Cep’te 20 yılı geride bıraktık

Türkiye’de ilk cep telefonu görüşmesinin ardından tam 20 yıl geçti. İşte Türkiye’nin cep telefonu serüveni.

Yanımıza almadığımızda eksikliğini en çok hissettiğimiz şeylerin başında artık cep telefonumuz geliyor. İletişim toplumunun sembolü haline gelen cep telefonları ve kullandıkları teknolojiler hızla gelişiyor. Cep telefonları ile GSM şebekesi üzerinden iletişim 90'lı yıllarda gerçekleşti ancak teknolojinin standartları 80'li yılların başında şekillenmeye başladı.

GSM'in doğuşu

Global System for Mobile Communications veya kısaca GSM dediğimiz Türkçeye ise "küresel mobil iletişim sistemi" olarak çevirebileceğimiz teknoloji için ilk adım 1982 yılında atıldı. Avrupa Birliği devlet başkanları GSM projesini onayladı ve 900 Mhz frekansının mobil iletişim için kullanılması kararını aldılar. Almanya, Fransa, İngiltere ve İtalya, araştırma ve geliştirme çalışmaları için işbirliği anlaşması imzaladı. ABD ve Japonya bu gelişmeleri uzaktan takip ederken diğer taraftan kendi mobil teknolojilerini geliştirmek için çalışmalarını sürdürüyorlardı.

1988 yılında AB tarafından GSM altyapısının özellikleri detaylı olarak belirlendi ve operatörler için ihale şartnamesi oluşturuldu. Aynı yıl 10 GSM operatörü ile anlaşma imzalandı. 1990 yılında İngiltere'nin önerisi ile 1800 Mhz frekansının da GSM şebekelerine adapte edilmesine karar verildi.

Artık mobil iletişim için standartlar belirlenmiş ve geriye buna uygun cep telefonlarının ve baz istasyonlarının geliştirilmesi kalmıştı.

GSM'de ilk 'alo' Finlandiya'da

20 sene önce, 1 temmuz 1991 tarihinde Finlandiya Başbakanı Harri Holkeri, Nokia tarafından sağlanan ekipmanlarla ilk GSM görüşmesini yerel GSM operatörü Radiolinja üzerinden gerçekleştirdi.

1 temmuz 1991 tarihindeki ilk GSM görüşmesine kadar mobil iletişim konusunda birçok çalışma yürütülüyordu. Motorola'nın cep telefonu bölümünün başında yer alan Martin Cooper'ın 3 Nisan 1973 tarihinde 1 kilo 133 gram ağırlığındaki telefon ile yaptığı görüşme ilk cep telefonu görüşmesi olarak kayıtlara geçtiğinde GSM gibi mobil iletişim konusunda bir standart henüz yoktu.

AB, ABD ve Uzakdoğu rekabeti

1989 yılında AB ülkeleri tarafından belirlenen GSM standartları uluslararası hücresel telefon standardı olarak kabul edildi. ABD, Japonya ve Güney Kore ilk başlarda bu standartları kabul etmek istemedi. Avrupa Birliği, ABD ve Uzakdoğu ülkeleri arasında teknolojik bir çekişme haline dönüşen GSM konusunda ABD geri adım atmak zorunda kaldı. 1995 yılında Kuzey Amerika'nın ilk hücresel telefon şebekesi ABD Başkan yardımcısı Al Gore ile GSM 1900 frekansı üzerinden yapılan görüşme ile başladı. 800 ve 900 Mhz GSM bantlarına ABD tarafından 1900 bandı eklenmiş oldu. AB'nin GSM standartlarına en sert muhalif olan ülkeler ise Japonya ve Güney Kore oldu. Japonya ve Güney Kore GSM standartlarını kabul etmedi ve kendi standartlarını belirleyip kendi mobil şebekesini kurdu. Bugün Japonya ve Güney Kore'ye gittiğinizde GSM telefonlarını kullanmakta yaşanılan sorunların sebebi zamanında yaşanılan teknolojik rekabetten başka bir şey değil.

Türkiye'de ilk 'Alo'

Türkiye'de ise ilk cep telefonu görüşmesi 23 Şubat 1994 tarihinde 9'uncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ile dönemin Başbakanı Tansu Çiller arasında gerçekleşti. Türkiye'de ilk GSM operatörü ise aynı yılın Mart ayında 900 Mhz frekansında hizmete başlayan Turkcell oldu. Turkcell'i iki ay sonra hizmete başlayan Telsim takip etti. O yıllarda telefon görüşmesi yapmak dışında bir servis sunamayan ve sadece büyük şehir merkezlerini kapsama alanına alan GSM operatörleri üzerinden telefon görüşmesi yapabilmek için fiyatları 1000-2000 dolar aralığında olan cep telefonlarından almak gerekiyordu.

İlk SMS

1992 yılında ilk seri üretim GSM telefonu olan Nokia 1011 piyasaya sürüldü. Aynı yıl ilk mobil kısa mesaj (SMS) Nokia marka telefon üzerinde gönderildi. Finlandiyalı Nokia'nın GSM teknolojisine oldukça fazla katkıları oldu.

Türkiye'deki ilk SMS 1995 yılında gönderildi. SMS'lerde Türkçe karakter kullanımı ise 2008 yılında başladı.

İlk Roaming

GSM hattımız ile dünyanın her yerinden iletişim kurabilmemize olanak sağlayan uluslararası dolaşım diğer bir ifadeyle roaming için ilk anlaşma 1992 yılında Finlandiyalı Telecom Finland ile İngiliz Vodafone arasında imzalandı.

Diğer İlk'ler

1996 Faturasız yani kontörlü cep telefonu aboneliği başladı

1999 WAP tarayıcısına sahip ilk cep telefonu Nokia 7110 satışa sunuldu

2000 Dokunmatik ekranlı ilk cep telefonu piyasaya çıktı

2001 Renkli ekranlı ilk cep telefon modelleri Nokia ve Sony Ericsson'dan geldi

2002 Dünyanın ilk kameralı cep telefonu Nokia 7650 satışta, dünyada MMS (Multimedia Messaging Service) hizmeti başladı

2004 GSM abone sayısı tüm dünyada 1 milyara ulaştı

2007 Akıllı telefonlar için milat kabul edilen ilk iPhone modeli satışa çıktı

2009 Türkiye'de 3G mobil iletişim başladı

2013 Türkiye'deki 3 operatörün toplam abone sayısı 68 milyona ulaştı

Cep'te akıllı dönüşüm

İlk zamanlarda telefon görüşmesi yapmak dışında pek bir özelliği bulunmayan, adları cep telefonu olsa da büyük hacimlerinden dolayı cebe zor sığan ve yüksek fiyatları ile cep yakan mobil cihazlarla tanıştık. Bugün ise fiyatları her geçen gün ucuzlayan, yetenekleri hızla gelişen akıllı telefonlar ile tüm dijital hayatımızı idame ettirebiliyoruz. 2G ile başlayan sayısal veri akışı, geniş bant veri transferine izin veren 3G ile devam ederken, LTE yani 4G ile birlikte mobil iletişimde yepyeni bir dönem başladı. Ülkemizde hazırlıkları devam eden 4G'nin önümüzdeki yıl hizmete girmesi bekleniyor. Ülkemizde akıllı telefon sahipliği henüz %30 seviyelerinde ancak son dönemde satılan cihazların neredeyse %80 oranında akıllı telefon olduğunu ve bu oranın hızla değiştiğinin altını çizelim.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.