Bursaspor Teknik Direktörü Ertuğrul Sağlam, son haftalarda iyi bir hava yakaladıklarını söyledi.
Sağlam, kaptan Ömer Erdoğan ve Tuncay Şanlı ile Özel Kültür Okulu'nda düzenlenen panele katıldı. Öğrencilere, Bursaspor'un şampiyonluk sürecini anlatan Sağlam, başarının birlik, beraberlik ve bütünlük sayesinde elde edildiğini, fair-play anlayışıyla mücadele etmelerinin de şampiyonlukta önemli pay sahibi olduğunu belirtti.
Bu sezon bazı şanssızlıklar yaşadıklarını, bu nedenle Bursaspor'un arzu ettiği yerde olmadığını dile getiren Sağlam, ''Son haftalarda iyi bir hava yakaladık. Medical Park Antalyaspor ile hafta sonu yapacağımız maçı da kazanırsak, devreyi üst sıralarda bitirme adına önemli bir avantaj yakalayacağımızı düşünüyorum. Sezon sonuna kadar da belli bir istikrar yakalarsak derece elde elde edeceğimize inanıyorum'' dedi.
Tuncay Şanlı da öğrencilere, derslerini çok iyi çalışmaları tavsiyesinde bulundu.
Bir öğrencinin, ''Milli Takım'da unutamadığın gol hangisi?'' sorusunu Tuncay, ''Çok fazla gol var ama en güzeli Macaristan maçında attığım. Kalecinin üzerinden aşırtma bir vuruşla değişik bir şekilde attım diye hatırlıyorum. Çünkü normal gol atamıyorum ben. Çok fazla aklımda tutmuyorum golleri'' diye yanıtladı.
Tuncay, ''Futbolcu olmasaydın ne olurdun?'' sorusuna, ''İyi ki futbolcu olmuşum, elimden fazla bir şey gelmez ama sivil polis olmayı isterdim. Belki futboldan sonra düşünebilirim'' diye esprili bir yanıt verdi. Başka bir öğrencinin, ''Bursaspor'a gelmeden önce Fenerbahçe'den teklif mi bekliyordun. Fenerbahçe'den teklif gelmeyince mi Bursaspor'a geldin?'' sorusunu da Tuncay, ''Bursaspor'da olmaktan, böyle bir ekiple çalışmaktan son derece mutluyum'' diye cevapladı.
Yurt dışında futbol oynamasının kendisine neler kazandırdığı yönündeki soru üzerine Tuncay, şu yanıtı verdi:
''Oraya gittiğimde çalışmanın ne kadar önemli olduğunu, sadece ilk 11'i oynayan oyuncuların mutlu olup evine gitmediğini, diğer oyuncuların küsmediğini, herkesin bir hedef için çalıştığını gördüm. Orada taktik anlamda da bir şeyler öğrendim. Ayrıca oradaki futbolcular, şartlar ne olursa olsun size verilen değeri kaybetmeme adına çalışmayı asla bırakmıyorlardı. İlk soyunma odasına birkaç gün gittiğimde takımın yarısını göremiyordum. İngilizce'yi iyi bilmediğim için soramıyordum. Daha sonra herkesin çalıştığını gördüm.''
Kaptan Ömer Erdoğan ise başarının ancak çalışmayla elde edilebileceğini bildirdi. Bir öğrencinin, ''Futbolcu olmasaydın ne iş yapmak isterdin?'' sorusuna Ömer, ''Meslek lisesi okudum. Ama küçüklükten beri hep kafamda ticaret vardı. Muhtemelen ticaretle uğraşırdım'' yanıtını verdi.
