Cumartesi 12.07.2014
Son Güncelleme: Cumartesi 12.07.2014

Haftaya yetişir!

Slaven Bilic, açmazdan kurtulmak için elindeki 'Kartallar'a sarıldı. Camiada ise umutsuzluğun göstergesi olarak "Haftaya yetişir" sendromu oluştu

Şampiyonlar Ligi 3. ön eleme turundaki ilk maçına ayın 29'unda çıkacak olan Beşiktaş'ta, bir türlü bitmeyen transferler Almanya kampının bir numaralı gündem maddesiydi. İlk hazırlık etabı, kamp yeri ve şartları çok iyi olmasına rağmen bu konudaki belirsizlikler ve sıkıntılarla tamamlandı. Camiada ise transferdeki umutsuzluğun göstergesi olarak "Haftaya yetİşİr!" sendromu oluştu. Slaven Bilic de girilen açmazdan çıkmak için elindeki 'Kartallar'a sarıldı. Özellikle stoper mevkiindeki belirsizliğin yanı sıra bütün transferlerin bonservis bedeli noktasında 3 milyon Euro'ya endekslenmesi ve "Para yoksa, transfer yok" yaklaşımı, içine girilen kısır döngünün daha da büyümesine neden oldu. Sürekli bitti, bitiyor denilen Lanzini, Mitroglou, Moledo, Gökhan Töre, Solamon Kalou isimlerinin anılması bile kampı ve ortamı iyice germeye yetti. Motta'nın bonservisinin alınması, yönetimde ve Önder Özen'de kısa sürelik bir rahatlama oluşturdu. Ama bu tartışmaların kampın havasını bozduğu da kesin...

PARAYA BAĞLAMAK KOLAYCILIK

Beşiktaş'ta güllük gülistanlık bir ortam yok. Gerçekleşmeyen transferleri sadece PARAYA bağlamak kolaylık olur. Örneğin bir yılda ikna edilecek bir stoper bulunamadıysa, başka sorunlar var demektir. Yalçın Ayhan'la 2 yıllığına anlaşıp, kamuoyundan çekinerek kampa getirmemek diğer eleştiri konusu. Camiada "İkinci ön elemeyi bu kadro geçemez" gibi bir hava var. Beşiktaş, "Çıkmayan candan umut kesilmez" modunda. Transfer yapılmasa da (HAFTAYA BİTER ! deniliyor) mevcut kadro her türlü sürprizi yapabilecek kapasiteye sahip. Ancak Beşiktaş sürprizlere mi kalmalı, sürpriz sonuçlara mı sarılmalı, yoksa doğru planlama ve hayatın gerçekleriyle Şampiyonlar Ligi'ni kovalamalı? Bu soruya verilecek cevap da kulübü yönetenlerin takdiri...
BU KAFAYLA OLMAZ
Beşiktaş'ta herkesin ortak olduğu fikir Muhammed'in oynayabileceği bir takıma gidip, Arda Turan gibi pişerek dönmesiydi. Ancak ne olduysa Muhammed geri adım attı. Oysa gitmesi ve kendisini ispat etme cesaretini göstermesi gerekiyor. Göstermezse, bu kafayla gelişmesi de mümkün gözükmüyor. Kampa getirilen gençler çok yetenekli. Ancak Atınç Nukan dışında fiziksel yeterliliklerini tamamlamış değiller.
KAMPIN YILDIZLARI
Mustafa Pektemek:
Güçlü ve hazırdı, iyi çalıştı, idman kaçırmadı. Sürekli kaleyi düşünmesi, ön direk ve arka direk hamleleriyle Beşiktaş'ın en iyisiydi.
İsmail Köybaşı: Tatil yapmadığı anlaşılan İsmail, sakatlık sonrası kimlik savaşı veriyor. İdmanların en çalışkan ve hırslı ismiydi. Motta'ya "Ben de varım" dedi.
Ersan Gülüm: Nasır problemini aşmış gözüküyor. Neşesi, idmanlara katılması ve hırsı görülmeye değerdi. Bu tempoda giderse ilk 11'de kaldığı yerden devam eder.
Kerim Frei: İstekli ve uyumlu hali gözlerden kaçmadı. İngiltere'de çok daha ön plana çıkabilir. Bilic bu performansından sonra Kerim'i göz ardı edemez.
KAMPIN VASATLARI
Ömer Şişmanoğlu:
Sakatlığı nedeniyle yeteneklerini yine gösteremedi. Kampın önemli bir bölümünde takımdan ayrı çalışmak zorunda kaldı.
Cenk Tosun: Karın bölgesindeki sakatlık nedeniyle takım çalışmalarına fazla katılamadı. Ancak çabuk adepte oldu.
PEKTEMEK UMUT DEMEK
Cenk'in geçirdiği operasyon sonrası toparlanma sürecinde olması, yabancı santrfor ve 10 numara transferinin hala gerçekleştirilememesinin moral bozduğu ortamda Mustafa Pektemek'in yükselişine şahit olduk. İlk ve tek özel maçta 3 gol atmasından öte; pozisyon alışı, topu ezmeden direk golü düşünmesi ve tek vuruşlardaki başarısı Slaven Bilic'i de şaşırttı. İyi bir çıkış yakalayan diğer isim İsmail Köybaşı'ydı. Atiba ve Olcay'ın formu, Kerim Frei'ın performansı, gönderilmesi düşünülen Sivok ve geçirdiği operasyon sonrası Veli'nin iyi dönüşleri ekstra moral oldu.
İKİLİ FORVET İÇİN SİSTEM ARAYIŞI
Bilic Almanya'da, ilk kez 4-2-3-1 dışında farklı sistemler denedi. 4-4-2, 3-5-2 hatta 4-1-3-2 sistemleri üzerinde durması, "Ön elemede Mustafa Pektemek ile Cenk Tosun'u birlikte oynatırsam ne olur?" düşüncesinin ürünü. Ancak Cenk'in sakatlığı ikilinin bir arada oynamasını engelledi. İptal edilen ikinci maç da taktiksel dizilişlerin ve alternatiflerin mecburen İngiltere kampına bırakılmasına neden oldu. Şu da bir gerçek ki; Cenk, Ömer ve Oğuzhan gibi isimlerin tam hazır olmaması kampın verimliliğini düşürdü.
BİR ÖDÜLDEN FAZLASI!
Önder Özen ve Bilic, "Özellikle teknik kadronun değiştirilmesi konusunda tartıştıklarını ama bunun iletişimi koparacak noktada olmadığını ve birlikte çalıştıklarını" doğru bir şekilde anlatarak daha da büyüyebilecek bir krizin önüne geçtiler. Özen'in hazırlayıp yönettiği, "Gökyüzünün En Değerli Kartalları" ödül töreni birçoğumuz tarafından magazinsel ve zorlama olarak değerlendirilse de "Bilic'le birlik görüntüsü verilmesi" ve yedek kaldığı için mutsuz olan bazı oyuncuların gönlünün alınması açısından farklı ve doğru bir hareketti. İlk kez A takım sorumluluğu görevini üstlenen Mete Vardar'ın Özen'le birlikte medya ile sağlıklı iletişim kurma gayretleri de dikkat çekiciydi.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.