Hıncal Uluç ile haftanın gündemi

Sabah Gazetesi'nin usta kalemlerinden Hıncal Uluç, geçtiğimiz haftaya damgasını vuran spor olaylarını Sabahspor.com okuyucularına değerlendirdi.

Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım, Akhisar Belediyespor maçının hakemi Özgür Yankaya'ya sert eleştiriler yöneltirken, "Yankaya bizim maça bir daha gelemez. Gelse de o stadyumdan çıkamaz" dedi. Aziz Yıldırım bu açıklamalarından sonra PFDK'ya sevk edildi. Aziz Yıldırım'ın açıklamaları ile ilgili neler söyleyeceksiniz?
Şimdi, Aziz Yıldırım'ın açıklamaları üzerine Türkiye Futbol Federasyonu üzerine düşeni yaptı ve PFDK'ya sevk etti. Ne çıkacak? 30 gün ceza, 60 gün ceza, 160 gün ceza, 365 gün ceza... Bu cezalar ne işe yarıyor? Bu cezalara zerre kadar aldıran, ciddiye alan var mı? Trabzon Başkanı'nın tonla cezası var, Aziz Yıldırım'ın tonla cezası var. Önüne gelen bağırıyor, çağırıyor ve öbür kulüp başkanları da (tabii kendi taraftarları ve camialarının baskılarıyla 'bak millet bastırıyor, hakemleri avuçlarının içine alıyor. Siz niye susuyorsunuz' dedikleri için) başladı. Çünkü cezası yok. Ceza göstermelik. Türkiye Futbol Federasyonu, bu göstermelik, bu sahte cezayı bile bile yönetmeliklerde değişiklik yapmıyor. Türkiye Futbol Federasyonu dese ki '30 günden fazla ceza alan yöneticiler, yönetimde görev alamazlar. Yöneticilikleri düşer, bir daha da aday olamazlar. Hadi bakalım şimdi konuşsun Aziz Yıldırım, hadi bakalım şimdi konuşsun Trabzon'un başkanı, Çatladıkkapıspor'un başkanı.
Düşünün ki medyada böyle bir sistem var ve bana ceza veriyorlar. 'Hıncal Uluç'un SABAH Gazetesi'ne gelmesi yasak!' Bu bilgisayar çağında ben evimde oturur, yazılarımı da yazarım. Ve 'tık' derim, gazeteye girer ertesi gün. Ee ne oldu ceza? 'Hıncal Uluç Sabah Gazetesi'ne gelmedi.' Ceza mı oldu yoksa mükafat mı oldu acaba? Sabahleyin evimden de çıkmıyorum, oh ense… Yani, komik ceza. Futbol Federasyonu bunun komik olduğunu bile bile yönetmelik değişikliği yapmıyor. Türk Spor Medyası bu cezaların komik olduğunu bile bile bunun üzerine gitmiyor. Şansal Büyüka bir hafta ilan etti 'Futbol Federasyonu Başkanı ile her şeyi konuşacağım. Sizin de sorduklarınızı soracağım' dedi, ben de hem Sabah.com.tr'de hem de köşemde yazdım; "Bunu sor bakalım" dedim. "Bu 10 para etmez cezaların yerine '30 gün ceza alan yöneticilik yapamaz' hükmünü getirseniz de verdiğiniz cezaların kıymeti harbiyesi olsa." Bu soruyu sormadı Şansal. Çünkü her şey danışıklı dövüş, her şey tezgah. Bunu bir kenara atıyorum. Yani, federasyonun PFDK'ya sevk edip etmeyişi beni zerre kadar ilgilendirmiyor. Palavra ceza. İsterse 10 sene alsın. Önemli olan Türkiye'de bir 6222 sayılı Sporda Şiddet Yasası var.
İstanbul Cumhuriyet Savcısı bu konuşma üzerine derhal soruşturma açmalı ve derhal Aziz Yıldırım'ı ifade almak üzere savcılığa davet etmeli. İşte ertesi gün Yusuf Namoğlu söylemesi gereken bir şeyi söyledi "Hakem oraya gidecek" dedi. Çünkü bunu söylemese her kulüp başkanı bir hakemin adını söyleyecek 'O hakem Adana'ya gidemez, bu hakem Antep'e gidemez, öteki Trabzon'a gidemez...' İş çığırından çıkacak. Onun için Yusuf Namoğlu dedi ki "Her hakem her yere gidecektir." Bunu lafta bırakmamak için de Özgür Yankaya'yı da Fenerbahçe Stadı'na gönderecektir. Fener Stadı'nda Özgür Yankaya'nın başına bir şey gelirse bunun sorumlusu Aziz Yıldırım değil, İstanbul Cumhuriyet Savcısı'dır. Çünkü kanunun kendisine verdiği yetkiyi kullanmadı, görevi yapmadı. O kanunu biz niye çıkardık?
Özge AYDIN /SABAHSPOR.COM