Pazar 01.07.2012 00:00

Terim ile neden anlaşamadığını anlattı

Futbol hayatına son noktayı koyduktan sonra Manchester City ve Galatasaray'da idareci ve antrenör olarak önemli görevler üstlenen Tugay Kerimoğlu yıllar süren suskunluğuna son verdi.
GİTMEYİ KENDİM İSTEDİM
Tugay Kerimoğlu, efsane G.Saray takımının en önemli parçalarından biri iken neden Glasgow Rangers'a gitti?

Avrupa'ya gitmeyi her zaman istemiştim. Bu, en büyük hedeflerimden biriydi. İnsanlar en çok sezon ortasında gitmiş olmana şaşırdı ve bunun üzerine çeşitli yorumlar, spekalüsyonlar yapıldı...Sezon ortası olması önemli değildi. Bu tamamen kendi tercihimdi. Bu konuda G.Saray camiasından da büyük destek gördüm. Gittim, 11 sene kaldım ve döndüm.
Peki bu kesin dönüş mü? İngiltere'ye tekrar gitme ihtimaliniz var mı?

Geri dönmem zor. İki yıldır buradayım. Bütün ailem burada, yeni bir düzen kurdum. Bu saatten sonra düzeni bozmak zor.
HOCA OLMAYI REDDETTİM
G.Saray'da antrenör ve yönetici olarak çalıştığın dönemle ilgili çok spekülasyon yapıldı. Bu konuyu en başından anlatır mısın?

Ben Frank Rijkaard zamanında Altyapı Koordinatörü olarak işe başladım. Rijkaard'dan sonra teknik direktörlüğe getirilen Hagi, yardımcı antrenör olmamı istedi. Ben de seve seve kabul ettim. Bazı şeyleri iyi yaptık, bazılarını yapamadık. Ama sonuçta o dönemin oyuncu portföyündeki bazı sıkıntılardan dolayı şampiyon olamadık. Hagi'den sonra yönetim benim teknik direktör olmamı istedi, ama kabul etmedim.
Neden istemediniz?
İstemedim çünkü doğru zaman değildi. Aslında teknik direktörlüğe hazırım. O konuda kendime güveniyorum. Ama zamanın o zaman olduğuna inanmadım. Ben hayır deyince, Bülent Korkmaz'ı düşündüklerini söylediler. Ben ona da seve seve yardımcı olacağımı bildirdim. Ama o zaman benim Altyapı Koordinatörlüğüm bitmişti. Ben A takıma çıktıktan sonra Altyapı Koordinatörlüğü görevi boş kaldı.
İSTEDİLER, DOĞRU ZAMAN OLMADIĞI İÇİN REDDETTİM
Ondan sonra yeni bir yönetim ve Fatih Terim hoca geldi. Fatih Hoca kendi grubunu kurdu. Ben de A Takım Oyuncu İzleme Komitesi'nin başına getirildim. Bir sene boyunca bu görevi yaptım ve şimdi buradayım!
A Takım Oyuncu İzleme Komitesi Başkanlığı pasif bir görev. Neden böyle oldu? Fatih Terim ile aranızda bir sorun mu vardı?

Yoo, kendisine, 'Hocam ben saha görevi istiyorum. Eğer benimle ilgili böyle bir düşünceniz yoksa, bu işi başka bir kulüpte yapmak istiyorum' dedim. Olay bu. Ben A takımda yardımcı antrenör olarak da çalışabilirdim. Fakat Fatih Hoca böyle karar verdi. Aramızda ne bir problem, ne bir sıkıntı, hiçbir şey yoktu. Aksine ben, kendisine de yardımcıları Hasan Şaş ve Ümit Davala'ya gereken her türlü yardımı yaptım.
Fatih Terim'in gelişinden sonra sana teklif edilen, 'Maaşını 70 bin liradan 20 bin liraya indir' teklifini kabul ettiğin basında yazıldı çizildi. Bu iddia doğru muydu?

DoĞru... O zamanın şartları öyle gerektiyordu. Doğru bildiğim için kabul ettim.
2000'LER TEKRAR GELMEZ
1996-2000 yılları arasındaki G.Saray gibi bir takımı yeniden kurmak mümkün mü?

Olabİlİr tabii ama her takım kendi devrinde değerlendirilmeli. O dönem yaşandı ve bitti. O zamanın başarılarını yakalamak zor çünkü o takımın altyapısında Ümit Milli Takım vardı. O dönem Akdeniz Oyunları'nda başarılı olan ve birbirlerini çok iyi tanıyan kadro tamamen G.Saray'a geldi. O ekibe Hagi, Popescu, Filipescu gibi dünyaca ünlü futbolcular da eklenince ortaya çok enteresan bir grup çıktı.
Örnek aldığın futbolcu var mıydı?

Ben her zaman Guardiola'yı örnek almışımdır. Onun çok videosunu seyrettim.
İÇİMDEN KABLO GEÇMİYOR!
Tugay Kerimoğlu deyince ilk akla gelen şeylerden biri 'düzgün aile hayatınız.' İnsanlar sizin bu yönünüzü çok takdir ediyor...
Allah'a şükürler olsun ki öyle. Şunu söyleyeyim ben de yeri geldiğinde geziyorum, eğleniyorum, deşarj oluyorum. Benim içimden kablo geçmiyor! Damarlarım var, kanım var. Ha tabii bunun bir dozajı var tabii ki. Ve inanın insanlar beni dışarıda eğlenirken görürse de hiç umrumda olmaz. Çünkü ben haddimi ve dozajımı bilirim.
G.Saray'a ilk gelişini anlatır mısın?

Ben Trabzonspor altyapısında oynuyordum. O dönem G.Saray'ın masörü Uğur Duru'yu milli takım kampında ziyarete gitmiştim. Babam ona, 'Eti senin kemiği benim' dedi. Böylelikle G.Saray'a gittim,
G.Saray altyapısına girmeden önce de G.Saray taraftarı mıydın?

Profesyonellİk anlamında diyorsanız; Trabzonsporlu idim çünkü o kulüpte oynuyordum. Sonra G.Saray'a geldim G.Saraylı oldum. Ben G.Saray'ın her şeyini çok iyi biliyorum. Kültürünü aldım, marşlarını ve Gül Baba'yı öğrendim.
Ben ilk defa bir G.Saraylı futbolcunun gül bahçesinden söz ettiğini duydum. Gül Baba'yı çok iyi bilirim. Bütün bunları bize rahmetli Salih Bulguroğlu öğretti.
Selçuk İnan'ı nasıl değerlendiriyorsunuz? Sana göre nasıl bir futbolcu?

Selçuk çok kaliteli ve özellikli bir futbolcu. Ben onu çok severim. Çok ayrıcalıklı bir oyuncu. Selçuk bu kafa yapısını Avrupa mantalitesine dönüştürebilirse G.Saray'da duramaz, gider.
Nereye gidebilir mesela..? Real Madrid, Barcelona? Selçuk öyle büyük kulüplerde de oynayabilir mi?

O kalitedeki futbolcular her yerde oynayabilir. Hiçbir sıkıntı da çekmez.
Türk futbolculara Avrupa'da oynamalarını tavsiye eder misiniz?
Avrupa'dan teklif alan bütün Türk futbolcuları kabul edip gitmeli. Özellikle de İngiltere'den gelirse, hiç kaçırmasınlar. Her Türk futbolcusunun orada oynaması gerekir. Benim yaşadıklarımı onların da yaşamalarını isterim. Takımın küçüğünü, büyüğünü ayırt etmemeli. F.Bahçeli Gökhan Gönül'e teklif geldi ama o gitmedi. Kararına saygı duymak gerekir. Ancak gitseydi kendisini daha da geliştirme imkanı bulurdu. Sonuçta Gökhan yurt dışında ülkemizi başarıyla temsil edebilecek karakterde ve yetenekte bir oyuncu.
Blackburn Rovers'taki bu kadar başarılı olmanızın sırrı neydi?

Her Şeyden önce keyif almak, keyif vermek... İnsanlar çok saygılı, kulüp bütün taahhütlerini yerine getiriyor. E tabii ortam böyle olunca, siz de elinizden gelen her türlü çabayı gösteriyorsunuz. Bakın sizinle şunu paylaşayım; ben Blackburn'e ilk gittiğimde Souness bana, 'Futbolculuk yıllarımda Liverpool, Sampdoria gibi büyük kulüplerde oynadım. Ben sende kendimi görüyorum. Senden bir tek ricam var; bu ülkede basit oynayacaksın. Diğer futbolcular senin için koşacak. Ben bunu sağlayacağım. Bu takımda her şey senin üzerine kurulu olacak. Ama mutlaka dikine oynayacaksın' dedi. Diğer futbolculara da, 'Top Tugay'a gelince herkes hareket edecek' diyordu.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.