Son dakika haberi... SABAH Spor yazarları Erman Toroğlu, Ali Gültiken, Fatih Doğan ve Ömer Üründül, Altay-Beşiktaş maçını değerlendirdi. Usta isimler maçta performanslarıyla eleştiri alan Gökhan Töre, Kenan Karaman ve N'Sakala ve teknik direktör Sergen Yalçın'la ilgili dikkat çeken ifadeler kullandılar. İşte son dakika haberinin detayları...
ERMAN TOROĞLU - BU SAKATLIKLARIN İZAHI YAPILSIN
İzmir'de bir ilk yarı oynanıyor, inanılmaz derecede kötü. İki takım da ne pas yapabiliyorlar ne defans ne de hücum yapıyorlar. Yani al birini vur ötekine… İkinci yarı yine öyle başlıyor. Diğer karşılaşmalarda olduğu gibi bir kaleciye pas hatası, yine kalecinin rakibini ısrarla kovalamaması, defans hatası ve yenilen gol. Daha doğrusu Güven Yalçın bütün bu hataları affetmiyor, akıllı bir vuruştan golü yapıyor.
Ne zamana kadar gidiyor bu durum, Altay Teknik Direktörü Mustafa Denizli iki oyuncuyu birden oyuna alana kadar... Bu dakikadan sonra Altay, biraz üst lig takımı olduğunu anlıyor. Ayağa pas yapıyorlar, kontrollü hücum ediyorlar ve sonunda da golü buluyorlar. Maç böyle biter diyoruz ama Altay, akıllı bir hücumla skoru 2-1 yapıyor.
Şunu anlamak mümkün değil; Altay'da 6 sakat, Beşiktaş'ta maç öncesi 11 eksik. Maç içinde de sakatlananlarla birlikte 13 oldu ve bunların geneli adale sakatlığı. Bu işlerde üç şey vardır. Birincisi; antrenman zemininin hatası, ikincisi; futbolcunun kendine bakmaması, üçüncüsü ise yanlış antrenman. Bunların başka bir izahı olamaz. Bakalım bazı takımlarda bunların sebepleri açıklanacak mı?
Fırat Aydınus bu kötü maçı futbolcular kadar kötü yönetmedi. Verdiği penaltıda VAR doğru iş yaparak kararı değiştirdi. Şu iki gündür seyrettiğim maçlarda bir tek Konyaspor-Trabzonspor maçında futbolculara hakkımı helal ediyorum. Diğerlerine kesinlikle hayır. Aslında hakkımı derken yanlış kelime kullanıyorum. 'Harcadığım zamanı' diye cümleyi kurmam lazımdı.
ALİ GÜLTİKEN - BÖYLESİ AKILLARA GELMEZDİ
Bu kadar sakat oyuncu olunca bu konu doğal olarak maçın önüne geçiyor. Beşiktaş oturmuş bir ekip ve çok güçlü bir oyuna sahip. Sahanın her bölgesine ve maçın tüm zamanına hükmeden oynama alışkanlığı var. Tabii bunları yaparken en önemli şeyinin de kadro istikrarı olduğunu biliyoruz.
Oturmuş düzen ve aynı oyunculardan kurulu ilk 11 istikrarı Beşiktaş'ı çok önemli yerlere taşıdı. Fakat Altay karşısında bambaşka bir fotoğraf karşımıza çıktı. Takımın neredeyse ilk 11'inin tamamı sakat. Bu kadar çok oyuncunun forma giymediği bir durumda şans verilen futbolcularla ideal oyunu bulmak çok kolay değil.
Altay karşısında ilk golü atarak bu durumda bile yine kazanma alışkanlığı devam eder mi ümidini biraz yeşertse de maçın sonu istendiği gibi gelmedi. Beşiktaş rakip yarı alanda kalarak oynayabilen bir takım. Bunu yapabilmesinin en önemli sebebi de ileri uçtaki oyuncularının topa sahip olabilme yeteneğiydi. Sergen hocanın Altay karşısında görev verdiği Gökhan Töre, Kenan ve Salih'in buna çok fazla karşılık verememeleri Beşiktaş'ı çok zorladı.
Orta alanda Pjanic'in de oyundan çıkmasıyla Altay oyuna çok daha fazla hakim oldu. Tabi bireysel olarak Kappel ve Bamba'nın üstün performansları da işin içine girince Beşiktaş çok zorlandı. İşin ne hücum ne de savunma tarafını doğru yapabildi. Beşiktaş açısından maçın en pozitif yönü Güven'in attığı goldeki bireysel becerisi ve başarısıydı.
Sonucu elbette ki Altay'ın başarısı açından bir kenara koyuyoruz ama Beşiktaş tarafından baktığımızda bu kadar iyi transferin yapıldığı bir sezonda daha ligin yedinci haftasında böyle bir durumla karşılaşılabileceği kimsenin aklına gelmezdi. Hem skor hem de oyun açısından Beşiktaş için zor bir akşam oldu.
FATİH DOĞAN - VARLIĞI BİR DERT
Beşiktaş'ın üzerinde karabulutlar dolaşıyor. Gün geçmesin ki oyuncuları birer ikişer sakatlanmasın! Sakatlar listesine Altay maçında Pjanic, Oğuzhan ve Atiba da katıldı. İçinde darbeye bağlı sakatlıklar olduğu gibi, adale sakatlıkları da var. Sezon başında yurt dışında "idmanda yükleme-otelde dinlenme" kampı yerine İstanbul'da "İdmanda yüklemeevinde dinlenmeme" durumunun etkisi dahi olabilir!
Yönetim araştırıyor. Özellikle Şampiyonlar Ligi'nde telafisi zor Ajax maçı öncesi Başkan Ahmet Nur Çebi ve Asbaşkan Emre Kocadağ her gün yükselen eksik listesine bakıp "Eyüp'te her sakat adına adak kurban keselim" derse şaşırmam!
Pjanic'in 30'da sakatlanması moral düşürse de Beşiktaş oyundan kopmadı. İlk yarı 1 net pozisyon dışında Altay fazla baskı kuramadı.
Sağ bekte N'Sakala, sol açıkta devşirme orta saha Salih, stoperde genç Serdar ve Atiba ile toplama bir hat oluşturan Beşiktaş, Josef sayesinde fazla baskı yemedi. Pjanic'in yerine giren Güven'le ikinci yarıya golle başlayan Beşiktaş, N'Sakala'nın Bamba'ya top kaybıyla Kappel'in ayağından golü gördü. Aynı N'Sakala, 88'de Bamba'yı kaçırarak ve ikinci gole de yol vererek bütün emekleri boşa çıkardı. Varlığı Beşiktaş için dert, yokluğu kimin için yara bilemiyorum...
55. dakikada altıpasın içinde topu ezen Kenan, maç bitene kadar 5 defa rakip kaleye yöneldi. Maçın sonlarına doğru Kenan son vuruşlarda topu ya ezdi ya da kötü vurdu. 4 kez gelip 2 gol atan Altay'dan ve Bamba'dan ders çıkarmalı. Beşiktaş'ın kazanamamasının nedeni sakatların çokluğu olabilir ama dün İzmir'de kaybetmesinin nedeni kesinlikle oynayan ama basit hatalar yapan oyunculardır.
ÖMER ÜRÜNDÜL - DÜNYA REKORU
10 sakat 1 cezalı! Beşiktaş'ın dün geceki takım tertibinin, oyunu domine etmesi ve akıcı bir ofansif oyun sergilemesi mümkün değildi. Yapılacak tek şey vardı, kontratağa dayalı savunma ağırlıklı bir oyun planı. Sergen Yalçın da bunu takımına uygulattı. İlk devrenin tamamına baktığımda Altay'ın sadece yarım pozisyonu var. Buna karşılık ani çıkışlardan Beşiktaş'ın daha tehlikeli atakları mevcut.
İkinci yarı da benzer tablodaydı ve Beşiktaş kritik anda skor avantajını yakaladı. Bu büyük bir moral avantajıydı. Ama N'Sakala rakip oyuncunun yaptığı hataya benzer hata yapınca skora denge geldi. Sonrasında ise bana göre gole yakın taraf Beşiktaş'tı. Çünkü Altay kapalı savunmaya karşı hem üretkenlik sağlayamıyor hem de risk aldığında geride çok açık veriyordu. Ama Beşiktaş bu ortamı değerlendiremeyince bir de sürpriz bir golle çok önemli 3 puanı kaybetti.
Sergen Yalçın'ın taktiği doğruydu ama en önemli hatası futbolun kendisini terk etmiş Gökhan Töre'yi bu kadar süre sahada tutmasıydı. Umut Meraş girip Rıdvan sol öne geçtikten sonra Beşiktaş maçtaki en tehlikeli ataklarını gerçekleştirdi. Beşiktaş'ta Pjanic'i de eklersek artık sakatlıklar sezon başı için dünya rekorunu kırdı.
Diğer takımlar da buna benzer sorunlarla mücadele ediyorlar. Ama dikkat ediyorum medyada ve kamuoyunda idman yanlışlıkları eleştiriliyor. Hâlâ esas gerçeği anlamak istemiyorlar. Futbolcuların yüzde 80'i kendine bakmıyor. Tekrar bir fikir jimnastiği yapılması için ikinci kere soruyorum: "Niye her maç 90 dakika oynayıp en çok koşan Josef de Souza sakatlanmıyor!"
Mustafa Denizli hocayı canıyürekten kutluyorum. Yeni oluşan, az maliyetli bir kadro ve 7 maçta 5 galibiyet dile kolay. Ama Altay dün hiç iyi futbol oynamadı. Bu gerçeğin de altını çizelim. Kapalı savunmaya karşı ciddi pozisyon sıkıntısı çektikleri gibi top kayıplarıyla da kontrataklar yediler.