Pazartesi 03.10.2016 00:00
Son Güncelleme: Pazartesi 03.10.2016 02:20

Türkiye'de hikayem daha bitmedi

“Kariyerimin büyük çoğunluğu Türkiye’de geçti. Brezilya Milli Takımı’nda forma giyemediğim için hiç üzülmedim. Türkiye’de forma giydiğim içinse çok mutluyum. Kendimi buraya ait ve bağlı hissediyorum. Futbola olan borcumu ödemek istiyorum”

Süper Lig'de Trabzonspor, Fenerbahçe ve Beşiktaş formalarını giyen, Türkiye Milli Takımı için ter döken Marco Türk adıyla Mehmet Aurelio şimdilerde yeni bir maceraya yelken açtı. İyi bir teknik direktör olabilmek için TFF'nin kursuna katılan Aurelio, kariyerinin bundan sonraki bölümünde de Türkiye'nin olacağını söyledi. İşte tecrübeli futbol adamının, Tam Saha'ya verdiği röportajdan önemli bölümler:
2001 yılında Trabzonspor'a transfer oldunuz ve Türkiye maceranız başladı. O günlerde Türkiye'nin bir parçası olacağınızı hayal etmiş miydiniz? Gerçekten bu günleri yaşayacağımı hayal etmemiştim. 2001'de geldim. Türkiye'deki futbolu duyuyordum. Çünkü Taffarel gibi büyük bir kaleci, Türkiye'de forma giyiyordu. Jardel, Türkiye'de forma giyiyordu. Onları düşününce, "Neden olmasın?" dedim. Ama bu kadar uzun süre burada forma giyeceğimi bilmiyordum. Burada A Millî Takım'ın formasını giydim ve kaç tane büyük takımda oynadım. Gerçekten çok mutluyum bunlar için.
2003 yılında Fenerbahçe'ye geldiniz. En unutamadığınız anları anlatır mısınız? İlk geldiğim zaman biraz olaylı oldu. Çünkü Trabzonspor ile anlaşamamıştım. Ama o dönem Fenerbahçe bana gerçekten çok büyük destek verdi. Taraftar çok sahip çıktı. İlk sezon şampiyon olduk. Sonra yavaş yavaş performansım yukarı çıktı.
Kariyerinizin ilk şampiyonluğunu Türkiye'de yaşadınız. Nasıl bir duyguydu? Trabzonspor'la Türkiye Kupası'nı kazanmıştım. O da çok güzel bir duyguydu. Hemen sonrasında Fenerbahçe ile şampiyonluğa ulaşmak gerçekten anlatılması zor, güzel hislerdi. İkinci sene yine şampiyon olduk. Takımın başında Daum vardı. Üçüncü sezonda ise son maçta şampiyonluğu kaybettik. Denizlispor maçında çok iyi oynamıştık. Kariyerimin unutamadığım anlarından birisidir.
2008 yılında Fenerbahçe'den Real Betis'e transfer oldunuz. Uzun bir Türkiye macerasının ardından İspanya nasıldı? Türkiye'de daha mutluydum. Çünkü Türkiye insanı çok sıcak. Eşim ve çocuklarım İspanya'ya alışamadılar. Türkiye'yi çok aradılar ve her defasında dönmek istediklerini söylediler. Beşiktaş'ın teklifi gelince hemen kabul ettim.
Türkiye'nin üç güzide kulübünde forma giymek nasıl bir his? Beşiktaş'tan teklif gelince çok mutlu oldum. Beşiktaş'ta daha iyi oynamak isterdim ama olmadı. Yaşım da artık ilerlemişti. Sakatlık bana çok sıkıntı verdi. Yine de Beşiktaş zamanlarım güzel geçti. Türkiye Kupası şampiyonluğu yaşadım. Arkadaşlık ortamı çok iyiydi. Çok iyi bir yönetimimiz vardı. Daha iyi oynamak isterdim ama maalesef olmadı.
TERİM'DEN ÇOK ŞEY ÖĞRENDİM
Birçok teknik adamla çalıştınız. Size katkı sağlayan hocalar kimlerdi? Kesinlikle Fatih Terim diyorum... Çünkü beni Millî Takım'a seçtiği zaman kendisinden çok şey öğrendim. Motivasyon ve taktik açısından kendisinden birçok şey öğrendim. Maç sonları pozisyonları değerlendirmek için takımla toplantı yapardı. Bence komple bir teknik direktör.
Türkiye Millî Takımı tercihinize gelelim artık. "Bir gün Brezilya'da oynarım" düşüncesi hiç mi yoktu? Brezilya'dan hiç teklif almadım. Uzun yıllar Türkiye'de oynadım. Kariyerimin büyük çoğunluğu burada geçti. Bunun için belki Brezilya'da forma giyemedim. Ama ben Brezilya Millî Takımı'nda forma giyemedim diye üzüntülü değilim. Çünkü böyle düşünmüyorum. Türkiye'de forma giydiğim için çok mutluyum. Kendimi buraya ait ve bağlı hissediyorum.
38 kez A Millî Takım formasını terlettiniz. Ay-yıldızlı formayla üç golünüz var. EURO 2008'de yarı final oynayan kadronun temel taşlarından birisiniz. Geriye dönüp baktığınız zaman ay-yıldızlı forma ile bu başarıları elde etmek bugün size ne hissettiriyor? İyi bir performans bekliyordum. Avrupa Şampiyonası'nda forma giymek rüyaydı benim için. Ama bugün bile Almanya maçını hatırladığım zaman üzülüyorum. Çünkü o maçı kazanabilir ve finale çıkabilirdik. O sene gerçekten çok iyiydik. Takım çok iyiydi. Arkadaşlık çok iyiydi. Oyuncu grubunun kalitesi çok yüksekti. Halen o maçı izlediğim zaman içim yanıyor. Biraz şanslı olsaydık finaldeydik. Ama olsun. Hepimiz tek tek mutluyduk. Çünkü çok güzel performans göstermiştik. İnşallah Millî Takım çok daha güzel performanslar gösterecek.
Son Avrupa Şampiyonası'ndaki Millî Takımımızı nasıl değerlendiriyorsunuz? Zor bir soru. Son Avrupa Şampiyonası sırasında Brezilya'daydım. Bu grup çok zordu. Takımımız iyi oyunculardan kurulu. İyi mücadele de vardı. Şans biraz yanımızda olsaydı gruptan çıkabilirdik. Şu anda ileriyi düşünmek gerekir. Çünkü Dünya Kupası elemeleri var. İnşallah maçlarımızı kazanacağız ve Dünya Kupası'na gideceğiz.
Yarı final oynamış bir oyuncu olarak Avrupa Şampiyonası ve Dünya Kupası gibi platformlarda boy göstermek ne anlama geliyor? Bunu bize anlatabilir misiniz? O dönem çok güzeldi. Kampımız çok güzel geçmişti. Takım olarak iyiydi. Böyle organizasyonlarda çok kaliteli takımlar var. Herkes birbirine denk neredeyse... Herkes yüksek tempoda oynuyor. Dünya Kupası ve Avrupa Şampiyonası dünyanın en önemli turnuvaları... İnşallah bu Dünya Kupası'nda da Türkiye olacak ve güzel bir performans gösterecek.
Dünya Kupası elemeleri başladı ve ilk maçımızda 1 puan aldık. Finlandiya, Hırvatistan, İzlanda, Kosova ve Ukrayna ile aynı gruptayız. Grubumuza baktığınız zaman bundan sonraki yolculuğu siz nasıl yorumluyorsunuz? Büyük şansımız var. Çünkü deplasmanda 1 puan aldık ve rakibimiz grubun en iyi takımlarından birisiydi. Hırvatistan maçını izledim. Genç bir takımımız var. İnancımız çok yüksek. Oyuncular başarıyı çok istiyor. İnşallah Türkiye, Dünya Kupası'na gidecek ve ben de turnuvaya gidip takımımı bir taraftar olarak destekleyeceğim.
Türk Millî Takımı'nın size göre en karakteristik özelliği nedir? Bence Türkiye'nin karakteri asker oyunculardan kurulu olması. Oyuncular bir asker gibi inançlı ve azimli. 2002 Dünya Kupası'nda üçüncü olduğumuz zaman da bu durum vardı. Son Avrupa Şampiyonası'na giderken de büyük bir inanç ve azim vardı. Türkiye'nin en büyük karakteristik özelliği bana göre oyuncuların asker gibi güçlü ve iradeli olmasıdır.
2001'den beri Türkiye'yi yaşayan bir futbol adamı olarak, 15 yıl önceye oranla Türk futbolundaki değişimler sizce nelerdir? Türk futbolu her zaman büyüyor. 2001'de geldiğimdeki futbolla şu anki futbol arasında çok fark var. Artık takımlar daha ilerde oynuyor. Oyuncuların yeteneği ön planda. Daha yetenekli oyuncular da gelecek. İnşallah Türkiye daha da ileriye gidecek.
KISA... KISA...
Çocukluğumdan beri İspanya'da, La Liga'da oynamak istiyordum. Real Betis beni isteyince kabul ettim. Çünkü Fenerbahçe ile kontratım bitiyordu. Real Betis'ten teklif gelince de hayalimi gerçekleştirmiş oldum.
Bence genç oyuncular daha iyi idman yapmalı. Dinlenmelerine çok daha fazla önem vermeliler. İyi dinlenmeliler. Profesyonelce yaşamalılar. Yiyeceklerine dikkat etmeliler. 18-19 yaşındaki bazı oyuncular hayatlarına çok dikkat etmiyor. Bu da çok yazık oluyor. Çünkü genç yaşlarda profesyonelce yaşamayı öğrenmek; bir futbolcu için gerçekten çok önemli.
Oyuncu kalitesi açısından Türkiye'nin kumaşı çok iyi. Çok önemli genç yetenekler var. Mesela Emre Mor... Ama daha çok sayıda genç yetenek çıkarmak gerekir. Elimizde bir Arda Turan örneği var. Şu an kariyerinin zirvesinde. Ama artık futbola veda edeceği zamanlar çok uzakta değil. O zaman daha çok Arda çıkartmak gerek. İnşallah çıkacaktır da...
Bursaspor'da forma giydiği dönemde Sinan Kaloğlu beni çok zorladı. Çok çabuktu. Onu marke etmek gerçekten çok zordu. Çabuktu, hızlı çalım atıyordu.
En unutamadığım maç Almanya maçıydı... O maç şu an bile aklımda. Hâlâ üzülüyorum. Çünkü gerçekten onları yenebilirdik. O maçta çok şanssızdık. Çünkü önemli eksiklerimiz vardı. Sakat ve cezalı oyuncular vardı. O maçı gerçekten kazanabilirdik. Hâlâ unutamıyorum...
En sevindiğim maç için iki karşılaşmayı söyleyebilirim. İlki Sevilla mücadelesi... Çok güzel maç olmuştu. Milli Takım'daki muhteşem geri dönüşü unutamam. Çek Cumhuriyeti maçı gefsaneydi.
En beğendiğim oyuncu Messi. Türkiye'de ise Arda Turan... Çok yetenekli ve zeki bir adam...

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.