Beşiktaş'ın kurtuluş mücadelesi

Beşiktaş Kulübü artık kongreye kilitlendi. Yarın siyah beyazlı kulüp seçime gidecek ve yeni başkanına kavuşacak. Beşiktaş kongresi için en öne çıkan başkan adayı konumunda bulunan Fikret Orman, SABAH'ı ziyaret etti ve düşüncelerini paylaştı. Kötü durumdaki Kartal Yuvalarını geliştireceklerini, Beşiktaş TV'yi zarar etmesi halinde kapatacaklarını belirten Orman, amatör şubelerin her biri için de sponsor bulmak için uğraşacağını, bulamayacağı şubenin çok düşük bütçelerle mücadele edeceğine değindi. Orman, her şubenin sponsorluktan gelen geliri ayrı ayrı değerlendirileceğini de belirterek, "Her branş kendi aldığı sponsorluk desteği ile yaşayacak" dedi. Geçelim soru ve cevaplarına...
Sayın Orman, Beşiktaş'a başkan adayı oldunuz, neden?
Birinin ateşten gömleği giymesi gerekiyordu. Serdal Adalı aday olmayınca kararımı verdim. Aday olmaktan korkmadım, korkamazdım da zaten. Beşiktaş'ı bu şekilde bırakamazdım. Beşiktaş'ı şu holdingin sahibi olarak değil Fikret Orman olarak yöneteceğim. Bir dakika düşünmeden göreve koştum. Beşiktaş'a ihanet edemezdim. Kendime güveniyorum, arkadaşlarıma güveniyorum. Beşiktaş taraftarına güveniyorum. Beşiktaş bir kurtuluş mücadelesi verecek.. .
HA 600 HA 650 OLSUN!
Ne kadar borç var?
600 milyon TL olduğunu tahmin ediyoruz. Ha 600 ha 650 olmuş ne fark eder. Kendimize güveniyoruz. Bu işin üstesinden geleceğiz. Destek sözleri aldım.
350 milyon dolarlık bir kaynak bulmuşsunuz?
Yönetim kurulunu hazırlamakta çok zorlandım. Çünkü insanlar korkuyorlar. Bu kadar sürede iyi ve paralı bir yönetim kurulu kurmamız imkansız gibiydi ama biz bunu başardık. Mali açıdan birçok araştırmalarımız var. Ben şu anda 350 milyon dolarlık fon anlaşması yapmadım, bu haberler benim bilgim dışında. Ama araştırmalarımız var.
Çarşamba akşamı İzmir'deki dernek toplantısında "Kimsenin Beşiktaş'tan alacak bir şeyi yok. Bekleyen avucunu yalar" açıklamasını yapmaya neden gerek gördünüz? Eski yönetime bir mesaj mıydı?
Hayır. Benden önce konuşan dernek başkanı, 'Biz diğer derneklere benzemeyiz. Alan değil, veren derneğiz' dedi. Ben de ondan sonra yaptığım konuşmada, 'Canınızı sıkmayın. Bu konuya vurgu yapacak bir durum artık yok. Zaten kulüpte alacak bir şey yok. Almak isteyen de avucunu yalar' dedim.