METİN TEKİN: Skor Beşiktaş oyun Akhisar!
Talisca, Aboubakar, Cenk gibi oyuncuların performansını nasıl buldunuz?
Talisca, Beşiktaş için iyi bir oyuncu. Ama ister istemez Sosa ile kıyaslıyoruz çünkü onun yerine takıma dahil oldu. İş böyle olunca da Sosa gibi performansı henüz veremedi.. Bu bir gerçek. Hafta içinde Şampiyonlar Ligi'nde attığı gol altın dokunuşta bir goldü. Bugün oyun kurulumunda çok yer almadı. Yani Sosa gibi bu işi, oyun kurmayı çok üstlenmedi. Zaten baktığımızda Beşiktaş, dün Gökhan İnler ve Atiba gibi iki tane servis yapabilen adamla oynadı. Talisca buralarda gözükmedi. Ama Talisca'nın iş yapacak bir oyuncu olduğunu söylemeliyiz. Bu takıma zamanla oturacak ve Beşiktaş adına iyi işler yapacaktır. Aboubakar'ı fazla izleme fırsatı bulamadık. Şampiyonlar Ligi'nde aldığı süre ile değerlendiremeyiz. Ama Beşiktaş için bir Cenk gerçeği var. Cenk, geçen sene önünde Gomez varken bile sezona iyi bir başlangıç yapmıştı. Aldığı sürenin ve formanın hakkını vermişti. Bu sezon da aynı senaryoyu uyguluyor Cenk... Aldığı fırsatları iyi değerlendiriyor.
Tosic-Marcelo'yu nasıl buldunuz?
Şampiyonlar Ligi'nde Tosic'i çok beğendim. Sağlam oynadı. Sağ ayaklı Marcelo ile sol ayaklı Tosic, dün de iyi ikiliydiler. Zaten oynadıkları günden beri aralarından iyi bir denge oluştu. Ama ben Akhisar maçını baz aldığımda Tosic, Marcelo'ya göre bir adım daha öne çıktı...
Gökhan Gönül, formaya alıştı mı?
Beşiktaş, dün bindirmelerle oynayan bir oyun sergilemedi. Bu nedenle Gökhan'ı da çok göremedik.
Beşiktaş'ın kadro zenginliği ve dünkü oyununu nasıl buluyorsunuz?
Beşiktaş, geçen seneden çok farklı... Bakın mesela, geçen sezon Beşiktaş'ın ilk 11'ini rahat sayardık. Ama bu sene o kadar kadro zenginliği var ki Şenol Güneş'in elinde, sürekli değişiyor kadrosu.. Tahmin edemiyoruz. Ancak bu kadro zenginliği bazen sorun da olabilir. Bugün Beşiktaş'ın kadrosuna baktığımızda Oğuzhan, Atınç, Kerim gibi isimler yok... Bu sene çok enteresan bir zenginlik yaşıyor Beşiktaş.. Maçın geneli için bir yorum yapmamız gerekirse, Beşiktaş, dün sahadan istediğini aldı 2-0'lık sonuçla. Ama bana sorarsanız, oyun anlamıyla maçın galibi Akhisar Belediyespor'du..
RIDVAN DİLMEN: Beşiktaş tartışmasız sezonun favorisidir!
Beşiktaş takımı için geçen sene, "Bu üçlüyü aman bozmasın" diyorduk. Atiba, Oğuzhan ve Sosa... Bu üçlüden aslında yalnızca bir tanesi var şu anda: Atiba. Gökhan İnler öyle bir geldi ki hem ayağı iyi, hem boyu uzun... Belki onla daha az pozisyon bulunur diyorsun ama öyle olmuyor. 1.88 metrelik boya sahip bir forvet arkası var, Talisca. Çaylak bir oyuncu ama ciddi bir silah, oyunu değiştirecek yeteneklere sahip. Lizbon'da olduğu gibi...
Misal, geçen sezonki kadrodan Olcay, vasat giden oyunda katkı sağlar ama skoru değiştiremezsin. Bu açıdan bir değil, iki silah buldun. Talisca ve Caner... 80'lerde falan Aboubakar'a kesti Caner, kötü stop etti. Beşiktaş deplasmanların kralı olur yine. Korkunç bir özgüvenleri oldu. Vodafone Arena'nın inşaatı Beşiktaş'a acayip yaradı. Türkiye Ligi'nde ellerinde bavulla dolaşmaya o kadar alıştı ki hiçbir baskı hissetmiyorlar. Deplasmandaki güven içeride de ev sahibi olmayı getirdi. Galatasaray, Avrupa şampiyonu olduğu zaman gidiyordu dışarı, dönüyordu geliyordu Erzurum'a... O takımdaki oyuncuların yüzüne bakıyordum, şimdi aynı yüzü Beşiktaşlılar'da görüyorum.
Galatasaray'ın 4 yıl şampiyon olduğu dönemde ikinci yılından itibaren hep favori başladılar. Bundan sonra birçok şampiyonluklar gördük ama uzun zamandır ilk kez bu kadar favori başladı bir takım bu yaz. Fenerbahçe ilk defa UEFA Finansal Fair-Play kriterlerine katıldı. Beşiktaş doğru insan kaynaklarını buldu, doğru transferler yaptılar uygun bedellerle. Transfer politikası cuk oturunca, favori oluyor.
Galatasaray iyi ama havayla gidiyorlar. Beşiktaş tartışmasız sezonun favorisi, tartışması yok bunun. Büyük takımlar için ertesi sene zordur. Barcelona acayip bir sezon geçirir, ertesi sezon Real Madrid'in motivasyonu daha yüksek olur. Bu bizim ligde de geçerli. Aynı örnek iki sezon önce Galatasaray şampiyon oldu ama geçen sezon büyük düşüş vardı. Bu Beşiktaş'ın başına gelmez çünkü taze kan geldi, 14 oyuncunun 6-7'si yeni... Yeni gelen oyuncular oynayınca Beşiktaşlı, "Zayıf kaldık" der mi, demez. Takımda o kadar zenginlik var ki, birçok oyuncu farklı mevkiilerde kullanılabiliyor.
Tolgay'ı hem merkezde, hem forvet arkasında kullandı. Talisca kısa bir dönem de olsa sol kanatta oynadı, sonra tekrar forvet arkasına geçti. Toplara mermi gibi vuruyor. Yalnız bence kanatta oynayacaksa sağ kanada alınması daha mantıklı şutları için...
AHMET ÇAKAR: Sadece 3 puan aldı
Futbolun edebiyatında bir laf vardır; "Kötü oynarken de kazanabilmek önemlidir" diye... İşte Beşiktaş, dün gece bunu yaptı. Asla iyi oynamadılar. Rakip Akhisar, Beşiktaş'tan çok daha fazla pozisyona girdi ama kazanan konuk ekip oldu. Peki bu galibiyetteki ana faktör neydi? Biraz oyuncu kalitesi, çokça da futbol şansı...
Oyuncu kalitesi dediğimizde Beşiktaş'ın ilk golünü örnek gösterebiliriz... Bana göre; Beşiktaş'a çok iyi uyum sağlamış, bu sene olumlu işler yapacak iki isim var; Gökhan İnler ve Talisca... İşte bu ikisinden pası atan Gökhan İnler, koşuyu yapan Talisca'ydı. Aynı Talisca topla buluştu, kalecinin çıktığını gördü, ayak ucuyla dokundu ve köşeden golü yaptı. Pasla kalite, vuruşla kalite... Talisca'nın yerinde başkası olsa alır, topu düzeltmeye kalkar, bu arada kaleci daha fazla yaklaşır, ya panik yapıp vurur ya da kaleciyi geçmeye çalışır, pozisyonu ezer. İşte bu kalite kokan ilk gol, Beşiktaş'ı kısmen rahatlattı. Bir de bunlara devre biterken futbol şansı ilave oldu. Caner'in kullandığı frikik tehlikeli yerdendi. Caner iyi de vurdu ama top Rodallega'nın kafasından sekip gol oldu. Beşiktaş gibi takım Akhisar gibi rakibi karşısında 2-0 öne geçmişse maçı büyük olasılıkla kazanıyor.
İkinci yarı Beşiktaş tüm kontrolü rakibe bıraktı. Direkten dönen top, yakalanan pozisyonlar, bir de bunlara maçın başından beri halı sahada futbol oynamaya çalışan bir ihtihar görünümündeki Quaresma eklenince tüm oyun inisiyatifi Akhisar'a geçti. Geçti de ne oldu? Hiçbir şey olmadı...
Lizbon'dan yorgun dönen Beşiktaş, Akhisar gibi bir deplasmandan oynamadan, fazla pozisyon bulmadan, rakibine de fazla pozisyon vererek galip gelmesini bildi. Ama Beşiktaş'ın kadro derinliğine baktığımızda bu ligde onu kim zorlayacak işte bu sorunun cevabı kolay değil.
Hakem Bülent Yıldırım şaşırmış...Tuhaf bir maç yönetti. Bariz faulleri vermiyor, kafasına göre kartlar uyguluyor ve hele hele son dakikalarda Tosic'in yaptığı bariz gol şansı pozisyonunu es geçiyor. O da sanki plaj futbolunda hakemliği bırakmış eski bir hakem gibi performans gösterdi.
ERMAN TOROĞLU: Makine tam çalışmıyor tekliyor!
Maç başlıyor top da ortada dolanmaya başlıyor. 10 dakika geçince iki takım arasında bayağı fark olduğu gözüküyor. Nitekim gol de geliyor. İyi güzel de gelen golden sonra Beşiktaş yine aynı şekilde oynamaya devam ediyor. Halbuki senin elindeki imkanlar farklı. Golü atmışsın, hala kontrolsüz hücum ediyorsun. Bunun yüzünden de kalende saçma sapan gol pozisyonları görüyorsun. Tamam fazla etkili değil ama yine de görüyorsun. O zaman ne yapacaksın. Zaten golü atmışsın istediğin zaman gaza basacaksın istediğin zaman frene basacaksın. Beşiktaş henüz bu kapasitede değil. Bazen aynı ritimde oynuyor. Bazen gereksiz süratleniyor, bazen de duruyor.
Şenol Güneş'in kafasında acaba ilk 11 belirlendi mi? Yani gözü kapalı sayabileceğiniz. Bence değil. Rotasyon, rotasyon diyorlar.
Arkadaşlar iyi güzel de rotasyon motasyon sonunda olur atimasyon. Onun için futbolda sağlam oynayacaksınız. Futbol maceraya gelmez. Futbol; "Ben daha iyiyim" demeye gelmez. Futbol; "Ben daha büyüğüm" demeye gelmez. Mesela Beşiktaş, Gomez'in yerini doldurmuş değil. Gomez gidiyor. Gomez kim? Alman Milli Takımı'nın santrforu. Gomez geldiğinde banko oynuyordu, Cenk yedekti. Sen Aboubakar'ı aldın, Aboubakar hala maça bakar! Bazen yedek kulübesinden bakar, bazen sahanın içinden. Senin santraforun çok para verdiğin Aboubakar mı Cenk mi?
Talisca iyi bir transfer belli. Zaten bakın ilk gol iki orta saha adamından geliyor. Gökhan İnler veriyor, Talisca atıyor. Ama Beşiktaş'ın daha hala bir şekle ihtiyacı var. Neden? Çünkü geçen seneki şekil bozuldu. Geçen seneki şekildeki iki assolist Gomez ve Sosa yok. Şenol şimdi yeni şekille uğraşıyor. Siyah-beyazlı idareciler atıp tutuyorlardı: 500 Euro, 1000 Euro verirsek Gomez bizde kalır diye. Şimdi yöneticiler "Gomez, Wolfsburg'a bu paraya gider mi" diye kovalıyorlar. Dün gece oynayan kaleci Fabri iyi kumaş. Israr etmek gerekir. Siyah-beyazlılar zorlanmadan kazandı. Niye? Çünkü Akhisar ne geçen sene ne de evvelki seneki Akhisar değil. Onların da kimyası bozulmuş. Beşiktaş'ta makine henüz tam çalışmıyor. Bazen işliyor, bazen tekliyor. Bunları galip geldiğin gün görmezsen yarın mağlup olduğunda ağlamayacaksın.
Bülent Yıldırım az hatayla maç yönetmeye başladı. Eski eyyamcılığını bırakmış. Herhalde diyor ki: Bu saatten sonra büyüklere yağ çekmeye gerek yok. "Ne görüyorsam onu çalayım" diyor. Bence doğru da yapıyor. Tosic'in pozisyonu tartışılıyor. İyi güzel de yayıncı kuruluş bir pozisyon gösteriyor rakip kendini atıyor, bir pozisyon gösteriyor sanki mücadelede bir darbe var. Çözebilene aşk olsun. Nasıl olsa Digitürk'ün bir sahibi yok. Bir günü biri hesap sorar o gün düzgün çekim yapmaya başlarlar.
FATİH DOĞAN: Talisca güneş gibi parlıyor
Şenol Güneş her maça 11 kişilik kadronun yarısından fazlasını değiştirerek içeriye- dışarıya net şu mesajı veriyor: "Her oyuncum değerli!" Akhisar deplasmanında da Şenol Güneş kendi doğrularıyla sahadaydı. Oyuncularının bu yeni düzene alışma sürecinde kazanmaya devam ediyor...
Beşiktaş'ta sahada parlayan en önemli isim Talisca'ydı. Benfica maçında attığı gol doping etkisi yapmış. O özgüvenle toplu, topsuz her alanda çok gayretliydi. Sadece attığı gol ve yaptığı gol girişimleri değil topsuz alanda kademelere girip arkadaşlarının yükünü alacak kadar dinamik ve özgüvenliydi. Bu Talisca, Şenol Güneş'in tedrisatında bu anlayışla devam etsin Türkiye'de değil Beşiktaşlılar her takımdan özel seyircisi olur. Caner, Gökhan ve Olcay'ın takıma kattığı tecrübe ve katkıya fazla girmeyeceğim geçen maçta alkışı hak eden Tosiç'e değinmek şart oldu.. Topu oyuna sokmada becerikli değil ancak özverisi, kesiciliği ve verimliliği son iki maçtır üst seviyede.. Nispeten ağır kalan Marcelo'nun açıklarını da kapatıyor.. Dün kestiği 4 pozisyondan birinde Muğdat'ın düşüşünde sarı kartı görebilirdi.. Takıma katkısı ciddi ciddi hissediliyor, böyle giderse kesilmeyecek oyuncuların arasında yeralıyor..
Beşiktaş'ta Gökhan İnler-Atiba ikilisi sonuç verdi. Ancak Şenol Hoca'nın Atiba-Oğuzhan, Atiba-Gökhan'dan sonra Gökhan-Oğuzhan ikilisini de sahada göreceğini- göstereceğini düşünüyorum. Bu ikili topla çıkmada farklı bir verimlilik getirebilir.. Gökhan İneri'in kesiciliğinin yanısıra Talisca'nın asistini de yaptığının altını çizelim. Akhisar, Beşiktaş'a çok önemli bir uyarı verdi. Tolunay Kafkas Beşiktaş'tan geçen yıldan bu yana vermediği kadar pozisyon aldı ama sonuçlandıramadı. Şenol Hoca'nın derbi öncesi Akhisar'a niye bu kadar pozisyon verdiğinin muhasebesini yapması gerekiyor. Beşiktaş moralli olarak Galatasaray derbisine çıkacak.
MURAT ÖZBOSTAN: Atiba kuş gibi hafiflemiştir!
Benfica maçı sonrası Beşiktaş herhalde bu kadar kolay bir maç kazanacağını düşünmemiştir. Şenol Güneş'in talebeleri, Portekiz dönüşü geldiği bir başka deplasmanda ilk yarıda golleri buldu. Maçta ilk gol 8. dakikada gelince, Beşiktaş için maç hazırlık havasına büründü. Akhisar da ilk yarıda Beşiktaş'a çok ciddi direnç gösteremedi, Beşiktaş da öne geçtiği maçların temposunu ayarlamayı artık çok daha iyi biliyor. Durum böyle olunca, 45. dakikada gelen ikinci golle ilk yarıda perde kapandı. İkinci yarının seyir zevki açısından pek tadı, tuzu yoktu.. Şenol Güneş oyuncu değişikleri ile bazı futbolcularını dinlendirdi, kimini de görmek istedi. İkinci yarıda verilen pozisyonlar Akhihar'ı iyi gösterdiyse bu da atı alanın Üsküdar'ı geçtiği içindir.
Bir ev sahibi takım olarak ilk yarıda direç koyamadılar. Kaliteli bir takım, kaliteli yıldızları var.. Bakıyorsunuz topu kaybediyor, hemen arkasından geri kazanıyor.. Gökhan İnler, Atiba'nın yükünü aldı.. Atiba onunla oynamaktan çok mutludur eminim, Kanadalı kuş gibi hafifledi adeta.. Goldeki asisti de güzeldi.. Tosic, geçen yıl kritik maçlarda aldığı görevini aynı başarıyla sürdürüyor. Dün gece önemli toplar kesti. Kaleci Fabri'yi sıkıntıya sokacak çok pozisyon olmadı, birkaç şutta da İspanyol eldiven başarılıydı. Göknan Gönül formunun çok gerisinde, Caner ise tam hazır değil. Talisca, Sosa değil.. Sosa pas yapıp adam geçen, oyun başlatan bir adamdı.. Talisca'nın Sosa'ya göre en büyük farkı gol atmayı pozisyona girmeyi sevmesi. Direkt gole gitmeyi düşünüyor. Finali seviyor, risk almayı seviyor.. Golünü de attı. Talisca gol atmaya devam eder... Beşiktaş, Akhisar kabusuna son verirken, Galatasaray derbisi için geri sayım başladı. Müthiş maç olacak!. Bekleyin...
TURGAY DEMİR: Tatlı dokunuş!
Bu sezon bazı maçlarda, oyunu rölantide götüren, vites yükseltmeyen, özellikle öne geçtikten sonra pas trafiğini de yavaşlatan bir Beşiktaş izlemeyeceğiz. Tıpkı dün izlediğimiz gibi!
Peki son derece hızlı paslaşıp, oyunun yönünü sıkça değiştiren ve rakip savunmanın arkasına iyi sarkan Beşiktaş bazı maçlarda neden böyle oynayacak derseniz, cevabı basit; bozuk zeminlerde böyle olacak!
Manisa Stadı'nın zemini tarladan hallice. Böyle bir durumda özellikle golü bulduktan sonra, hele hele önünüzde bir derbi de varsa kendinizi fazla sıkmazsınız, Beşiktaş da bunu yaptı. Talisca ayak ucuyla maçı aldı, Caner ceza sahasına attığı bombayla (!) işi kotardı.
Şenol hoca rotasyonla gidiyor ve doğruyu yapıyor. Dün Aboubakar dinlendi Cenk oynadı, Beck yoktu, Gökhan Gönül vardı. İşin ilginç yanı kim oynarsa oynasın Beşiktaş bildik futbolunu öyle ya da böyle sahaya yansıtıyor.
GÖKHAN VE ATİBA MÜTHİŞ
Elbette bunu söylerken Gökhan İnler, Atiba gibi iki kritik oyuncuyu ayırıyorum. O bölgede müthiş bir ikili oldular, Gökhan'ın sakatlığı ciddi değilse derbide de belirleyici rol oynayacaklarını söyleyebiliriz.
Akhisar karşısında Beşiktaş yarım oynadı demek mümkün. Çünkü golü erken buldu ve oyunu rölantiye aldı.
Rodallega başta Akhisar'ın hızlı oyuncularına karşılık savunmada Tosic tedbiri vardı. Tosic gerçekten kritik müdahaleler yaptı, tıpkı Marcelo gibi.
Sonuç olarak Beşiktaş yoluna devam ediyor, darısı derbinin başına diyelim.
Bülent Yıldırım'ın faul kararları çelişkiliydi.
Rodallega, Marcelo'yu düşürüp devam ediyor, o pozisyon gol olsa Yıldırım'ın başı çok ağrıyabilirdi. Tosic'in çift daldığı pozisyonda ise rakibe müdahalesi yok, Yıldırım'ın en doğru kararı da orada "Devam" demesiydi.
ZEKİ UZUNDURUKAN: Akıl oyunları
Aboubakar, Mario Gomez'in yerini dolduramaz ama Talisca, Sosa'nın boşluğunu doldurmayı bırakın, ligimizin yeni Alex'i olur... O nasıl yumuşak bir bilek, o nasıl bir sol ayak öyle!
Manisa'daki maç başlar başlamaz Talisca rüzgarı esmeye başladı sahada.
İki kez kaleyi yokladıktan sonra 8'de Gökhan İnler'in milimetrik pasını ağlarla kucaklaştırdı Talisca...
Büyük futbolcu...
İşte böyle büyük futbolcular, uyum sorunu yaşamadan takır takır oynuyorlar.
Beşiktaş'ın diğer şampiyonluk adaylarına göre artısı çok fazla... Mesela yaratıcı ve fark yaratan oyuncusu çok. Duayen bir teknik direktöre sahip olması da en büyük avantajı...
Tolunay Kafkas'ın gelişi ile daha ofansif oynamaya çalışan bir Akhisar Belediye vardı sahada. Sami, Vaz Te ve Rodallega ile tehlike yaratmaya çalıştılar Beşiktaş kalesinde. Miguel Lopes'i beğendim Akhisar'da.
Savunmada cok kritik müdahaleler yaptı. Soner Aydoğdu ise çok çalıştı ve bir maestro gibi takımını atağa kaldırdı.
YENİ LİDER MARCELO
Gökhan İnler; soğukkanlı futbolu, derinlemesine pasları ve oyun zekası ile Beşiktaş'a büyük güç katmış. İlk yarının son anlarında Caner Erkin'in fiyakalı ortasının, Rodallega'nın kafasını sıyırarak ağlara gidişi, işin bittiğinin göstergesiydi Beşiktaş adına...
Siyah-beyazlıların savunmasının yeni lideri Marcelo. Kaleci Fabri ile Tosic ve kenar bekleri ile uyumu çok iyiydi ilk yarıda.
Beşiktaş dün de yüksek pas yüzdesi ile oynadı. Atiba ve Gökhan İnler risksiz ve ayağa oynayan oyuncular.
Tosic, üç kritik pozisyonda Rodallega'ya karşı müthiş kademeleri ile göz doldurdu. Beşiktaş 2-0 önde olmanın avantajı ile ikinci yarıda oyunu rölantiye aldı ve oyunu soğutarak Akhisar'ın baskı yapmasını önledi.
FRİKİK SİLAHŞORLARI
Fabri yine kalesinde güven verdi.
Refleksleri Tolga Zengin'e göre daha hızlı. Oyundan hiç kopmayan bir kaleci.
Beşiktaş'tan bu sezon özellikle Şampiyonlar Ligi maçları boyunca kimse yüksek tempoda maçlar beklemesin.
Siyah-beyazlıların parolası önce 3 puan olacak. Beşiktaş dün hiç zorlanmadan kazandı. Üstelik geçen sezonun o şampiyon takımı, bu statta kabus gibi bir maç oynamıştı.
Beşiktaş kaleye yakın bölgelerde serbest vuruş kazandığı anlarda;
Talisca, Quaresma ve Caner tıpkı Western filmlerindeki silahşorlar edasında duruyorlar topun başında.
Beşiktaş dün aklını kullanarak, yorulmadan galip gelmesini bildi. Beşiktaş da Galatasaray da formda. Bu hafta sonunda müthiş bir derbi izleyeceğiz.
İki takım için de bir güç gösterisi olacak.
Bu arada geçen sezon ligimizin en şık giyinen teknik direktörü Pereira idi. Bu sezon şıklık yarışında Şenol Güneş'i birinci sıraya koymak lazım.
SİNAN VARDAR: Beşiktaş güle oynaya
Beşiktaş düne kadar hiç kazanamadığı bir deplasmandan üç puanı tam anlamıyla tereyağından kıl çeker gibi aldı. Beşiktaş bu önemli galibiyetle haftayı kayıpsız kapatırken rakiplerine yine gözdağı verdi.
Türkiye'nin en iyi takımı Beşiktaş'ın sezon sonunda 3. yıldızı takacağını söylemek için kahin olmaya gerek yok. Siyah- beyazlı takım son iki sezondur oynadığı futbolla zaten gücünü rakiplerine kabul ettirmiş durumda.
Gelecek hafta gelecek olası bir derbi zaferiyle; başarıya giden yol sezon başından itibaren tamamen açılmış olacak.
SÜPER CANER ERKİN
Beşiktaş Teknik Direktörü Şenol Güneş, Akhisar deplasmanında rotasyona girmekte haklıydı.
Ben de dün teknik direktör olsam aynı 11'le sahaya çıkardım. Zaman zaman üstüne çok gelinen Tolga'nın kafa dinlemesi çok doğru bir hamleydi. Talisca çok önemli bir silah olduğunu takımına erken bir gol kazandırarak gösterdi.
Beşiktaş geçtiğimiz transfer döneminde birçok flaş transfere imza attı. Ancak şu ana kadar görülen o ki, Kara Kartal'ın en iyi transferi oynadığı kusursuz futbolla Caner Erkin... Genç yıldız başarılı performansını dün akıl dolu bir golle (Rodallega dokunup kendi kalesine attı) süsledi. Hele bu transfer en önemli rakiplerinizden birinden size gelmişse Caner'i seyretmenin keyfi bir başka oluyor.
Q7 VE SAVUNMA SORUNLU
Gelelim Beşiktaş'ın eksik yanlarına...
Quaresma çok top ezdi. Takıma değil, rakibe çalıştı! Her serbest vuruşu kullanmak istemesi onun klasındaki bir yıldıza yakışmıyor. Beşiktaş'ın iki stoperi;
Marcelo ve Tosic'in ağır kalışları zaman zaman takım için büyük tehlikelere neden oluyor. Cenk Tosun maçta görev aldığı 80 dakikada bir varlık gösteremezken yerine giren Aboubakar oldukça istekli ve etkiliydi.
Şenol Güneş'in gelecek haftaki derbide Aboubakar'ı tercih edeceğini düşünüyorum.
Cenk üzülmesin; ama abiler doğruyu söyler!