Usta yazardan çarpıcı Galatasaray yorumu: Florya’ya iç huzur lazım!

SORU: Ligde geride kalan hafta en çok tartışılan takım G.Saray oldu. F.Bahçe zor da olsa kazanmaya devam etti. Trabzonspor'da sıkıntılar var. Alanyaspor liderlik koltuğunda. Genel bir değerlendirme yapar mısınız?
LEVENT TÜZEMEN: G.Saray, iç huzuru sağlamalı. Teknik heyet, yönetim ve futbolcular arasında ciddi bir iletişim kopukluğu var. Belhanda ve Feghouli ikilisi artık bu kadar gündeme gelmemeli. Çünkü ocak ayına kadar G.Saray'ın transfer yapma şansı yok. Fatih Terim, kendini Florya'ya kapatıp öz eleştiri yapmalı ve kendi felsefesi olan 'biz' şeklindeki düşünme moduna geri dönmeli. Başarısızlıkları oyuncu üzerinden okumak yanlış olur. Huzursuzluğun ve kafa karışıklığının olduğu yerde ciddi zihinsel dağılmalar yaşanır. Ayrıca G.Saray'da muhalefet kanadı ısrarla seçim isteyeceğine yaşanan iç huzur eksikliğinin giderilmesine destek vermeli, sonra seçimi düşünmeli. G.Saray'da Arda'nın dışında kaptanlık Linnes'e değil Falcao'ya vermeli. Çünkü G.Saray'ın saha içi lideri yok, bunu da şu anda yapabilecek tek oyuncu Arda. Alanya maçında etkisiz Emre Akbaba oynayacağına keşke Arda görev yapsaydı.
BÜLENT TİMURLENK: G.Saray geçen sezon da az gol atan bir takımdı, Muslera'nın kalitesi çok maçta tabelayı dengeliyordu. Geçen sezonun ilk yarısında da kadroyu oturtamamak problemdi bu sezon da. İki Emre ve Falcao güçsüz, Linnes yetersiz ve yetenekli 3 adam Arda, Belhanda, Feghouli sebep her ne ise kulübede. Nzonzi iki gün önce L'Equipe'e verdiği röportajda "G.Saray'da idmanlar çok hafifti" derken bunu 'ayrılığın acısı ve öfkesiyle' söylemiş diye okudum. Lakin bu kadar ayağı yere sağlam basmayan bir takım için belki de doğrunun altını çizmiştir, orta sahası sorunlu G.Saray'dan gönderilen Fransız Milli Takımı'nın orta saha oyuncusu!
EMRE KILINÇ NİYE GÜÇSÜZ?
ÖMER ÜRÜNDÜL: Galatasaray, lig başlarında puan olarak iyi başladı ama aldığı iki galibiyet sonrası gerçekler doğru teşhis edilemedi. Gaziantep çağ dışı ofsayt taktiği uygulamıştı. Başakşehir ilk 4 maçta çok düşük performans gösterdi. Galatasaray'da sorun önde ve kaliteli oyuncuların fizik güçleri yeterli değil. Falcao'nun yürüyecek hali yok. Terim de bunu bildiğini son maçta belli etti. 10 kişi kaldıktan sonra 9 kişi devam etmeyeyim diye Babel'i dahi santrfor olarak Falcao'ya tercih etti. Arda hazır değil, Feghouli öyle.. Emre Kılınç niye bu kadar güçsüz? Takımda bütün yükü geri dörtlü ve Taylan çekiyor.
GÜRCAN BİLGİÇ: Terim'in yayıncı kuruluşa yaptığı açıklamalardan sonra, işlerin iyiye gitmediğini anladık zaten. Yılların 'kurdu' eğer karamsarlık sarmalındaysa takımından da çok umutlu değildir. Sert bir rotasyon yaptı, 'arızalı' oyuncularından vazgeçti. Muslera gibi işleri düzelten bir oyuncusu olmayınca üst üste üçüncü yenilgi geldi. Seyircisiz statta şapkadan çıkartacak tavşan da kalmadı.
11 PUANIN ALTINDA KALİTE YATIYOR!
GÜRCAN BİLGİÇ: Göztepe maçı bittiğinde tüm Fenerbahçeliler derin bir 'oh' çekti. Sorudaki gibi 'Zor galibiyet' dediler ama maçın rakamlarına baktığımızda rakiplerine 'nefes' aldırmamışlar. 19 şut (sezon rekoru), 8 kaleci kurtarışı, 33 orta gerçekleşmiş. Futbolun cilvesi, maç berabere de bitebilirdi. Ama Fenerbahçe iyi yolda ilerliyor. Uyum için gereken zamanı da 'kazanarak' geçiriyorlar. Bundan sonrası daha iyi olacak.
ÖMER ÜRÜNDÜL: Fenerbahçe, ilk 4 maçında hiç de beklenen seviyede değildi. Rize maçını tesadüfen döndürdü. 9 kişilik Hatay'a gol atamadı, G.Saray maçından puan çıkardı, Karagümrük'e de az kaldı puan kaybediyordu. Göztepe maçı da az kalsın berabere bitiyordu ama 2. yarıdaki oyun ve girdiği pozisyon olarak iyi bir görüntü sergiledi. İleri uç problem. Valencia ve Samatta'da hiçbir fiziksel kıpırdanma yok. Cisse de Alanya'daki Cisse değil. Takımın yükünü fizik olarak Ozan taşıyor. Pelkas'ın 10 numara pozisyonunda çok yararlı olacağı görüşündeyim. Sangare belki defansif hatalarıyla eleştirildi ama ofansif özelliği bilhassa sıfıra inişlerini yine sergiledi. Gustavo ile Sosa'nın da kaliteleri belli. Tabii Gustavo fizik olarak daha iyi.
BÜLENT TİMURLENK: Fenerbahçe, Euroleague şampiyonu olarak Obradovic'e verdiği kadronun bir benzerini futbolda Erol Bulut'a verdi. 5 oyuncu değişikliğinin olduğu sezonda kulüben kadar güçlüsün. Gökhan yoksa Nazım var. Caner asist makinesi, yedeği Novak. Sosa çıkarsa Mert Hakan giriyor. Samatta'nın yedeği Cisse... Trabzonspor'un geçen sezon öne geçtiği maçlarda tabelada yakalanmak huyunun bir benzerinin kenarından geçiyor Fenerbahçe iki maçtır. Her maç 3 gol atmak zorunda olan bir oyun yapısından, kaleyi gole kapatan bir yapıya geçtiklerinde takım olacaklar, 11 puanın altında şimdilik kalite yatıyor…
LEVENT TÜZEMEN: F.Bahçe kazandığı için camiada 'işler yolunda' havası var. Bulut rotasyonlar olacağını dile getirse de istikrar adına bazı oyunculardan vazgeçmiyor. Altay, Samatta, Caner, Gökhan, Tisserand, Sosa, Ozan ve Gustavo ilk 11'in vazgeçilmez oyuncuları olarak görünüyor. Ancak F.Bahçe tıkır tıkır işleyen bir takım görüntüsü vermiyor.
F.BAHÇE MAÇI KAYBEDİLİRSE TEKNİK ADAM DEĞİŞİMİ OLUR!
BİLGİÇ: Trabzonspor'un yenilmesi değil önemli olan, sahada bir planı olmaması daha önemli. Önemli oyuncuları kaybedebilirsiniz ama mücadeleyi yitirmek ne demek? Newton ile devam etmek artık manasız. Skordan bağımsız, "Aslında şunu yapmak istiyor" diyebileceğimiz bir işaret yok. Genç Abdülkadir'in üstüne yük koyduk. O da bunu taşıyamayacağını ispatladı geçen maçlarda. Bu sabırsız seyirci ile çıkış yolu bulmaları da çok mümkün değil.
TİMURLENK: Başakşehir'e karşı orta sahada Kamil Ahmet ile çıkmak zorunda kalıyor, Nwakaeme ve Ekuban'dan yoksunsanız kaybetmeniz doğaldır. Newton ile bugünden sonra devam etmek değil, sezona başlamak hataydı. Gidenlerle çok kan kaybeden takıma yapılan takviyeler, ideal 11'i bile geçen sezon seviyesine çıkartamadı. F.Bahçe maçı kaybedilirse yönetim %99 hoca değişimine gider.
TÜZEMEN: Sosa, Novak ve Sörloth'un ayrılmasından sonra Trabzonspor'un heybetli görüntüsü yara aldı. Vitor Hugo dışında diğer yabancıların performanslarından bir şey anlamadık. Bu değişimi keşke değişimleri yapabilecek ve yönetecek bir hoca uygulasaydı. Newton'ın hâlâ arayış içinde olması ve oyuna müdahale edememesi acemiliğinin bir göstergesidir. Başaktör olmak ile yardımcı aktör arasında ciddi fark vardır.
ÜRÜNDÜL: Trabzonspor, her zaman en fazla kadro değişimine uğrayan takım. Bu kolektif yapıyı zedeliyor. Sörloth'un gitmesi ağır darbe oldu. Buna Ekuban, Nwakaeme gibi oyuncuların da çeşitli nedenlerle devamsızlıkları ekleniyor. Trabzonspor bundan sonra daha bir ivme kazanır. Ama F.Bahçe maçı çok önemli. Eğer o maç kötü bir sonuçla biterse Newton'ın koltuğu sallanacak.
AMERİKA'YI YENİDEN KEŞFETMEDİ
BİLGİÇ: Alanya yönetimini tebrik ederim. Efecan, Bakasetas ve Siopis'i tuttular. Omurga sağlam kalınca, gidenlerin yerini doldurmak zor olmadı. Çağdaş Atan, Amerika'yı yeniden keşfetmeye kalkmadan, takımın en iyi bildiği oyunda devam etti. Ödemelerde sıkıntı olmayınca, Çağdaş hoca da oyuncularını kontrol edebiliyor. Yani sadece genç hoca olmak değil, iyi bir yönetim desteği de şart.
TÜZEMEN: Alanyaspor'un bir oyun kültürü var. Sergen Yalçın ve Erol Bulut döneminde bu sistem hiç değişmedi. Oyuncular satılıyor, yenileri geliyor ama her hoca sisteme bağlı kalıyor. Çünkü Alanya'nın futbolu çok iyi bilen, futbolcu analizlerini doğru yapan mükemmel bir başkanı var. Davidson, Bareiro, Babacar, müthiş transferler. Büyük kulüplerin Davidson gibi bir oyuncuyu tespit edememeleri şaşırtıcı.
ÜRÜNDÜL: Ben erken bir eleştiri yapmıştım; daha sezon başı Rosenborg maçı dönüşü Rize'de 7 rotasyon. Eğer son dakikada Tunay boş kaleye golü atsa Alanyaspor, Rize'den yenilgiyle dönecekti. Bu kadar çabuk mu yoruluyor bir takım, anlamıyorum. İkincisi de takımın mutlak suretle Efecan'a ihtiyacı var. G.Saray karşısındaki 3 forvet de sonradan giren Mustafa Pektemek de santrfor özellikleri taşıyan oyuncular. Bu yüzden kanat forveti rolünde başarılı olamıyorlar. Ofansif zenginlik için Efecan önemli.
TİMURLENK: Alanya'nın transfer başarısının yanında teknik kadrosunun çalışma prensiplerinden bir örnek vereyim; G.Saray maçının devre arasında oynayan 11, sahaya 7-8 dakika önce çıktı ve ikinci yarıya ısındı, G.Saray ise yürüyerek sahaya geldi. İkinci yarı oynanırken de tüm yedekler komando eğitimi alır gibi kenarda ısınıyordu. Çağdaş Atan'ın adı Alanyaspor'un futboluna da yansımış. Futbola kafa yoran, çağdaş olan ne ise onu arayan genç bir teknik adam.