Cuma 03.02.2017
Son Güncelleme: Cuma 03.02.2017

Bunlardan güzel komedi filmi olur

Başkan Aziz Yıldırım, “Beş yıl önce Digiturk ihalesinde fiyatı ben yükselttim” diyor, koca bir yalan! İşler kötü giderken, "Yabancı hakem" diyen Fikret Orman şimdilerde ne demekte: "Bu hakemlerle lig bitecek"

ERMAN TOROĞLU GÜNDEMİ DEĞERLENDİRDİ, YILDIRIM VE ORMAN'I ELEŞTİRDİ
Birisi oturup dört büyük takımın başına gelen başkanların söylediklerini alt alta koysa inanılmaz bir komedi filmi ortaya çıkar. Biri dört yıl önce 'siyah' demiş, iki sene sonra 'mor' diyor. Biri 'lacivert' demiş, altı sene sonra 'siyah' diyor… Bizim bazı balık hafızalı gazeteci, televizyoncu, okur hangisi derseniz, deyin neler neler görürler…
BARÇA'YI 80 BİN KİŞİ İZLİYOR
Hangi başkana elinizi atsanız, elinizde kalıyor. Düşünün Aziz Yıldırım "5 yıl önce Digiturk ihalesinde fiyatın yükselmesine ben sebep oldum" dedi… Koca bir yalan. İhaleye girmeden önce Digiturk ile Telekom anlaşmıştı. O zaman Başbakan olan şimdi ki Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, 'hayır' dedi, Digiturk ile Telekom karşılaştı, fiyat yükseldi. Bu kadar basit. İhalenin bitiminde Aziz Yıldırım, Digiturk'ün Genel Müdürü Ertan'la (Özertem) oturup büyük büyük beyanatlar verdiler. "Türk futbolunun kalite değerini yükselteceğiz, Türk futbolunu uçuracağız" dediler ve devam ettiler. "Bu uçağın bu kadar yüksekten uçmamasına sebep, Erman Toroğlu.. Onun işine son vereceğiz" dediler, verdiler de. Ondan sonraki 4.5 yılda Türk futbol kalitesinin nerelerden nerelere geldiğini, yerlere yapıştığını gördük. Peki bunların sebebi neydi? Geçen hafta Barcelona'yı 80 bin kişi izliyor. O hafta Süper Lig'deki seyircinin tamamı Barcelona taraftarı kadar etmedi. Bırakın Türk futbolundaki bazı takımları, Türkiye'nin marka değeri olarak en üst düzey takımı diyeceğimiz Fenerbahçe, ne hallere düştü. Ortalama seyirci sayısı 21 bin kişi. Fenerbahçe'nin stadı kaç kişi 50 bin kişi. Peki Fenerbahçe'nin yıllardır oynadığı futbol ne? Kötü Yaptığı transferlerin çoğu fiyasko. Peki 18 yıldır başkan kim? Aziz Yıldırım… Aziz Yıldırım Türk futbol tarihinde en fazla ceza alan başkan mı? Evet… Hala ceza almaya devam ediyor mu? Evet… Her şeye 'hayır' diyen bir adam… Federasyon toplantılarına gitmez, Kulüpler Birliği toplantılarına katılmaz, sonra yapılan ihaleyi eleştirir. Diyor ki, "İhaleye girecek kuruluşla konuştum 500 milyon para çok iyi para." Şimdi de diyor ki, "600 milyon para şaibeli. İhalede fesat var."
'YABANCI HAKEM' DEMİŞTİ
Dönün Fikret Orman'a… İki-üç sene evvel işler kötü giderken, "Yabancı hakem getirilmesini tartışabiliriz" demişti. Şimdi "Hakemlerle lig bitecek" diyor. Yine Fikret Orman "Millet yazın tatil yaparken ben 65 bin kilometre yol gittim" demişti. Niye bu kadar kilometre yapıyor? Futbolcu bakıyor… En son kararı o veriyor ya. 65 bin kilometre gittikten sonra gelen futbolcular kimler; Demba Ba, Ersan Gülüm, Babel, Mitrovic… Mitrovic de nereden geliyor, Avrupa'dan. Galatasaray'da eski başkan Adnan Polat diyor ki; "Ünal Aysal Galatasaray'ın parasını bitirdi. Dursun Özbek de Galatasaray'ın arazisini bitirecek. Hayırlısı ile kulübün hiçbir şeyi kalmayacak." Adnan Polat'ın bu sözüne cevap veren bir kişi çıkmadı. Türkiye'deki kulüp başkanlarının çoğu da bu işin düzgün gitmesini istemiyorlar! Bakınız neden? Ben futbolda genel kurul üyesiyim. Toplantılarda en arkaya geçiyorum, orta oyununu seyrediyorum. Toplantı başlamadan sabah bir kulis yapıyorum tam felaket.
KULÜPLERE SESLENİYORUM!
Kimler otel odalarında neler yapmış, kimler odalara kilitlenmiş, kimler kimleri satmış onları duyuyorum. Kulüplere sesleniyorum! Gelecek genel kurulda bir madde sunalım, genel kurul üyeleri el kaldırsınlar ve kabul edelim. Ne olsun bu maddeler; Bir yılda bu kadar ceza alan, ikinci yılda şu kadar ceza alan, üç yılda şu kadar toplam ceza alan yöneticiler 3-5 sene görev yapamaz diyelim. Bir madde daha koyalım, kulüplere yönetici olacak arkadaşlar, Futbol Federasyonu'nun çalıştığı bir bankaya mektup versinler. Mesela ne desinler, 'herhangi bir şekilde para cezası aldıklarında bu para kendi şahsi hesaplarından kesilsin.' Kulübün parasından bu paralar ödenmesin. Bedava kahramanlık yapmasınlar? Sizce kabul edilir mi? Böyle bir teklifi oraya getireceklerini de sanmıyorum. Olsa Türkiye'deki futbol terörü bir an da nasıl yüzde 60-70 kesilir.
TOPLANTILARA GİTME SONRA AHKAM KES
İhale yapılmadan 6 ay önce kulüpler kendi görüşlerini Kulüpler Birliği'ne ve Futbol Federasyonu'na bildirirler. İhale 21 Kasım 2016'da yapıldı, kulüpler olarak dersiniz ki "Bu ihalenin dolar ya da Türk Lirası olarak başlama tarihi, ihalenin yapılış tarihi değil, sezonun başlangıcı olan 1 Ağustos." Ama bunların hiçbirini yapmayıp kahramanlık yapmaya kalkıyorsunuz. 17 kulüp imzalıyor. 1 kulüp imzalamıyor. Toplantılara gitme sonra ahkam keseceksiniz.

DEVE DİŞİ GİBİ MAÇLAR
Ziraat Türkiye Kupası'nda Medipol Başakşehir- Galatasaray, Beşiktaş- Fenerbahçe deve dişi gibi maçlar. Keşke bir tur sonra karşılaşsalardı. Ama kupa böyledir. Bu dört takımın içinde Beşiktaş takım tertibi ve oyuncuların uyumu olarak daha iyi bir görüntü veriyor ama futbolda bunlar bir yere kadar. Tamamı değil. O gün futbolcuların ruh halleri, özel hayatları, gece uykuları nasıl olacak. Sabah nasıl kalkacaklar, maça nasıl çıkacaklar? O nedenle maçlar oynanmadan kazanılmıyor. Aziz Yıldırım, psikolojik olarak maçtan önce ortamı gererek bundan faydalanmak istiyor. Bundan faydalana bilir mi? Başakşehir ve Galatasaray cephesi sakin. Çünkü iki kulübün başkanı da aklı başında beyanatlar veriyorlar. Ortamı germiyorlar. Fikret Orman da makul beyanatlar vermeye başladı ama yakın zamana kadar Aziz Yıldırım gibi "O gazetenin elemanını atın, bunu idmana almayın" diyordu. Akıllandı mı, akıllanacak mı bilemiyorum ama görüyorum ki akıllanmamış kendi yönetiminde bu işe çanak tutanlar hala duruyorlar. Başkasını tenkit ederken bir aynaya bir de kendine bakacaksın.
HAKEM OLUNMAZ, HAKEM DOĞULUR
Bu kez kupa hakemleri üzerinden daha maçlar oynanmadan eleştiriler başladı. Hakemlerimiz bunlar; komitemiz de bu… Ben hakem işinde önce namusa bakarım. Sonra cesarete, sonra bilgiye bakarım. Hepsi beraber olursa harika olur. Namussuz hakemler olursa diğer bütün şıkları dışarı atarsınız. Şu andaki hakemlerin o tarz olduklarını zannetmiyorum. Çünkü duymadım. Eskiden neleri duyduk neleri yaşadık. Diyeceksiniz ki kabiliyetleri bu kadar. Kabiliyetleri bu kadarsa herkese kendi kabiliyetlerince hata yapacaklardır. O zaman geriye cesaret kalıyor. Bunların çoğunun cesareti yok. Şartlar inanılmaz lehlerine olmasına rağmen büyük takım oyuncularına farklı bakıyorlar. Küçük takımlardan leblebi gibi oyuncu atarken büyükleri es geçiyorlar. Hakemlerin yürekli olmaları için federasyonun hakemlerin arkasında durması gerekir. Bütün bu yukarıda yazdıklarımın hepsini alt alta koyun sonra bir toplam yapalım. Karşınıza ne çıkar biliyor musunuz? Kişilik… Maalesef kişilik sonradan verilemiyor. Doğuştan var. Hakemi seçerken dikkat edeceksiniz. Yani şöyle de diyebilirsiniz. Sonradan hakem olunmuyor, hakem doğuluyor.
PEREIRA VE ADVOCAAT'IN KIYASLANMASI ELMA İLE ARMUT
İnanılır gibi değil… Geçen sene ki Pereira ile bu seneki Advocaat'ı karşılaştırıyorlar… Yani elma ile armudu karıştırmaktan başka bir şey değil. Pereira ile Advocaat'ın kadroları aynı değil. Advocaat elindeki kadroyla farklı şeyler yapabilir mi? Yapabilir. Son açıklamalardan sonra orta sahada görev alan oyuncular ne düşünüyorlar? Bundan sonra verimleri ne olur. Çünkü Advocaat bir defansa dönük orta saha istedi, bir orta sahada beyin istedi bir de hücuma dönük oyuncu istedi. Yani bu oyuncular alınsaydı şu anda oynayan 3 oyuncu Fenerbahçe takımında oynamayacaklardı. Bu oyuncular bundan sonra nasıl oynar çok merak ediyorum ve maçları bekliyorum.
BAŞAKŞEHİR ŞIMARIK BÜYÜKLERİ EHLİLEŞTİRİR!
Başakşehir gibi takımların Türk futbolunda fazlalaşmaları lazım... Sebebi; bu takımlar belli paralarla belli imkanlarla doğru transferler yaparak buralara gelip mücadele ediyorlar. Bizim şımarık üç büyükleri ancak böyle takımlar ehlileştirebilirler. Onları ancak böyle takımlar hizaya sokar. Bursaspor'un, Osmanlı'nın Başakşehir'in çoğalması, desteklenmesi lazım. Hakemlerin bunların maçlarında daha cesaretli düdük çalması, büyüklerin maçlarında bunları ezmemeleri gerek. Bunu yazarken şunun altını çizeyim bu takımlara kıyak yapılsın demiyorum, yüzde 50 yüzde 50 düdük çalınsın. Kıyak isteyen namerttir.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.