Perşembe 10.09.2009 00:00
Son Güncelleme: Perşembe 10.09.2009 11:51

Emre'nin kartı gereksiz

Milli Takımımız, 2010 Dünya Kupası yolundaki kader maçında Bilino Polje Stadı'nda Bosna Hersek ile 1-1 berabere kaldı. Mutlak kazanmamız gereken maçtan 1 puan çıkardık, matematiksel olarak 2010 Güney Afrika umutlarımızı kalan 2 karşılaşmaya taşıdık.
FOTOĞRAFLAR İÇİN TIKLAYINIZ
GÜRCAN BİLGİÇ: Efendi buharlaşınca (SABAH)

Maçın gerilimini kimin daha çok taşıyacağını, sindireceğini merakla beklerken, daha 4. dakika dolmadan golü bulduk. Tüm Bosna, bu maçın havasında, Dünya Kupası biletinin "sabırsız" sırasında, "iyi haber" bekliyordu. Tribünleri sahadan ayıran beş metre yüksekliğindeki bir "ağın" arkasında, Fatih Hoca'nın usta ayaklarına yüklediği iki şey vardı; "Sakin olun, sakin oynayın!" Öne geçerken de, skoru beraberlikte görürken de, sahadaki on bir bu yüklemin hakkını veriyordu.
Semih'in ve Arda'nın tekmelenmesine ses çıkarmayan Portekizli hakemin yarattığı bir frikik atışı sonrasında, çok geriye çekilmenin, sorumluluktan kaçışın bedelini ödedik.
Şansımız belki matematik olarak sürüyor ama kaderimiz artık bizim elimizden tamamen çıktı. Elbette bugünün analizi yapılacak, nedenler sorgulanacak, büyük turnuvaların tesadüf değil, istikrarlı bir ülkesi olmamız için neyin eksik, nelerin gereksiz olduğu da anlaşılacak. Umarız...
LEVENT TÜZEMEN: Peri masalı ve mucize (SABAH)

Bosna önünde ilk yarı iki ruhlu bir Milli Takım izledik. 4.dakikada golü erken bulduk. Ve 20 dakika sakin ayağa, görerek bilerek, yeteneklerimizi, mücadele gücümüzü sahaya yansıttık.
Çarşıda sohbet ettiğimiz Süheyl Önen'in "Mükemmel hakem" dediği Portekizli Bartolo sinir katsayımızı artırdı ters kararlar verince çileden çıktık.
Yediğimiz gol sonrası da şuurumuzu ve kontrolü kaybettiğimiz ön plana çıkardımız için İspanya'ya bile vermediğimiz pozisyonları Bosna'ya verdik. Hamit en önemli silahımızdı ama tutukluk yaptı. İkinci Sercan ve İsmail'i, Hamit ve Önder'in yerine aldık. Riske de girdik. Maç pin-pon oyununa döndü. Pozisyon verdik ama Sercan, Semih, Arda, Tuncay ve Gökhan ile inanılmaz etkili pozisyonlar bulduk ama golü atacak becerili vuruşu yapamadık. Özellikle Sercan karşı karşıya inanılmaz golleri kaçırdı. Arda'nın vuruşu direkten döndü. EURO 2008'deki mucize melekleri bu kez sırtımızda yoktu. Çünkü kazanma ruhumuz aklımızla ortak hareket etmedi. Dünya Kupası'nda "Peri Masalı" yazmak hedefimizdi bu hedefi mucizelere bıraktık. Artık minnet edeceğimiz kasaplarımız Estonya ile İspanya olacak.
BÜLENT TULUN: Yeni hedeflere!.. (FOTOMAÇ)
Sürpriz Ermenistan galibiyet haberi, Bosna'yı geçersek işimizin daha kolaylaşacağının bir işareti gibiydi maçtan evvel. Zan'ın yerinde Turacı, Kazım'ın yerinde Ceyhun, Sercan'ın yerine ise Semih'le başladık. Streste olan taraf Bosna olacak diye düşünmüştüm maçtan önce.
Beraberliğin kendisine yeteceğine emin olan Bosna, savunmada hata yapmadan bir kontratakta bir iş yapabilir miyim diye maçı bağlamaya çalıştı. Bunda da başarılı oldu. Artık Bosna'nın 2 maçta da puan kaybetmesi lazım. Biz bu eleme gruplarında finallere gitmeyi hak ettik mi?.. Kaybedilen finaller aslında Belçika ve Estonya maçlarındaki yitirilen 4 puanla gitmişti. Artık yeni hedeflere bakalım...
HAŞMET BABAOĞLU: Liderler nerede? (FOTOMAÇ)

Biri artık bunun nedenini açıklamalı; neden bu takım oyunu kontrol etmekte zorlanıyor? Düşünün, maçta en iyi olduğumuz bölüm ikinci yarının ilk 10-15 dakikasıydı. Neden? Çünkü soyunma odası taktiği henüz sıcaktı! Ama o dakikalar geçince tempoyu ayarlayan, topu kontrol eden yine rakip oldu. Bir tek futbolcu çıkıp da liderliği üstlenemiyor.
Sorun bu!.. -Arda, Emre, Tuncay ve Sercan'dan çok şeyler bekledik. Asıl bu maçta iyi oynamaları gerekiyordu. Neden olmadı? Bosna'nın savunmacıları bir felaket. Estonya'dan bile kötü savunma anlayışları. Ama bütün planlarını oyunu soğutmak üzerine yapmışlardı.
Mesela Emre'nin golünü alkışladık! Tamam ama Emre'nin aldığı gereksiz sarı kartın veya Fatih Terim'in saha dışına gönderilmesinin sonuçtaki etkisini görmezden gelebilir miyiz? -Fatih Terim'in sahaya sürdüğü kadroda nasıl bir değişiklik olsa, Bosna'dan galibiyetle dönebilirdik? Benim gözlerim bütün maç boyunca Mustafa Sarp'ı aradı. Çünkü Mustafa, oyunu iki yönüyle oynama özelliğine sahip bir isim. O sahada olsaydı, bir ihtimal de olsa Bosna'nın orta sahada oyunu soğutmasına izin vermezdi.
SELÇUK YULA: Mucizeye kaldı (FOTOMAÇ)
Final niteliğindeki maça çok iyi başladık, golü bulduk sonra durduk. Büyük tehlikeler yaşadığımız İlk 45 dakikayı biraz da şansımızın yardımıyla 1-1 berabere kapadık. İkinci devreye de yine iyi başladık. Pozisyonlar bulduk, riskler aldık, rakibe de pozisyon verdik. Fatih Terim, maça Sercan'ın yerine Semih ile başladı.
Soğukkanlı olmalıyız ama en başta bunu Terim yapmalıydı. Terim, takımını komutansız bıraktı. İşimiz artık çok zor. Belçika'yı yenip, Estonya'dan mucize bir haber bekleyeceğiz. Dün gecenin en anlamlı olayı maça gelen Türkler ile Bosnalı kardeşlerimizin karşılaşmadan önce şehitlerimiz ve selden hayatını kaybeden vatandaşlarımız için yaptığı saygı duruşuydu.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.