Medya ile iletişim internet köprüsünde buluştu

Bilgi toplumuna dönüşümün sürecine giren günün dünyasında, Türkiye'nin de hedefi bilgi toplumu olmaktır. Bilgi artık en değerli kaynak, bilgi ve iletişim teknolojileri ise en değerli altyapıdır. Bunlar, toplumların ekonomik, sosyal, tarihsel, kültürel ve sanatsal her alanında çok değerlidir. Bilgi toplumu olma yolunda medyanın etkisi bir kez daha güçlü bir şekilde karşımıza çıkıyor. Medya yalnızca günlük olayların okuyucularına, izleyicilerine aktarmakla kalmıyor, günümüze tanıklık ediyor ve kullandığı bilgi ve iletişim teknolojileri sayesinde artık sınırlar ötesi kitlelere ulaşıyor. Hem de zaman ve mekandan bağımsız olarak bunu yapabilme olanağı bulmuş olarak. Yine bilgi ve iletişim teknolojilerinin sağladığı interaktivite sayesinde, medya organları hedef kitlelerinden çok hızlı geribeslemeler alabiliyorlar. Bunun yayıncılık için ne kadar değerli olduğunu biliyoruz. Son onbeş yirmi yıldır, bilgi ve iletişim teknolojileri alanında yeni bir kavramdan söz edilmeye başlandı. Artık sözedilmekle kalmıyor, bizzat uygulamalarını görüyoruz. O da yakınsama kavramıdır. Convergence- yakınsama ile, haberleşmede kullanılan teknoloji iletişimde de yayıncılıkta da kullanılabiliyor, içerikler benzeşiyor hatta aynı içerik kullanılabiliyor, cihazlar birbirine yakınsadı yani elinizdeki bilgisayar telefonunuz da olabiliyor televizyonunuz da olabiliyor. Yakınsama ile teknolojinin sınırları telekomünikasyon, yayıncılık ayrımını ortadan kaldırdı. Telekomünikasyon sistem ve altyapısının, kullanılarak habercilik yapılmasından farklı bir olgu bu. İşte, yakınsayan teknolojisi, içeriği, istihdamı, kuralları ile bilgi teknolojileri, iletişim ve medyayı bilgi toplumuna dönüşüm sürecinde tarihi misyonlar bekliyor. Türkiye'de kullanılan bilgi ve iletişim teknolojisi, dünyada kullanılan en ileri seviyedeki ile aynıdır. Kullanım oranları da sürekli artmaktadır. Bu açıdan gelişmiş ülke örneklerinden farkımız kalmamıştır. Ancak, içerik zenginliği de üzerinde önemle durulması gereken bir konudur. Yani bu teknoloji üzerinde paylaşılacak bilginin zenginliği önemlidir. Bilgi toplumu sürecindeki, genç ve dinamik bir nüfusa sahip ve dünyaya mal olmuş kültürel mirasa sahip Türkiye için, bu çok önemlidir. Yalnızca tüketici konumunda kalmamalı, üretici konumuna geçmeliyiz. Artık bilgiye sahip olan, bilgiyi kullanabilen, bilgiyi paylaşabilen ve bilgisinin güvenliğini sağlayabilenler önde olacaklar. Medyanın bu konuda etkinliği bir çok açıdan büyük katkı sağlayacaktır. Sabah Gazetesinin, basın tarihimize ve bilgi toplumu olma sürecine katkılarından dolayı şükranlarımı sunuyorum ve nice 25 yıllara erişmesini diliyorum.