Güçsüz olursam ezilirim!

"Topuklu ayakkabı, antrenörlüğe başladığım günden beri tercihim. Bir erkeğe benzetildim ama ben kadının gücünü temsil ediyorum." 'Aaaa bak' demesinler diye basketbola dair her şeyi bilmek zorundayım. Güçsüz olunca ezileceğimi biliyorum. Kadınlara tavsiyem hiç vazgeçmesinler."

Fatih Hoca ile bağdaşlaştırılmam, belli başlı özelliklerimizin benzemesi, adımın yan yana geçmesi büyük bir gurur. Topuklu ayakkabı, antrenörlüğe başladığım günden bu yana tercihim. Ben kadınları temsil ediyorum ve ayakkabılarıma, takılarıma, kıyafetime ayrı bir özen gösteriyorum. Her branşta birçok kadın antrenör arkadaşım beni takip ediyor. Bir erkeğe benzetildim ama ben kadınım ve kadının gücünü temsil ediyorum. İnsanlar da bu güçlü kadın figürünü sevdiler.

Ne iş yaparsak yapalım, çok çalışıp konuya hakim olmak önemli. Maalesef ki erkek de kadın da aynı şeyi yapıyor ama ilk tercih erkekler oluyor. O nedenle biz kadınlar "Bir tık" daha iyi yapmalıyız. 'Ben çok daha iyi olduğuma eminim, ama onlar seçiliyorsa 3 kat daha fazla çalışacağım' dedim. Güçlü olmak zorundayım. Güçsüz olunca ezileceğimi biliyorum. 'Aaa bak' demesinler diye basketbola dair her şeyi bilmek zorundayım. Arka tarafta çok mobing de yedim ama vazgeçmedim. Onlar vazgeçsin. Kadınlara tavsiyem vazgeçmesinler, geri adım atmasınlar. Dik durduğumuz zaman onlar bir adım geri gidiyorlar. Cesaret edilmeyen şeylere cesaret ediyorum. Sevdiklerimi, ailemi bıraktım. Kimseden bir şey istemedim. Ben çalıştım, hak ettim ve aldım.

KISA KALACAĞIM DİYE GAZA GELDİM!
Bizim çocukluğumuz sokakta geçti. Sokaktan içeri girmezdik. Ne topu buluyorsak oynuyorduk. Orta birde okulda basketbol kursu açıldı. En yakın arkadaşım İrem kursa yazılmış, hâlâ en yakın arkadaşımdır. "Benim boyum uzayacak sen kısa kalacaksın" deyince gaza gelip kursa yazıldım. Basketbol, hayatıma böylece girmiş oldu.
Büyük oyuncu olma hevesiyle yanıp tutuşuyordum ama büyük sakatlıklar geçirdim. Üst üste gelen ameliyatlar sonrası doktorlarım 'Oynama. Vücuduna da ailene de yazık' dedi. İlk ameliyatımı 15 yaşında geçirdim. 21-22'ye kadar 2-3 ameliyat oldum. Son sakatlıktan sonra baktım olmuyor, kopmak da istemedim. Çankaya Üniversitesi'nde antrenör oldum. Asistan koçlukla başlayan maceram buraya kadar geldi. Türkiye'yi başka bir ülkede temsil etmem büyük gurur.
ACIYI EVDE YAŞIYORUM
Kaybetmeyi hiç sevmiyorum. Beni bilen biliyor. 2-3 gün kendime gelemiyorum. Bu profesyonel düşününce benim en büyük yanlışım. Oyuncularıma hissettirmem ama evdeki Selen o yenilginin acısını yaşar. 'Ne yapsak kazanırdık' diye tekrar tekrar düşünürüm, oturur kendimi eleştiririm. Çok not tutarım. Odamın her yeri defterdir. Maçla ilgili aldığım notları ceketimin iç cebinde taşırım.
KADINIM, KADIN TAKIMI ÇALIŞTIRIRIM
Sosyal medyada görmüşler beni. Instagram üzerinden bana ulaştılar. Menajerimle iletişime geçtiler. Katar'dan da teklif vardı. Bir maçlarını izlemek istediğimi söyledim. Baktım müthiş bir seyirci var, tribünler full. Şehir basketbol için yanıp tutuşuyor. Bizde futbol neyse burada da basketbol o. Bu şehir başarıya aç. Benim gibi. Kendimi burada güzel yansıtırım dedim ve 15 günde karar verip geldim. Ertesi günü maça çıktım. Bir gün idman yaptık. Bir konuşma yaptım. Kazanamadık ama öyle bir mücadele ettik ve savaştık ki herkes sonuçtan çok mücadeleye odaklandı. Çok sıcak karşılandım. Verdiğim karar için mutluyum.
Ben kadınım ve kadın takımı çalıştırmak istiyorum. Benim Yunanistan'a gelme nedenimde de bu önemli rol oynadı. Takımım "Biz artık takımımızı bir kadının çalıştırmasını istiyoruz" dedi ve bu düşünce de tercihimde rol oynadı. İnşallah Türkiye'de de kadın koçların sayıları artar.
İKİ SENE ÖNCE DESELER 'YOK BE SELEN' DERDİM
Yunanistan'daki görevim 15 Kasım'da başladı. Geldiğimin ertesi günü maça çıktım. Ergin hocanın milli takım süreci vardı. Döndüğü zaman yanına gitmeyi ve fikirlerini almayı çok isterim. Onun bir maçını saha kenarından izlemek benim için büyük bir keyif olur. Ergin Hoca da Fatih Terim de ülkemizin en büyük teknik adamları. İki sene önce söyleseler "Yok be Selen" derdim ama bugün burada olmak, ismimin onlarla birlikte bir şekilde yan yana gelmesi, anılması bile büyük gurur.
ADIMI TAŞIYAN STİLETTOM VAR
10-12 tane vardır, her renk. Bir keresinde üzerinde ismimin yazılı olduğu bir stiletto da hediye aldım. Onun da önemi ve yeri ayrı. Ayakkabılarım topuklu ama benim için rahatlığı çok önemli. Çünkü depar atıyorum, koşuyorum.
O kadar çok totemim var ki… Evden çıkarken bile, ayakkabı, pantolon, kemer. Maçtan önce kendimi kapatıyorum mesela. Oyuncularımla konuşma yaptıktan sonra bulunduğumuz yerde kendi odam yoksa bir oda istiyorum. Maçı kafamda oynuyorum. Sahada olacak Selen'le konuşuyorum. Bunu yapmadan çıkmam. Bazı telefon görüşmeleri de olmazsa olmazım.
YUNANİSTAN MUCİZEM
Sahanın içinde ne kadar sert ve savaşçıysa evin içinde tam tersi bir Selen var. Tam bir ev kadını. Sahaya adım atınca kalbimden bir şey geliyor.
Hepsini iyi yaparım ama köri soslu tavuk ve şehriyeli pirinç pilavı en özeli. Köfteyi iyi yaparım, İzmir köfte. Elim de lezzetlidir.
Farsça 'Mucizelere inan' yazıyor.
Şu an Yunanistan'da olmak bile benim için bir mucize. Allah hep gönlüme göre veriyor.
EN SON HABERLER
- 1 THY Avrupa Ligi'nde sezonun en iyi savunma oyuncusu Nick Weiler-Babb oldu
- 2 THY Avrupa Ligi play-off etabında Fenerbahçe Beko'nun rakibi Paris Basketbol oldu
- 3 Aslanlar gibi dörtlü final’e
- 4 Galatasaray, FIBA Şampiyonlar Ligi'nde Final-Four'a kaldı
- 5 Fenerbahçe Kadın Basketbol Takımı'nda Mendez dönemi!
- 6 Fenerbahçe Opet, Valerie Garnier ile yollarını ayırdı
- 7 Paris Basketbol'da Nadir Hifi, Euroleague'de sezonun yükselen yıldızı seçildi
- 8 Panathinaikos, Cedi Osman ile uzattı!
- 9 NBA: Alperen Şengün, sezonu double-double ortalamasıyla bitirdi!
- 10 Kadın basketbolunda final serisi başlıyor!