Salı 19.11.2013
Son Güncelleme: Salı 19.11.2013

Bilic haklı beyler!

Beşiktaş Teknik Direktörü'nün oyuncuları için söylediği, "Gece kaçta yattıklarını kontrol edemem" şeklindeki sözlerini SABAH yazarları yüzde yüz haklı buldu

Beşiktaş Teknik Direktörü Slaven Bilic'in futbolcularının gece hayatlarıyla ilgili söylediği sözler gündem yarattı... Başta Fernandes olmak üzere birçok siyah-beyazlı oyuncunun eğlence mekanlarında sık sık görülmesi hakkında, "Yaşadığımız şehirde çok imkan ve olanak var. Eğer bunun esiri olursanız, günün birinde sizi yiyip bitirebilir. Oyuncuların özel hayatlarıyla ilgileniyorum ama ben onların babaları da değilim. Gece kaçta yatıp kalktıklarını kontrol edemem. Benim için sahada gösterdikleri performans önemlidir" diyen Hırvat çalıştırıcı, yeni bir tartışma başlattı: 'Teknik adamlar, oyuncularının saha dışındaki yaşamına karışmalı mı?'
Türkiye'de işleyen sistemde oyuncuya müdahale var
Türkiye'de çalışan özellikle yerli hocaların futbolcuların özel yaşamlarına getirdiği sınırlamalarla disiplin sağlama çabaları biliniyor. Bu müdahalenin ne kadar doğru olduğunu SABAH yazarlarına sorduk. Futbol otoriteleri, Beşiktaş Teknik Direktörü Slaven Bilic'in sözlerine hak verdi. İşte görüşleri:
***

Ahmet Çakar
Hocalar dadı değil

Bilic'in sözleri doğru. Bir takımın teknik direktörü, idari menajeri ya da yöneticisi dadı değildir. Bir oyuncunun kaçta yatacağını, gece neler yapacağını denetleyemez. Sadece tavsiyelerde bulunur. Artık oyuncular akıllandı. Gece uyumamanın, suistimalin, alkol ve sigaranın onların futbol hayatlarını nasıl kısalttığını iyi biliyorlar. Dünya futbol tarihi böylesine örneklerle dolu. Mesela Mesut Özil'in Real Madrid'den gönderilmesinin en büyük nedeni gece hayatının olması.
ZARARI KENDİNE
Orada da Madrid idarecileri Mesut'un dadısı değillerdi ama Mesut'un gece gittiği yerlerden, girip çıktığı saatlerden haberdar oluyorlardı. Bir futbolcu şunu iyi bilmeli ki, kendine bakmazsan en büyük zararı yine kendin görürsün. 15 yıl dört dörtlük kapasiteyle oynayacağına daha düşük süre, daha düşük kapasiteyle oynamak zorunda kalırsın.
***

Erman Toroğlu
Herkes sınırını bilmeli

Slaven Bilic, son derece haklı. Bu düşüncenin yerlisi yabancısı kesinlikle olmaz. Zaten baktığınızda bizdeki olayların en tuhafı da bu. Biz takıma hem antrenör istiyoruz hem teknik direktör istiyoruz hem ağabey istiyoruz, hem hastabakıcı hem polis hem de ambulans şoförü istiyoruz. İşte Türk futbolunun ilerlememesinin en büyük sebeplerinden birisi bence bu. Yani kavram kargaşası. Herkes sınırını bilse bu ortadan kalkacak.
PEKİ ÇARE NE ?
Çare kurumsallaşmak. Bakın, bırakın kulüpleri Türkiye'de kurumsallaşmayan büyük aile şirketleri bile ne duruma geldiler. Peki Türkiye'de kurumsallaşan bir tane takım gösterebilir misiniz? Hayır. Peki bunun baş sorumlusu kim, Futbol Federasyonu. Çünkü daha orası kurumsallaşmadı. Anlayacağınız bizim işler Arap işi.

***

Metin Tekin
Bilic doğru söylemiş

Geçmişte bu tür olaylar çok daha fazla yaşanıyordu. Ama bugünün kriterlerinde oyuncuları sahadaki performansıyla değerlendiriyoruz. Ben Bilic'in sözlerine hak veriyorum. Teknik adamlar, takımlarını oyuncularının sahadaki performansıyla oluştururlar. İstanbul, bu anlamda hareketli bir yer olabilir ama bu konu dünyanın her yerinde geçerlidir. Bu kişinin kafasında futbola bakışıyla ilgili. Futbolcular sadece top oynamaz, onların da bir hayatı var. Mühim olan aşırıya kaçmadan dengeli bir şekilde yürütebilmek.
DÖNERE SOS OLMAZ
Bir parantez açıp Bilic'in dönerle ilgili "Kebabı severim. Almanya'da yapılan döner buradakinden farklı ve lezzetli. İstanbul'da dönere sos koymuyorlar" sözlerine katılmadığımı belirtmek istiyorum. Avrupa'da farklı olabilir ama Türkiye'de dönere sadece İskender olursa sos katılır.

***

Bülent Timurlenk
İşleri bekçilik yapmak değil

Bilic'in sözleri bir teknik adam olarak ne kadar yüksek özgüvene sahip olduğunun göstergesi. Hırvat hoca, "Soyunma odasında yarattığım havayla futbolcuların özel yaşamlarının nasıl olması gerektiği konusunda yeteri kadar işaret veririm. Gerisine karışmam" diyor. Doğru da yapıyor. Hangi meslekten olursanız olun, işe gitmeniz gereken saatte gider, üretmeniz gerekeni üretirsiniz. Bunu yaptığınızda kimse sizin özel hayatınıza karışmaz. Bilic'in her teknik adam gibi istediği, idmana dinlenmiş gelen, yediğine içtiğine dikkat eden, fit olan futbolcular grubu. Teknik adamlara futbol aklı için para ödeniyor. 25 genç adama bekçilik yapması için değil.
FORMÜLÜ BASİT
Slaven Bilic'in Beşiktaş'ında formül basit: "Yediğin, içtiğin senin olsun, sen bana sahada kaç kilometre koştun, ikili mücadelede ayakta kaldın mı; onu anlat!"

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.