Çarşamba 14.02.2018
Son Güncelleme: Çarşamba 14.02.2018

Talisca’ya A milli formayı giydirin

SABAH Spor yazarlarının haftanın gelişmelerini masaya yatırdığı SERBEST KÜRSÜ’de Levent Tüzemen’den TFF’ye çarpıcı bir çağrı geldi:

MURAT ÖZBOSTAN: Talisca, Brezilya Milli Takımı için göz kırpıyor. Sizce bu formayı giyebilir mi? Şansı ne kadar? METİN TEKİN: Açıkçası benim için sürpriz olmadı. Ben daha önce de Talisca'nın artık Brezilya Milli Takımı'nın içinde olacağını söylemiştim. Bu performansla bunu yakalayabileceğini düşünmüştüm. Gerçekten çok etkili bir oyuncu oldu. Zaman zaman performans dalgalanmaları oluyor. Ama Talicsa'nın nasıl oynayacağına değil ne yaptığına bakacaksınız... Bu anlamda çok etkili bir silah.

ÖMER ÜRÜNDÜL: Kalitesine ve değişik özelliklerine hiç sözüm yok. Bence bugünkü fizik gücüyle ve maçlar arasında ve içindeki devamsızlığıyla milli takımda görev alacağına ihtimal vermiyorum.

LEVENT TÜZEMEN: Brezilya Milli Takımı'nda oynamak için üst düzey oyuncu olmak yetmiyor, ciddi bir lobi ve menajer desteği gerekiyor. Talisca bu yetenekleriyle Brezilya Milli Takımı'nı hak ediyor. Eğer Giuliano çağrılıyor, Talisca davet edilmiyorsa bunun tek açıklamasının lobi gücü olmadığını söyleyebilirim. Aurelio Türk vatandaşı olup Milli Takım'da görev yaptı. TFF Başkanı Yıldırım Demirören, Talisca ile bir görüşme yapıp 'Türk Milli Takımı'nda oynar mısın?' teklifini getirmeli ve gerekirse özel şartlar oluşturarak Milli Takım'da oynama hakkını kazanmasını sağlayacak bekleme süresini geriye çekmeli. Yani 5 yıllık bekleme süresini bir kanun maddesi ile değiştirebiliriz. Avrupa'da Almanya, İtalya, Fransa gibi ülkeler bu tür yetenekli oyuncuları ellerinden kaçırmıyorlar. Buna en son örnek Beşiktaş'ta oynayan Pepe'dir. Aslen Brezilyalı olan futbolcu, yıllardır Portekiz Milli Takımı'nda oynuyor.

GÜRCAN BİLGİÇ: Cenk Tosun'u İngiltere'ye götüren Şampiyonlar Ligi'ndeki performansıydı. Talisca da en az onun kadar iyi oynadı ve tabela değiştirdi. Peki; İngilizler neden Cenk'i aldılar ya da diğer büyük takımlar neden Talisca'yı istemediler? Metin Tekin, "Oyunda yok, skorda var" diyor Talisca için. Brezilya Milli Takımı'na bu haliyle gitmesi mümkün değil.


ŞENOL GÜNEŞ DOĞRU OLANI YAPTI
MURAT ÖZBOSTAN: Beşiktaş Başkanı Fikret Orman bazı maçların ertelenmesini istedi. Şenol Güneş buna karşı çıktı. Sonuç olarak Beşiktaş federasyona başvurmaktan vazgeçti. Böyle bir talep gerekli mi Beşiktaş için? Şenol Güneş ile Fikret Orman neden farklı düşündü?

ÜRÜNDÜL: Aslında bence farklı düşünmüyorlar. Sıkışık bir trafik var. Ancak günümüz futbolunda hiçbir ülkede bu tip ertelemeler olmuyor. Şenol Güneş, F.Bahçe'nin ertelemeyi kabul etmeyeceğini bildiği için Beşiktaş başvurudan vazgeçti.

TEKİN: Daha önce G.Saray için erteleme yapıldı. Ancak günümüzde artık sezon öncesi bütün fikstürler açıklanıyor. Bu nedenle de erteleme olmaması gerektiğini ve takımların maç yoğunluklarını ve idman programlarını buna uygun şekilde planlamaları gerektiğini düşünüyorum. En doğrusu bu talepten vazgeçmeleriydi. Şenol Güneş de zaten, "Biz 3- 4 günde bir maç oynarız" diyerek tavrını gösterdi. Avrupa kulüplerinde olduğu gibi Türk kulüplerinin de artık bunu kabullenmesi gerek. BİLGİÇ: F.Bahçe kupa maçı ile Bayern maçlarının hiçbir bağlantısı yokken, neden böyle bir istekle ortaya çıktılar anlaşılır gibi değil. İlk maç Bayern sonrasında, arada lig maçı var. İkincisinde de durum aynı. Ertelenmesi gereken lig maçları olmalıyken, kupaya bunu istemenin mantığı yok. Güneş durumun farkına daha erken varmış. "Bir şey istedik, Türkiye'yi temsil ediyoruz ama federasyon yapmadı" demek için zemin mi aradılar diye de düşünmemek elde değil.

TÜZEMEN: Beşiktaş'ın çok geniş ve kaliteli bir kadro derinliği var. Kulübede oturan oyuncuları Türkiye'de Sivas, Kayseri, Konya ve Bursa gibi takımlardan birine versen kesin şampiyonluğa oynarlar. Geçmişte başta G.Saray olmak üzere birçok takımın maçı ertelenmişti. Ama o zaman kadro derinlikleri ve yabancı oyuncu sayısı bu kadar fazla değildi. Bir futbolcu için en iyi antrenman maçtır. Beşiktaş, bunun en güzel örneğini gruptan çıkmayı garantiledikten sonra Leipzig deplasmanında oynamayan oyunculara şans vererek gösterdi. Şenol hoca, ertelemeye karşı çıkarak doğru bir tavır sergiledi. Çünkü bu tür ertelememeler oyuncularda rehavet yaratabilir. Başkan Fikret Orman'ın erteleme isteme söylemlerini popülist bir yaklaşım olarak görüyorum. Ama bir başkan böyle bir talepte bulunmadan önce hocası Şenol Güneş ile görüş alışverişi yapmalıydı.

AVRUPA'DA BİLE BÖYLESİ YOK
MURAT ÖZBOSTAN: Heyecanlı bir haftayı geride bıraktık? Beşiktaş, Galatasaray ve Fenerbahçe kazandı. Birçok Avrupa ülkesinde olmayan yarış Süper Lig'de devam ediyor. Kısa bir değerlendirme yapar mısınız? Sürekli ligimizi yerden yere vuruyoruz..

GÜRCAN BİLGİÇ: Süper Lig kendi içinde bir denge kurdu ve küme düşme hattındaki takımla bile oynarken, "yeneriz" diyemiyorsunuz. Büyükler bu hafta kazandı ama geçen hafta da kaybetmişlerdi. Bayern 18 puan fark atmış ikinciye, City ise 16. Bizde bir puan var arada. İlk altının şampiyonluk şansı sürüyor. Çok kaliteli ve heyecanlı bir sezon yaşıyoruz. Galatasaray'ın lider kalması çok uzun sürmez. İçerde iyiler ama yine ilk yarıdaki gibi zorlu maçlar etabına daha girmediler. Kulübenin sahayı daha tam desteklediğini de söyleyemeyiz. Fatih hocanın oyuncular üzerindeki disiplini ile ilk yarıları tempolu oynuyorlar. Sıkıntılarını henüz aşamadılar. Başakşehir ve F.Bahçe sanki daha soluklu gidecek gibi. F.Bahçe kaybetseydi 8 puanlık fark ile mental olarak çok geri gideceklerdi. Lideri yenerek tüm takipçileri yukarı taşıdılar, yeni lidere imkan sağladılar. Üstteki takımların birbirleri ile maçları bitmedi. Başakşehir'in artık yenilme lüksü yok, diğerlerinin de. 8 final maçı var. Trabzon mücadelelerini de eklersek, on bir…

ÖMER ÜRÜNDÜL: G.Saray şu anda fikstür avantajına sahip. Beşiktaş'ın Bayern Münih maçlarıyla çok ağır bir trafiği var. Bir de bunların içine iki F.Bahçe kupa maçı girdi. Fikstür avantajına sahip olan G.Saray istikrarlı bir çizgiyi tutturabilirse en fazla avantaja sahip konumda.

LEVENT TÜZEMEN: Bu heyecanın lig sonuna kadar süreceğini düşünüyorum. Kalan haftalarda iyi oyundan çok skora yönelik maçlar izleyebiliriz. Ayrıca ciddi bir psikolojik savaş yaşanacak. Sezon başından beri hem Kocaman hem Güneş bu psikolojik savaşın zeminini hazırladılar. Özellikle F.Bahçe ile Beşiktaş'ın ligde ve kupada oynayacağı maçlar, darbeli, öfkeli olabilir. Kırılan takım psikolojik bir çöküş içine girebilir. G.Saray'ın en büyük şansı büyük bir tecrübeye sahip olan Fatih Terim. Fatih hoca, psikolojisi ağır maçları iyi bilir. Terim'in geçen gelişinde derbiler konusunda G.Saray'ın ciddi bir üstünlüğü vardı. Başakşehir, Beşiktaş ve Trabzon maçlarının Türk Telekom Stadı'nda oynanacağını düşünürsek G.Saray, zirve yarışında en şanslı takım olur.

METİN TEKİN: Başakşehir-F.Bahçe maçının sonucu ligin tekrar şekillenmesini ve yarışın çok yakın mesafelerle sezon sonuna kadar süreceğini gösterdi. Buradan en kârlı çıkan takım G.Saray oldu. Birkaç öngörüde bulunmak gerekirse, kamuoyunda Başakşehir'in F.Bahçe maçından sonra çözülebileceğine dair yorumlar yapıldı. Ama ben Başakşehir'in, güçlü oyunuyla (F.Bahçe maçında yanlış olmasına rağmen) lig sonuna kadar yarışın içinde olacağını düşünüyorum. G.Saray'ın liderliği sürdürmek gibi bir motivasyonu olacak. Beşiktaş, Karabük galibiyetiyle yeniden yarışın yakın mesafeye indiğini düşünüyor. Beşiktaş'ın iki senedir şampiyonluğu ve güçlü oyunu var. Bunlar da iddiasını gösteriyor. Gelelim F.Bahçe'ye… Gücünü göstermesi gereken bir oyun anlayışında olması gerektiğini düşünüyorum ama Aykut Kocaman, stratejik oyunlarıyla, maç maç değişen yaklaşımları ve özellikle Başakşehir'i alt edişiyle yarışın finalini yapabilecek planları olduğunu gösterdi. Bütün bunların toplamında da gerçekten özellikle bitmiş Avrupa liglerine bakınca çok keyifli bir yarışın içinde olduklarını söylemek lazım.
KOCAMAN'I ELEŞTİRENLER UTANÇTAN KONUŞAMIYOR
ÖZBOSTAN: Aykut Kocaman form tutmaya başladı mı? Yoksa zaten formda mıydı?
BİLGİÇ: Aykut Kocaman'ı anlamak için, bakış açışını bilmeniz lazım. Disiplinli oyun ile defansif futbolunu birbirine yakıştıran, hücum oynamayı daha çok forvet oyuncusu ile sahaya çıkmak sanan bir grup var. Aykut hoca da bunun farkında ama kendi doğrularının başarıyı getireceğine inanıyor. Diğer seçimler ile sadece bir maçı değiştirebileceğini düşünüyor. Bu yüzden atak oynamak için topa sahip olmanın gerektiğine inandığı için, fizik gücü yüksek, baskı yapabilecek oyuncularla sahaya çıkıyor. "Yıldız" denilen futbolculardan da ötekiler gibi olmasa da takımın bu rüzgarının bir parçası olmalarını talep ediyor. Konyaspor, Başakşehir'den kupayı, kendi sahasında bekleyerek aldı. Fenerbahçe, Başakşehir'i rakip sahada baskı uygulayıp, oyununu bozarak yendi. Yani; bulunduğu yerden gördüklerini analiz ederek iki farklı taktik ile başarıya ulaşması bile onun farkını ortaya koyuyor. Yeni bir takım oluşturdu ve Fenerbahçe'yi her rakibi yenecek duruma getirdi. Onu çok sert eleştirenler bile artık durumun farkına vardı ama ah o utanç duygusu yok mu, sözlerini kilitliyor.
TÜZEMEN: Başakşehir maçında alınan galibiyetle Aykut hocanın form durumunu masaya yatırmam. Sezon başından bu yana F.Bahçe hep aynı oyunu oynamaya özen gösteriyordu. Sadece yaşanan şanssız sakatlıklar kadro istikrarının yakalanmasına F.Bahçe'de izin vermiyordu. Aykut hoca, Başakşehir maçıyla birlikte ideal 11'ini buldu. F.Bahçe önde baskı yapan oyun anlayışıyla, mükemmel takım disipliniyle ve rakiplerine geniş alan vermemesiyle göz kamaştırıyor. Giuliano'nun dönüşü F.Bahçe'nin iyi ve etkili oyununun şifresidir.
?ÜRÜNDÜL: Aykut Kocaman'ın vazgeçmediği ilkeleri var. Ben sezon başında kendisine bir tavsiyede bulundum, 'Bu kadro ile önde, 3.bölgede presli futbol hayal kırıklığı yaratır' diye. Ligin ikinci yarısında bu oyun modelinde ısrar etti. Ama bu defa kadroyu ona göre uyguladı. Mehmet Topal ve Souza ikilisi çok önemli bir sigorta. Eğer bunlardan biri olmayıp, fiziki gücü ve savunma yönleri yetersiz olan Valbuena ve Soldado ikilisiyle oyun modelini uygularsanız yine hayal kırıklığı olur. Aykut Kocaman bu sistemde ısrar etti ama buna uygun oyuncularla… Son Başakşehir maçındaki kadro düzeni buna en güzel örnek.
ÖFKE KONTROLÜ OLMAZSA OLMAZ
ÖZBOSTAN: Belhanda, uzatma dakikalarında bir kırmızı kart gördü. Faslı yıldız, Galatasaray için dert mi şifa mı? Göz göre göre kendini attırdı son maçta.
TÜZEMEN: Belhanda kaliteli, yetenekli bir oyuncu ama karakter olarak öfkeli ve kabına sığamayan, en ufak temaslarda rakiplerine kafa tutan ve bu yüzden her an takımını 10 kişi bırakabilecek bir oyuncu. Fatih hocanın, "İhtiyacımız olan Belhanda böyle atılmamalıydı" sitemine katılıyorum. Yine de birinci sarı kartına itirazım yok. Ancak ikinci sarı kartı nasıl gördüğünü tam anlamadım. Eğer hakem 'küfür var' diyorsa, o zaman niye doğrudan kırmızı kart göstermedi? Hakemlerin de kart çıkartırken lig yarışı hızlandığı dönemde kararlarına tam hakim olmaları gerekir. Fatih hoca, kulübede oturtarak Belhanda'nın performansını yükseltmişti. Şimdi Faslı yıldızı karşısına alıp kalan maçlarda G.Saray'ın kendisine ihtiyacı olduğunu söylemeli ve öfkesini yenmesi konusunda psikolojik terapi yapmalı.
?ÜRÜNDÜL: Belhanda önemli bir yetenek. Fatih Terim ile birlikte hafif bir çıkış yakaladı. Ama bir profesyonel futbolcu, bu kadar rahat giden bir maçta son dakikada kendini böylesine attırmaz. Zaten daha önce oynadığı takımlarda da böyle vukuatları var. Bir de madalyonun öbür yüzü var. Fatih Terim'in, Melo'yla da uğraşmasını bilmiş bir teknik adam olduğunu unutmayalım.
TEKİN: Artık oyuncuların şunu kabul etmesi lazım, profesyonelliğin birinci maddesi öfke kontrolünü sağlayabilmek ve bunu baştan garanti etmektir. Çünkü bu tip bireysel çıkışlar takımlara büyük zararlar veriyor. Konya'daki Emre olayında ve Belhanda'da bunu net şekilde gördük. Emre'nin yokluğunda F.Bahçe'nin karşısına çıkan Başakşehir'de olduğu gibi. Olmazsa olmaz sporcu kişiliği öfkenin kontrolü olmalı.
BİLGİÇ: Sarı kartları gördüğü pozisyonlara baktığımızda, nedensiz gözüküyor. Şımarıklık desek, o da değil. Sanki atılmak için uğraştı. Takımın önde olduğu, kazanmayı garantilediği bir maçın uzatmalarında, böyle olmamalı. Sanıyorum agresiflikten veya o anın sinirinden görülmüş bir kart değil. Belki de rakamlarla (!) ilgilidir.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.