı. MHP'nin söyleminin sertleşebileceği göz ardı edilmemeli. Cumhurbaşkanı ve Meclis aktif rol üstlenmeli. Eğer süreç iyi yönetilmezse doğudaki çatışma batıya taşınabilir!"
PRANGADAN KURTULALIM

Atalay, çözüm yolunda konulan güçlü iradeyi, "Türkiye atılımı" diye tanımladı ve şu değerlendirmeyi yaptı: "Çözüm için güçlü irade var, bunu görüyoruz. Terör, tüm güvenlik birimlerimizin, insanımızın kaygısı. Şehit cenazelerine gidiyorum. O anneleri, çocukları görüyoruz. Bunun önlenmesi için herkes elinden geleni yapar diye düşünüyorum. Kimsenin küçük siyaset uğruna bunu engelleyeceğini düşünmüyorum. Bunun çok zor olmadığı hissi içindeyim. Dalga dalga bu olumlu atmosferi yaymamız gerekiyor. Bu, büyük bir pranga. Bundan kurtulursak Türkiye'yi kimse tutamaz." Kürt sorunun çözümünde tarihi fırsatın altını çizen gazeteci ve akademisyenler provokasyon uyarısında bulundu. Toplantıda Cumhuriyet'in kuruluşundaki temel paradigmanın değişmesi ve Kürt halkının da muhatap alınması gerektiğini savunanlar da oldu. Çözüm sürecinde parlamentonun etkin rol alması istenirken tüm kesimleri bir araya getirecek TBMM Başkanı'nın önemine işaret edildi. Kamuoyunun yeterince hazır olmadığını düşünen katılımcılar ise milletvekillerinin oy kaygısıyla hareket edebileceğinin altını çizdi. Toplantıda, Kürt sorunu şu başlıklar altında analiz edildi:
Risklere dikkat: Bu açılımın sevindirici tarafları olduğu gibi endişe verici tarafları da var. Çözüme en yakın olduğumuz nokta en tehlikeli nokta olabilir. Terör örgütü savaşmaktan yorulmuş durumda. Uluslararası konjonktür de silahla mücadeleyle bir yere varılmayacağını gösteriyor. Ama bu dönüşüm her an bozulabilecek bir mecrada ilerleyebilir.
Muhalefetin rolü: Çözüm için muhalefet partilerinden bir yandan katılım istenip, diğer taraftan dirsek gösterilmemeli.
MHP kaygısı: MHP, bu paketi sokaklara taşıyabilir. Ama gerilim MHP'yi yüzde 10 barajının altına çeker. MHP ile mutlaka konuşulmalı. Kasım kongresi geçmeden Devlet Bahçeli'yi ikna etmek çok zor.
AK Parti dinamikleri: 2002-2007 döneminde AK Parti içinde yer alan Kürt unsurlar, 2007'den sonra ayrışmaya başladı. Özellikle 2009 seçiminde bu belirgin şekilde görüldü. AK Parti de, Diyarbakır'da siyasi bir aday çıkarmak yerine ticari bir aday çıkararak sahadan çekileceğini hissettirdi.
Kuzey Irak boyutu: 25 Temmuz'da Irak'ın kuzeyinde yapılan seçimlerde ortaya çıkan tablo Türkiye için de önemli. Tablo, sorunun yumuşak güç modeliyle çözülebileceğine ilişkin umut verdi.
Samimi örnek: Örgütten ayrılmış yurtdışındaki Kürtlerin Türkiye'ye gelmesi sağlanmalı. Bunlar hukuki takibe uğramadan yaşayabileceklerini görmeli. Bir dönem Haydar Kutlu ve Nihat Sargın'ın Türkiye'ye gelmesi çok şeyi normalleştirdi. Örneğin Şivan Perver, "Türkiye'ye dönersem başıma iş gelir" diye düşünüyor. Oysa ülkeye gelip, çözüm tartışmalarına katılmalı.
Kürtlerin korkusu: Kürtlerin tüylerini diken diken eden bir kelime var; Komplo. 'Bizi komploya getirip, tasfiye edecekler' kaygısı var. "Devletin PKK'sı yaratılıyor" havası süreci sıkıntıya sokabilir.
Geri dönüş uyarısı: Öyle bir ivme var ki sorunun muhatabı olan Kürtler de beklenti içinde. Süreç iyi yönetilemezse, geri dönüşler olur, ülkenin kaldıramayacağı siyasi maliyetleri getirir.

Silahlara veda:
Esas idare edilmesi gereken süreç silahların susması ve ardından bırakılması. Koruculuk sisteminin tasfiyesi de düşünülmeli.
Mahmur Kampı: Mahmur'dan pilot uygulama olarak bir grup aile getirilmeli. Örnek uygulama ile dağdakilere de mesaj verilmeli.
PKK SİYASALLAŞACAK MI?

Dış boyut: Olayın uluslar arası boyutu ihmal edilmemeli. Suriyeli Kürt, neden Türkiye'ye karşı olarak dağda? Bunu anlamak gerek.
PKK yorumu: PKK ile Kürt sorununu ayırt etmek kolay değil. 2-3 bin PKK'lı dağda ama kökleri ovada. PKK siyasallaşacak mı? Evet, yoksa silahlı örgüt olarak kalır.
Yerel önlemler: Dil yasakları kaldırılmalı, köylere orijinal isimleri yeniden konulmalı. Kürtçe vaaz verilmeli. Mahkemelerde Kürtçe bilen personel çalıştırılmalı. Kürtçe tiyatro ve Kürdoloji Kürsüsü talebi karşılanmalı.
Af aşaması: Bu iş affa kadar gelecek. AK Parti de kendi vekillerini ikna etmekte sıkıntı yaşayabilir.
DTP'nin duruşu: DTP, birilerinin arkasına saklanarak, PKK'nın silah patlatmasıyla bir yere varamaz.
Randevu: Başbakan Erdoğan, DTP'nin randevu talebine bir an önce karşılık vermeli ve Ahmet Türk'le görüşmeli.
Paketler dizisi: Sorunun çözülmesini isteyenler için hacimli paketler konulmalı. Türkiye bu sorunu çözemezse bölünebilir veya ebedi uykusuzluk yaşayabilir.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.