SKORLAR ÇOK ÖNEMLİ
Skorlar çok önemli. G.Saray'ın önünde kazanabilecek gibi görünen 4 tane maç var. Kazanırsa kriz falan kalmaz. Devre arasında da 2-3 transfer operasyonu yaparlarsa tekrar toparlarlar. Ama olmazsa olmaz şey 4 maçı da kazanmak zorunda. Takım savunması lazım. Bireysel anlamda stopere, sol beke yüklenmek doğru değil. Zaten Mancini de aynı şeyi söylüyor, takım savunmasından bahsediyor. Aslında baktığımızda ben problemin takım savunmasından çok golde olduğunu düşünüyorum. İşin gerçeği bakmadım ama ligde yediği gol sayısının, geçen seneyle çok farklı olmadığını düşünüyorum. Daha agresifti ve daha çok pozisyona giriyordu G.Saray. Ben savunmadan çok pozisyona girmekte zorlandıklarını düşünüyorum.
AHMET ÇAKAR
Bazı haftalar hakem hataları artar, bazı haftalar normale döner. Ama ben Türk hakemlerine güvenmek istiyorum, güveniyorum. Avrupa'da şaşırtıcı derecede çok başarılılar. Türk futbolunun ilerisindeler. Türk futbolu torba düşerken, şampiyonalara katılamazken hakemlerimiz şampiyonalarda düdük çalabildikleri gibi her hafta Avrupa'da başarılı maçlar yönetiyorlar. Şampiyonluk için favorim Fenerbahçe. Kasımpaşa sonuna kadar böyle gider. Fenerbahçe'nin bundan sonra şampiyonluğu kaybetmesi imkansız değil ama çok zor.
KÖTÜ TABLO AYSAL'IN ESERİ
G.Saray'daki kötü gidişin nedeni Ünal Aysal'ın kötü yönetimi. Futbolla ilgili, makropolitikalar, mikropolitikalar yanlış olursa tablo da bu olur zaten. Futbolcu milleti başında otorite olmazsa bölünür. Futbolcuları bir arada tutmak için, paralarını zamanında vereceksin, Birbirlerini sevmeleri şart değil. Severlerse iyi olur ama başlarındaki otorite gittiği zaman başlarına buyruk iş yapmaya başlarlar. Nitekim de öyle oluyor.
GÜRCAN BİLGİÇ
F.Bahçe'yi açık puan farkıyla liderliğe getiren, takımın coşkulu oynamayı sevmesi. Sezona iyi başlamadılar. Salzburg ve Arsenal maçları ve Süper Kupa'daki G.Saray yenilgisi belli travmalar yarattı. Bunun üstüne Konya'ya kaybettiler. Ersun Yanal oyuncularını çok çabuk futbolun içine aldı. Neredeyse sezon başındaki takımı olduğu gibi değiştirdi. Takım içi rekabeti sahaya çok pozitif yansıttı. Mutsuz oyuncu sayısını minimumda tuttu. Bugün F.Bahçe form itibarı ile rakiplerinin çok önünde. En önemli taktikleri ise sahada dövüşmeleri.
ÖMER ÜRÜNDÜLBu sene G.Saray beklenenin çok altında bir performans sergiliyor. Bunun nedeni yönetimle Fatih Terim arasındaki sıkıntı oldu. Fatih Terim'in büyük başarılarının yanı sıra çok başka artıları olan bir teknik adam. Oyunculara ağırlığını koyan, onları disipline eden oyuncunun çekindiği tarz bir teknik adam. Bir takımda eğer teknik adam veya yönetim tarafından bu sağlanamazsa o zaman o takım ve oyuncular içinde de sıkıntılar başlar. G.Saray'da futbolcular Terim zamanında bunu yapamıyorlardı. İşler kötü gittiği zaman bu sıkıntılar artar. Ben genel olarak bunlara bağlıyorum. Ama tabii ki her şey bitmiş değil. Eğer G.Saray gruptan çıkarsa bu zaten büyük bir başarı olur ve tüm bunları hasıraltı eder.
FATİH DOĞAN
Beşiktaş taraftarının Bilic'in oyun felsefesine ve kalitesine inanması lazım. F.Bahçe maçında 3-2'yi bulduktan ve rakip 10 kişi kaldıktan sonra kazanması bekleniyordu. Eleştirilerin genel noktası da bu. Maçtan önce "Berabere bitecek" denseydi Beşiktaş için başarısızlık sayılmazdı. Ancak 3-2'den sonra 10 kişilik F.Bahçe ile berabere kalmak eline gelmiş fırsatı geri tepmektir. Bu eleştiriyi getirir ancak genel itibarı ile başarısızlık değildir. Son günlerde Bilic'e ve oyunculara yapılan eleştirileri orantısız ve haksız buluyorum. Şu anda Ersun Yanal ve F.Bahçe alkışı hak ediyor ancak sezon başında Bilic'e ve Beşiktaş'a övgüler diziliyordu. Lig uzun bir maraton ve bu yarışta F.Bahçe en güçlü ekiplerin başında gözükmesine rağmen kesin konuşmak hataya düşürür. Beşiktaş bütün saha kapatma, seyirci cezası, sahasının olmamasına ve hakem hatalarına rağmen pozisyonunu ve ligdeki iddiasını koruyor. Bu kadar olumsuzluğun içinde Bilic'in yaptıkları, Beşiktaş'ın kazandığı puanlar başarıdır. Beşiktaş'ın sezon sonuna kadar şampiyonluk yarışının içinde olacağını düşünüyorum.
İSKENDER GÜNEN
Bu sezon F.Bahçe, oyun olarak diğerlerinden çok daha önde. İki yıl üst üste şampiyon olan Galatasaray, kendi içindeki sorunların fazlalığından dolayı gerekli performansı sergileyemiyor. Beşiktaş ise sezona mükemmel bir giriş yaptı yalnız sahasının kapatılmasından sonra büyük bir düşüş içerisine girdi. Trabzon'un Süper Lig'de oynadığı oyunu göz önüne getirdiğimizde alınan 23 puan büyük bir başarı. Çünkü eğer Onur gibi maçın kaderine etki eden ve üç puan alınmasında büyük pay sahibi olan bir kaleciniz olmasa herhalde bugün gelinen yerde olması beklenemezdi. Mustafa Akçay, geçen sezon büyük sorunlar yaşayan ve ligde çok başarısız skorlar alan bir kadroyla sezona başladı. Malouda ve Bosingwa gibi kariyerlerinin sonuna gelen oyuncularla birlikte 1461'den getirdiği 3-4 oyuncu dışında gerekli transferler yapılamadı. Avrupa kupalarında ise her ne kadar oynadığı takımlar Trabzonspor'un ayarında değilse de alınan sonuçlar ve ilk kez katıldığı Avrupa Ligi gruplarından çıkma başarısı gösterdi. Trabzon, transfer dönemini değerlendiremezse geçen sezon yaşanan sıkıntıların ortaya çıkma olasılığı fazla.
METİN TEKİN
Beşiktaş öyle bir 4 haftalık performansla başladı ki... Bu hedefe yönelik bir oyun yapısıydı. Geçen seneki tabloda hemen yapılması gereken savunmada doğru takım şeklini oluşturmaktı. Beşiktaş'ta bunu ilk 4 haftada gördük. Bu oyundaki sapmalar Beşiktaş'ın lig hedefini belirleyecektir. Ama Beşiktaş'ı olan değil oluşan bir takım kimliğinde görmek gerek. Fenerbahçe'nin liderliğinin şifresi ise Ersun Yanal'ın sezon başında bu oyun kararını verişi. Bence Türkiye Ligi için çok kullanışlı ve etkili bir oyun yapısı. Tek sorunun oyuncuları bu oyuna ikna etme konusunda olacağını düşünüyordum ama Yanal bunu da başarmış.
ERMAN TOROĞLU
Galatasaray tepeden tırnağa kötü gidiyor. Bir türlü oturtamadılar, tabii yönetimin sorunu bu. Yönetim bir şeyler yapmaya kalktı ama o bir şeyler yaparken bir A planın varsa bir de B planın olacak. Plansız bazı hareketler yaptıklarını görüyorum. Aslında bence yönetim olarak sükut-u hayale uğradılar. Ama şu var; bir takım için bir şans vardır. Bu şans da Galatasaray'ın elinde fazlasıyla var. Bu kadar kötü giden G.Saray, Juventus'u eler ve üst tura çıkarsa bütün bu konuşulanların hepsi terse döner. Moraller yerine gelir. İşler iyi gitmeye başlar. Futbol öyle bir oyun çünkü. Bu şans Galatasaraylı futbolcuların hala elinde. Yapabilirler mi, yaparlar; kolay mı, zor.
ONARMAK YÖNETİMİN İŞİ
Zor günler geçiren G.Saray'da bir bütünlük yok. Bu tartışmalar antrenmanda olur, yemekte olur, seyahatlerde olur. En son da sahada görünür. Saha o işlerin aynasıdır. Son maça bakıyorsunuz bunların hiçbiri yok. Bir yerde bir şeyler var, kontaklar atmış. Onarmak da yönetime düşer. Yapabilirler mi bilemiyorum. O kapasitede adam var mı aralarında, dışarıdan baktığında zor gözüküyor.
LEVENT TÜZEMEN
Düşüşü öncelikle Fatih Terim'in ayrılmasına bağlıyorum. Mancini çok fazla kendi sistemini kurmadı ve bu takım onun takımı değil. Dolayısıyla takım kurmakta zorluk yaşadığını düşünüyorum. İtalyan hocalardan Terim kadar G.Saray'a biat etmesini bekleyemezsiniz. Onlar işlerini yaparlar, giderler. Ama Fatih Terim her kötü sonuçtan sonra içine kapanır, düşünür o kötü sonucu nasıl güzel sonuca dönüştürürüm hesaplarını yapar. Mancini bunu yapmıyor, sorumluluğu futbolcularına yüklüyor. Her Avrupalı hoca gibi. Mancini kupa maçında oynamayan oyunculara yer verdi. Ama bu oynamayan oyuncularda ilk kez bir araya geldi. Bir araya gelen bu ekip ilk kez oynadığından dolayı uyum ve ritim sorunu yaşadı. 2-0 öne geçmelerine rağmen rahat kazanırız havasında götürdükleri için ciddiyetten ve sorumluluktan uzaklaştılar. İki gol yediler. Penaltılarda da elenebilirlerdi.
GİDECEKLER SIKINTI YARATIYOR
Sonuçta; G.Saray camiasında ciddi bir huzursuzluk var. Bu huzursuzluk takıma da yansıyor. Sık sık bazı oyuncuların gönderileceği dile getiriliyor ve bu da oyuncuların motivasyonunu bozuyor.