Futbol Federasyonu Yönetim Kurulu'nun merakla beklenen toplantısı sona verdi ve Demirören aldıkları kararlarla ilgili açıklamalarda bulundu.
Merakla bekliyor muydun gerçekten! Türk kamuoyunu şaşırtacak ya da üzerinde tartışma yaratacak bir karar bekliyor muydun! Ne karar alınacağı başından beri belliydi. Sayın Başbakan ne işaret ettiyse o kararları aldılar. Onun ötesinde Başbakan'ın işaret ettiği konuların dışında da karar alamaya cesaret edemediler, cesaret ettiklerini de açıklamaya cesaret edemediler!
Yapılan basın toplantısında merak edilen iki konu var; Demirören ikisini de açıklamadı. Açıklamaların ardından soru sordular, "PFDK'ya sevk edilen takımlar hangisidir?" diye; bu takımların adını söyleyemedi. İkinci soru; "Puan silme cezaları bu sene mi, gelecek sene mi uygulanacak?" Buna da ceza veremedi. Demirören'in ne dediğini anlayamadık. Soruyu soran da sorusunda ısrar etmedi. "Mesela Fenerbahçe'ye puan silme cezası verilirse bu seneki play-off'ta mı uygulanacak ceza yoksa gelecek sene oynanacak ligde mi?" demedi!
'Bu sene uygulanacaksa' derse oynanan play-off'un anlamı kalmayacak. Yayıncı kuruluş batacak!
İnanılır gibi değil. Türkiye Futbol Federasyonu'nu yönetenlere bak!.. Sayın Yıldırım Demirören'in açıkladığı bütün kararları Mehmet Ali Aydınlar kongreye getirmedi mi? Bu kararların hepsini Yıldırım Demirören'in avucunun içindeki kongre reddetmedi mi? Bütün bunlar niye yapıldı o zaman; 'Mehmet Ali Aydınlar'ın ayağını kaydıralım; yerine Yıldırım Demirören'i getirelim.' Beşiktaş'ı maddi manevi batırmış, Beşiktaş stadına gitme cesareti olmayan, Beşiktaş'tan gönderilmiş bir başkanı Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı yaptık. İşte o da böyle...
Aynı Etik Kurulu'nun birbirine tamamen zıt raporlar hazırlamasını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Yeni federasyonda her şey değişti, Etik Kurulu değişmedi. Ama Etik Kurulu, kendi içinde, kafasında ne kadar değiştiğini görüyoruz. Hukukta bu kadar çelişki olmaz. Etik Kurulu ilk kararını neleri inceleyerek verdiyse, yeni kararını da aynı şeylerle verdi.
Yıldırım Demirören'in yaptığı konuşmalara bakıyorum; hiçbir şey söylemiyor. Söylediği bir tek şey var: Türkiye'deki özel savcıların bütün iddialarının gerçek olmadığı... Aziz Yıldırım niye içeride? Daha geçen hafta 'tutukluluğunun devamına' niye karar verildi? Günah değil mi adama!
Aziz Yıldırım'ın tutukluluğunun sebebi; kaçma tehlikesi değil. Böyle bir tehlike yok. Delilleri karartma tehlikesi değil... Böyle bir tehlike yok. Açıklanan tutukluluğun devam etmesinin gerekçesi; 'Suçlu olduğuna dair kuvvetli şüpheler!..'
Davayı açan özel savcılar, Aziz Yıldırım'ın 'Suçlu olduğunu' söylüyor. Türkiye Futbol Federasyonu Etik Kurulu'na dayanarak, aynı Etik Kurulu, Fenerbahçe'nin Şampiyonlar Ligi'nden çekilmesine sebep olmuştu, Fenerbahçe'nin de Aziz Yıldırım'ın da 'suçlu olmadığını' söylüyor. Bu nasıl iş? Anlayan varsa beri gelsin!..