SAP S4/HANA ile yeni bir dönem başlıyor

SAP S4/HANA nasıl bir ihtiyaçtan doğdu, yazılımın vizyonu doğrultusundaki hedefleri nelerdir?

Dijitalleşmenin son hızla hayatımızın her alanına yayıldığı yadsınamaz bir gerçek. Yaşamakta olduğumuz bu dijital dönüşüm doğru değerlendirildiği takdirde sadece biz bireylere değil kurumlara da göz ardı edilemeyecek bir takım fırsatlar sunuyor. Büyük veri, bulut bilişim, nesnelerin interneti, sosyal ağlar, iş ağları ve bağlantı ekonomisi gibi kavramlar bu dönüşümün yapıtaşları olarak karşımıza çıkıyor. 2020 yılı itibariyle 50 milyar cihazın internete bağlı olacağı, halihazırda 1,3 milyar kişinin sosyal ağlar üzerinden haberleştiği, bugüne kadar üretilmiş olan tüm verinin %90'nının son iki yılda üretildiği bir dünyada yaşıyoruz. SAP olarak benimsediğimiz "Sadeleşme" vizyonumuz doğrultusunda S/4HANA; şirketlerin bu şekilde günden güne daha da fazla dijitalleşen ve sürekli bağlantı halindeki bir dünyadaki ihtiyaçlarını karşılayabilmek ve aynı zamanda bunu karmaşıklığa imkan vermeden yalın ve basit bir şekilde yapabilmeleri adına pazara sunuldu. Sürdürülebilir büyüme ve rekabette fark yaratabilmek için, kişilerin ve kurumların işlerini sadeleştirip fazla yüklerinden kurtularak hayatına devam edebilmesi çok önemli. S4/HANA, insanları ve yazılım teknolojilerini bir araya getirerek gerçek zamanlı, bağlantılı ve basit iş süreçleri tasarlamaya imkan sağlıyor.

SAP S4/HANA'nın daha önceki kurumsal iş yazılımlarına göre ne farkları nelerdir?

S/4HANA'nın kurumlara sunduğu faydaları 3 başlık altında toplayabiliriz: Bunlardan ilki Sadeleştirme (Simplification). Harvard Business School'un yapmış olduğu Global Simplicity Index raporuna göre dünyadaki ilk 200 global şirketin karmaşıklığın (complexity) sebep olduğu görünmeyen maliyetlerden dolayı kayıplarının toplamı 237 milyar dolar olduğunu belirtiyor. S/4HANA; tamamen bellek-içi çalışan SAP HANA platformu ve SAP'nin yeni nesil kullanıcı ara yüzleri olan SAP Fiori üzerinde geliştirildi. Bu sayede hem teknik olarak veritabanı seviyesinde, hem de üzerinde tasarlanan iş modelleri anlamında çok daha basit bir yapıya sahip. Yaptığımız testlerde; standart bir veritabanı üzerinde 593GB yer kaplayan bir muhasebe veri setinin, S4/HANA üzerinde sadece 43GB yer kapladığını gözlemledik. Bunu mümkün kılan SAP HANA bellek-içi platformunun sunduğu yenilikçi mimari yaklaşımıdır. Bu yaklaşım, sadece BT anlamında bir fayda sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda süreçlerin daha basit tasarlanmasına ve kullanılmasına da imkan veriyor.

Örneğin normalde son kullanıcıların dört adımda gerçekleştirdiği bir faturanın muhasebeleştirilme süreci, S4/HANA ile tek adımda gerçekleştirebiliyor. Hızlanan ve basitleşen finansal süreçler sayesinde örneğin finansal ay kapanışları daha erken yapılabiliyor. Finansal ay kapanışlarının daha erken bitirilebilmesi, şirketlerin nakit ve yatırım pozisyonlarını net görmelerini ve aksiyonlarını buna göre daha erken alabilmelerini sağlıyor. Sadeleştirme konusunda diğer önemli bir unsur da, S4/HANA'nın aynı zamanda bulut (cloud) üzerinden de kullanılabilmesi. Bu sayede şirketler herhangi bir altyapı yatırımına gerek olmaksızın, SAP tarafından sunulan periyodik güncellemeleri de otomatik olarak kullanarak S4/HANA'yı kullanabiliyorlar. Tüm bu özelliklere, yine sadeleştirme yaklaşımının bir parçası olarak her türlü cihazdan (mobil, PC, web) SAP Fiori önyüzleri kullanılarak aynı kullanıcı tecrübesi ile erişilebiliyor.

SAP S4/HANA'nın ikinci öne çıkan özelliği ise; entegrasyon. Klasik ERP yaklaşımı; öncelikli olarak şirketlerin finans, lojistik, insan kaynakları ve satış gibi iç süreçlerinin entegre yönetilmesini sağlıyor. Ancak bugünkü pazar koşullarında şirketlerin iç süreçlerinin verimli olarak işlemesi, dış dünya ile entegre olma derecesi ile doğru orantılı olarak değişiyor. Örneğin sosyal ağları kullanarak müşterileri hakkında daha fazla bilgi sahibi olan bir şirket satış ve pazarlama süreçlerini buna göre optimize edebiliyor.

Günümüzde evimizdeki eşyalardan kullandığımız otomobile, üretim hattındaki tezgâhlardan inşaat yapımında kullanılan iş makinalarına kadar hemen her türlü cihazın sensörler sayesinde bilgi ürettiği bir dünyada yaşıyoruz. Bu noktada; S4/HANA'nın sağladığı en önemli fayda büyük veri, nesnelerin interneti, iş ağları ve sosyal ağlar gibi entegrasyon ihtiyaçlarını tek bir ortam üzerinden sunabilecek özellikler ile gelmesi. Böylece yapılması gereken entegrasyon miktarı, harcanması gereken efor minimize edilerek süreçlerin verimliliğinin artırılması sağlanıyor.

Üçüncü olarak ise, S4/HANA'nın şirketler için çok kritik bir aşama olan karar verme yetkinliğinden bahsedebiliriz. Örneğin dijital dönüşüm devam ederken şirketlerin artık vakit kaybetmeye tahammülleri yok ve Gerçek Zamanlı İşletme (Real Time Enterprise) kavramı şirketler için hiç olmadığı kadar önemli hale gelmiş durumda. Harvard Business Review'ın yaptığı bir araştırmaya göre alanında lider olan global firmaların %70'i finans, müşteri ve tedarikçi verilerine gerçek zamanlı olarak erişiyor. Bu sayede de, gelir ve giderlerini anında görerek, müşteri davranışlarındaki değişikliklere en hızlı şekilde yanıt vererek ve tedarik etmeleri gereken bir malzemeyi en ucuz şekilde satın alabiliyorlar. Bu noktada S4/HANA şirketlerin veriyi ihtiyaç duyulduğu anda gerçek zamanlı olarak ve mobil cihazlar, PC ve web başta olmak üzere istenilen en uygun ortamdan tüketebilmelerini mümkün kılarak karar destek süreçlerinin en verimli şekilde yürütülmesini sağlıyor.

Özet olarak; SAP S4/HANA radikal bir şekilde iş süreçlerini ve BT altyapılarını sadeleştirerek şirketlerin dijital dönüşüme hızlı bir şekilde adapte olmalarını sağlamak ve dolayısıyla yeniçağın iş ihtiyaçlarını karşılayabilmeleri amacıyla geliştirildi. Karmaşıklığın ortadan kaldırılması ile şirketler "ışıkları açık tutmak"tan ziyade daha fazla iş gücünü inovasyona yönlendirme imkânına kavuşacaklar.

SAP S4/HANA'nın firma yöneticilerine sunduğu ayrıcalıklar nelerdir?

Örneğin bir BT yöneticisi açısından bakıldığında S4/HANA, bir bellek-içi uygulama platformu olan SAP HANA'ya özel ve optimize şekilde geliştirildiğinden, normal bir veritabanına oranla 10 kata varan daha az veri büyüklüğüne sahip. Veri izinin (data footprint) küçük olması sayesinde daha az depolama alanı, daha kısa yedekleme süreleri ve daha hızlı test etme imkanı sunuluyor.

Benzer şekilde SAP HANA sayesinde, normal bir veritabanı üzerinde koşan SAP ERP uygulaması ile kıyaslandığında indeks ve toplam tablolarına ihtiyaç duyulmadığından çok daha basit bir veri modeli sunuyor. Basit veri modeli sayesinde, sistem yönetim ekiplerinin periyodik olarak yapmaları gereken tablo istatistik ve indeks güncellemeleri gibi hataya açık işlemlerin yapılmasına gerek kalmıyor

S/4HANA; işletmelerin gerçek zamanlı olarak çalışabilmeleri felsefesi üzerine geliştirildiğinden, OLTP (ERP) ve OLAP (Veri Ambarı) işlemlerini aynı sistemde gerçekleştirebiliyor Böylece ERP sistemleri ile Veri Ambarı sistemleri arasında yapılması gereken entegrasyon ihtiyacını büyük oranda ortadan kaldırıyor.

SAP S4/HANA nerelerde daha çok kullanılacak, yazılımın hedeflediği belirli sektörler var mıdır?

Bugün SAP olarak 190 ülkede 26 sektörde 11 iş kolunda 282.000'den fazla şirkete ve kuruma hizmet veriyoruz ve S/4HANA hem mevcutta iş uygulamalarımızı kullanan müşterilerimiz, hem de bu tarz bir çözüm kullanmak isteyen tüm şirketler tarafından kullanılabilir. S4/HANA, SAP'nin mevcutta hizmet verdiği 26 endüstrinin tamamının kullanımına sunuldu ve zaman içerisinde her bir sektöre özel yenilikler sunmayı planlıyoruz.

SAP S4/HANA lansmanı ne zaman yapıldı, şu an için yazılıma Türkiye pazarında ulaşmak mümkün mü?

SAP S4/HANA'nın dünya lansmanı 3 Şubat 2015'te New York Borsası'ında yapıldı, Türkiye'de ise 15 Nisan Çarşamba günü House Hotel Bosphorus'da gerçekleşen bir toplantıyla tanıtıldı. Şu andaTürkiye'de SAP kullanıcısı olan tüm müşterilerimizin kullanımına açık durumdadır.