G.Saray Madrid’de nasıl kazanır?

Galatasaray yarın akşam Türk futbolu için çok kritik bir sınava çıkıyor. Tüm Türkiye nefesini tuttu. İspanyollarla Galatasaray'ın artılarını ve eksilerini teraziye koyunca karşımıza tabiri caizse "ikilemler" tablosu çıkıyor.
* Günümüz futbolunda iki tip büyük var: Barcelona gibi B.Dortmund gibi top ayağındayken tehlikeli olan takımlar... Bir de Real Madrid gibi topsuzken daha ölümcül hale gelenler... Tam oyunu avuçlarınızın içine aldığınızı sandığınızda, bir bakıyorsunuz ne olduğunu anlamadan 2-0 olmuş... Dolayısıyla her an yüzde 100 konsantrasyon şart.
PAS DEĞİL DİREK SONUÇ PEŞİNDELER
* Oyunu dikte etmeye çalışan ama bu sırada ister istemez defansla orta saha arasında boş alan bırakan rakiplere cezayı hemen kesiyorlar.
Topa sahip olup pas oyunu oynamak gibi bir dertleri yok. En büyük silahı can yakan kontra atakları. Defans arkasına Ronaldo, Di Maria ve Benzema'yı kaçırarak da saplıyorlar hançeri. Nitekim ligin ilk yarısında Barcelona 13 bin pas yaparken Real Madrid bu dalda lig ikincisi olmasına rağmen 8 binde kaldı. 5 bin pas fark yedi.
VALENCIA AÇIK OYNADI, ALAN BIRAKTI, 5 YEDİ
* 5-0'lık Valencia maçı adeta bir laboratuvar deneyi gibiydi. Rakip oyunu domine etmeye çalıştıkça, bıraktıkları alanları "sömürdü" Real Madrid. Valencia orta sahası defansın önüne yeterince gelmeyip fazla forse etti, sonuç hezimet oldu.
Ancak Granada gibi takımlar, kendi sahalarında derinlik bırakmadan oynayarak 3 puan çaldı Madrid'den. Manchester United da Madrid'deki ilk maçta, kendi klasiğinden sapmak pahasına benzer bir yola başvurdu.
SİR FERGUSON'UN ANLATTIKLARI
Bu yılki ortalamalarına göre 190 pas daha az yaptılar, gömülerek (tabi makul ve akılcıl ölçülerde) alan ve kontra atak fırsatı vermeden oynadılar. Hatta maçın bilhassa 2. yarısında, Rooney sağ kanada devrildi, 5-3-2'ye döndüler zaman zaman. Nitekim deplasmanda 1-1'le istediklerini de aldılar.
Zira Real Madrid'in problem çözme becerisi, kapalı savunmalar önünde arızaya uğruyor. Kelime dağarcıklarında "sabır" yok... Dar alana sıkışmayı sevmiyorlar.
"Topu sen al ben bekliyorum" dediğiniz zaman ezberleri bozuluyor.
* İşte Fatih Terim'in karşılaşacağı ilk ve en derin ikilem de bu. Belleklerindeki yazılıma göre oynayıp önde basmaya, topa sahip olmaya çalışmak mı yoksa rakibin işleyen çarkına çomak sokmak adına, defansif bir tuzak hazırlamak mı?
Schalke deplasmanında maça agresif başlamaları turu getirdi. Ancak 2'nci yarı geri yaslandıkları zaman Huntelaarsız bir Schalke'ye bile çok pozisyon verip çok fazla baskı yediler. Çünkü öylesi bir oyun genlerine aykırı.
GENLERLE OYNAMADAN KONTROLLÜ FUTBOL
Dolayısıyla kilit kavram "denge" olacak. Alan bırakmadan ama topu da mümkün mertebe tutup baskıyı pasla kırarak savunma yapmak... Yani ne genlerine aykırı kalmak ne de Real Madrid'in sevdiği geniş alanları bırakmak.
* Ofansif anlamda ise Real Madrid'in silahı gibi direk ve çabuk oynamak. Rakibin topun arkasına geçmesine fırsat vermemek. Savunma göbeği ile Khedira-Alonso hunisinde nefessiz kalıp boğulmaktansa, hücumu seven beklerin arkasındaki alana adam kaçırmak.
Fakat ikinci ikilem de bu: Kanatlardaki olası geniş alanlardan istifade etmek için Burak Yılmaz ve yedekteki Amrabat dışında yeterli çabuklukta adamı yok G.Saray'ın.
İKMAL YOLLARINI KESMEK İÇİN ALONSO'YA BASKI
* Mesut, Ronaldo Benzema Higuain gibi "özel kuvvetler" timine lojistik sağlayan, paslarıyla onları besleyen biri var elbet. Alonso... Oyunun her 2 yönünde de çok kilit rol oyunuyor İspanyol ön libero. Şampiyonlar Ligi'nde top kapmada orta saha oyuncuları arasında bir numara. Pas arası yapma konusunda ise takım birincisi. "Anahtar pas"ta da Di Maria ile birlikte yine takım birincisi.
Takımın ışık hızıyla çıktığı akınlara o yön veriyor. Kontra toplarla, kanatlardaki iki süratli adamı besliyor. Nitekim Manchester da deplasmandaki ilk maçta Kagawa ve Welbeck'le ona baskı yaparak büyük ölçüde pasifize etti.
Ve pasif kalmış bir Alonso demek, Ronaldo ile hücum hattının ikmal yollarının tıkanması demek...
BAKLAVANIN KENARLARI GÖBEĞE DE YANAŞMALI
* Tedbir alınması gereken 2 nokta daha var. Ronaldo başta olmak üzere Di Maria ve Mesut'un şut opsiyonu. Tek ön liberonun ceza sahası önünü şuta kapalı alan ilan etmesi imkânsız. Hamit ve Selçuk mutlaka koordineli olarak göbeği de kapatmalı. Tabi kanadı da savunmasız bırakmadan.
İkinci tehdit ise sol açık Ronaldo'nun kanat değiştirip sol bekin alanına sızarak yarattığı yüksek top tehdidi.
********
Galatasaray, o stadı bilen ve "Ben daha ölmedim" demek için pençelerini bileyen yıldızlarını ve kaybetme stresi olmamasının getirdiği psikolojik üstünlüğü, dantel gibi işlenmiş bir taktik anlayışla birleştirerek İspanyol devine 'tatlı' bir sürpriz hazırlayabilir. Son haftalarda takımın yakaladığı ritim ve hava da unutulmamalı.
G.Saray'ın kaybedecek bir şeyi yok… Rakibin planlarını bozdukları her saniye, Real Madrid'e baskı ve stres olarak dönecektir.
degerlibulent/twitter.com