Tribünden alacağız

Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, dün NTV Spor'da gazetecilerin sorularını yanıtlarken yeni sezon öncesi önemli mesajlar verdi. Tribünden vandalları temizlemekte kararlı olduklarını belirten Kılıç, şunları söyledi: "Ekmeğin arasına sırtına bandajlayarak ya da farklı şekilde torpil, meşale sokup statları birbirine katanların tribünlerde işi yok. O statlar ne olduğu belirsiz birkaç kişi gelsin, etrafı kırsın diye yapılmıyor. Bu sezon Allah'ın izniyle tribünden almaya kadar gidecek bu iş. Biz bu kadar yatırımı yapacağız. Uluslarası sermaye gelecek yayın hakkını alacak öbürü gelip torpil atacak. Bunu kabul etmiyorum. Bunlar vandal… Spor kulüpleri sizin esiriniz değil. Hele hele Türkiye Cumhuriyeti devleti sizin esiriniz değil. Siz kimsiniz ya!"
KASALARINA PARA KOYAMAYIZ
Bakan Kılıç vergi affı bekleyen kulüplere de kötü haberi verdi: "Hiç kimse kusura bakmasın, 'borçları üstlenin' diye bir şey yok. Devletin kasasında vergiden aldığımız paralar var. Siz yanlış yönettiniz diye bunu sizin kasanıza koyamayız. Maliye bakanımız bu konuda çok hassas. Kurallar herkese eşit işletiliyor. UEFA'nın raporunda 'Geçen yıllara nazaran iyi niyetli bir çaba var' diyor. Evet daha dikkatliler. Fenerbahçe'nin Euroleague'deki başarısını destekleyerek takip ettik. Sponsorluklarla yürütülen işlerin olması gerekiyor."
KALİTEMİZ YÜKSELİRSE GENÇLER DE GELİR
Bakan Kılıç, yaşları nedeniyle eleştirilen transferler için de şöyle konuştu: "Kalitemizi yükseltirsek genç yıldızlar da Türkiye'ye gelir. Bazen star bir genci götürüyorsunuz İspanya'da başarılıyken, Almanya'da oynayamıyor. Ülkelerin liglerinin gücü çok önemli. Farklı sermayelerin gelip kulüp alması normal."
"Kötü söz söyleyenlerin sesi daha çok çıkıyor. İyiyi konuşanların az. İnsanlar artık yaptıklarının cezasını çekmeli."
"Fenerbahçe ile Trabzonspor arasındaki ilişkiyi farklı görmek isteyen gruplar var. Fenerbahçe otobüsüne yapılan saldırı terördür. İyi ilişkiler için yöneticilere büyük iş düşüyor."
"Arda Türkiye için bir değer. Hata yapmıştır. Yaptığı hareketin doğru olmadığını kendisi de biliyor."