Türk sanat müziğinin güçlü sesi Gülden Karaböcek, Bursa'daki konseri öncesi basın mensuplarıyla bir araya geldi. Usta sanatçı, yıllar sonra Londra'da yaşadığı ve bugüne kadar hiç paylaşmadığı bir anısını ilk kez anlattı.
Türk halk müziği, arabesk ve fantezi türü eserleriyle tanınan Gülden Karaböcek, Bursa'da bir eğlence mekanında sahne aldı. Menajerliğini kızı Nur Düzgit'in yaptığı sanatçı, sahnede 3 saat kaldı. Unutulmaz şarkılarını Bursalı hayranları için seslendiren sanatçıya, sahneye çağırdığı kızı da eşlik etti.
3 saatlik sahne performansının ardından, DHA mikrofonuna konuşan Karaböcek, Bursa'yı çok sevdiğini ve çok kez sahne aldığını söyledi. Popüler şarkıları değerlendiren ve genç meslektaşlarını desteklediğini söyleyen Karaböcek, "Herkes kendi tarzında, gayretle, güzel emekler ortaya koyuyor" ifadelerini kullandı.
'BOMBA İHBARI YAPILDIĞINI DÜŞÜNDÜM'
Meslek yaşamında sayısız konser verdiğini söyleyen ancak 1983 yılında London Palladium'da verdiği konseri unutamadığını da ifade eden Gülden Karaböcek, kendisini bekleyen kalabalığı gördüğünde bomba ihbarı yapıldığı için izdiham var zannettiğini söyleyerek, "Konser alanına giderken, yolda büyük bir kalabalık vardı.
Adeta izdiham yaşanıyordu. Bir mağazaya bomba koydular zannettik. Bomba ihbarı olduğunu düşündük. Araçtan inip görevlilere ne olduğunu sorunca bize, 'Türk sanatçının konseri var. Onun hayranları sokaklara döküldü, o yüzden bu kalabalık' dediler. O günü hiç unutamıyorum" diye konuştu.
Öte yandan ünlü sanatçı Gülden Karaböcek, geçen günlerde Günaydın yazarı Tuba Kalçık'a çok özel açıklamalarda bulundu. "İçimde çok şey yaşadım ama hep sustum" diyen Karaböcek, bunları ne dostlarıyla ne de basınla paylaştığını söyledi. Ablası Neşe Karaböcek'in oğlunun cenazesine gitmek istediğini, ancak ablasının bir röportajında "Yüzünü görmek istemiyorum, içim kaldırmıyor" dediği için gitmediğini de itiraf etti.
MÜZİSYEN BİR AİLEDEN GELİYORSUNUZ...
Evet. Babam müziğe çok ilgisi olan biriydi. Annem de öyle. Ama annemin içinde ukde kalmış. Bundan dolayı da annem önce Neşe ablamın büyüğü olan Tezcan ablamla sahneye çıkardı. Tezcan ablam evlenince Neşe ablam tek çıkmaya başladı. Abim de Neşe ablamın sahnesinde bateri çalıyordu. Sonra da annem benim müziğe başlamama vesile oldu. "Sesin çok güzel, sahneye çıkmalısın" diye annem beni teşvik etti. Daha çocuk yaşımda sahneye çıkmaya başladım. Ben hiçbir zaman ablama rakip olarak müziğe başlamadım. Kimse kimseye rakip olamaz, herkes kendi yolunda gider.
NEŞE KARABÖCEK'İN SANATÇI KİMLİĞİ İÇİN NELER SÖYLEMEK İSTERSİNİZ?
Ablamın sesi çok güzel. Altın bülbüldür. Gırtlak nağmeleri, tonu, sesi çok güzel. Böyle bir ses ne Türkiye'de ne dünyada var.
ÇOCUK YAŞTA SAHNEDE OLMAK NASILDI?
Çocukluğumu yaşayamadım. Hiçbir konuda yaşayamadım ki... Sesim güzel diye 14 yaşımda sahne almaya başladım.
"BENİM PİŞMANLIĞIM YOK"
ABLANIZLA YAŞADIKLARINIZDAN DOLAYI BİR DÖNEM KENDİSİNİ SUÇLADINIZ. PEKİ SİZ YAŞADIKLARINIZDAN DOLAYI PİŞMAN MISINIZ?
Benim pişmanlığım yok. Bir insan bilerek bir şey yaparsa pişman olur. Benim pişman olacağım bir şey yok. Buna kader mi dersiniz, imtihan mı bilmiyorum ama başıma geldi işte... İçimde çok şey yaşadım. Ama bunu kimseyle paylaşmadım. Ne dostlarımla ne basınla. Bir yerden sonra da gerçeği anlatmak yerine sustum.
ABLANIZI EN SON GÖRDÜNÜZ?
Annemin cenazesinde gördüm. Akrabalarımız bizi çok barıştırmak istedi. Cenazede birbirimize sarıldık da. Rahmetli oğlu Hasan'ı da orada görmüştüm.
ABLANIZI OĞLUNU KAYBEDİNCE ARADINIZ MI?
Hayır. Cenazeye gitmek istedim aslında. Ama ablam bir röportajında "Yüzünü görmek istemiyorum, içim kaldırmıyor" dedi. Bunu da bildiğim için şimdi cenazeye gidersem orada ters bir şey olur diye düşünerek gitmedim. Ama oğlunu kaybettiğini duyunca çok üzüldüm. Allah rahmet eylesin.
NEŞE KARABÖCEK'İN OĞLUYLA SİZİN OĞLUNUZ KARDEŞ... GÖRÜŞÜYORLAR MI?
İki kardeş görüşüyorlar tabii. Hatta Hasan'ın öldüğünü ilk oğlumdan öğrendim. Çok üzüldüm. Annemin cenaze evine gittiğimde odadan çıkıp bana bakmıştı.
"ÇOK ZOR ŞEYLER YAŞADIM"
SİZ "EVLENMEK ZORUNDA KALDIM" DEMİŞTİNİZ. NEDEN ENİŞTENİZLE EVLENMEK ZORUNDA HİSSETTİNİZ?
Sahipsiz kaldım çünkü. O dönem yanımda kimse yoktu. Çok zor şeyler yaşadım. Hem de çok küçük yaşlardan itibaren. 11 yaşımdan beri beni taciz etti eniştem. Ablama söylemeyeyim diye beni korkutuyordu. Ablama da sanki ben ona meyil ediyormuşum gibi yansıttı. Ablama söyleyemiyordum, çok korkuyordum, ortalık birbirine girer diye. İki kardeşi birbirinden ayırdı. Aileme de söylemedim. Olan bana oldu. Onun da yaşattıkları yanına kaldı. Hem ablam üzerinden sonra da benim üzerimden çok paralar kazandı.
"ABLAMLA BARIŞIRIM ÖLÜMLÜ DÜNYA!"
ABLANIZLA BARIŞIR MISINIZ?
Barışırım, ölümlü dünya. O adım atarsa ben de atarım. Ablamın bilmediği şeyler var. Onları anlatmak isterim.
HELALLEŞMEK İSTER MİSİNİZ?
Tabii. Ben herkesle helalleşmek isterim. En başta da ablamla.
MADDİ ZORLUK YAŞADIĞIM İÇİN BU YAŞTA SAHNEDEYİM
MÜZİĞE ARA VERDİĞİNİZ İÇİN MADDİ OLARAK ZORLANDIĞINIZ DÖNEMLER OLDU MU?
Oldu tabii. Maddi olarak zorluk çok yaşadım. Zaten zorluk yaşadığım için bu yaşımda sahneye çıkmaya başladım yeniden. Ben plaklarımdan, albümlerimden, şarkılarımdan hakkımı alamadım. Hakkımı çok yediler. İlk eşim de bana maddi olarak bana hiçbir şey vermedi. Ondan kurtulmak için maddi olarak hakkımı da savunamadım. İlk eşim benim sahneye çıkmamı da engelledi. Benim para kazanmamı zaten istemiyordu. Para kazanırsam onu boşayacağımı biliyordu. 7 yıl evli kaldım, oğlumun da velayetini aldı. Çocuğumu bana göstermedi. Polis zoruyla eve gidip görüyordum. Boşandığımda 4 yaşıdaydı oğlum. 'Annen seni bıraktı gitti. Arayıp sormuyor' demişler. Halbuki ne gösteriyorlardı ne de telefonla konuşturuyorlardı. Bana her konuda zorluk yaşattı.
'DİLEK TAŞI' KARİYERİMİN DÖNÜM NOKTASI
'DİLEK TAŞI', 'SÜRÜNÜYORUM' GİBİ UNUTULMAZ ŞARKILARA İMZA ATTINIZ. SANAT YAŞAMINIZA DAİR NELER SÖYLEMEK İSTERSİNİZ?
Plaklarım, şarkılarım unutulmadı. Şarkılarım radyolarda çalmaya devam etti, müziğe ara verdiğim dönemde de. 'Dilek Taşı' benim sanat yaşamımın dönüm noktasıdır. İlk filmim için besteledim bu şarkıyı. O dönemler Hulki Saner ünlü sanatçılara film için şarkı yapıyordu. Mesela Emel Sayın'ın Feride filmi için de şarkı yapmışlar. Benden de böyle bir şey istedi. O dönemde 'Dilek Taşı' için önce söz yazıldı. Bir çok kişi söz yazdı, ben de arasından Ali Tekintüre'nin sözlerini okuyunca, bana ilham geldi. Ve 'Dilek Taşı'nın bestesini gitarla yaptım. Hatta Hulki Bey ve Orhan Elmas eve gelip, besteyi dinleyince çok beğendiler. 'Bu şarkı Türkiye'yi sallayacak' dedi Hulki Bey ve dediği gibi de oldu. Bu şarkıdan önce de şarkılarım dinleniyordu ama Dilek Taşı kariyerim içim dönüm noktasıdır. Şarkım şimdi Fransızca olarak yorumlandı. Şarkı Tallisker tarafından seslendirildi. Beni Paris'e davet etti. Ben de kendisini buraya çağırmak istiyorum. O Fransızca okusun, ben de Türkçe okuyup sahne şovu yapmak istiyorum.
KIZIM DA MÜZİĞİYLE KENDİ YOLUNDA İLERLİYOR
YENİ PROJENİZ VAR MI?
Evet. Yeni şarkılarım var. Onları sevenlerimle buluşturmak istiyorum. Bir de konser programın var.
KIZINIZ NUR DA MÜZİKLE İLGİLENİYOR DEĞİL Mİ?
Evet. Kızım aslında sahne sanatları okudu. Müzikle alakası yoktu aslında. Kızımın doğum gününde onu sahneye konuk aldım ve her şey ondan sonra başladı. Çok güzel bir sesi var. Nur, şimdi müziğiyle kendi yolunda ilerliyor.
"Rüyama gelir misin?" Bu sözler, yakın arkadaşını kaybetmenin acısını yüreğinde taşıyan Merve Özbey'e ait… Kanserle mücadelesini kaybeden sevilen şarkıcı Şimal'in ardından yaptığı bu paylaşım, sosyal medyayı adeta gözyaşına boğdu. Şimal'in vefatıyla sarsılan sanat camiası ve hayranları, Özbey'in yürek burkan sözleriyle bir kez daha duygulandı.
Ünlü şarkıcı Şimal, uzun süredir mücadele ettiği kanser hastalığında bir kez daha zorlu bir sürece girdi. 2021 yılında meme kanserine yakalanan ve tedavinin ardından hastalığı yendiğini açıklayan Şimal, 2024'te yapılan rutin kontrollerde beyninde tümör tespit edilmesiyle ikinci kez mücadeleye başlamıştı.
Geçirdiği yaklaşık 8 saatlik bir beyin ameliyatıyla yeniden sağlığına kavuşmak için önemli bir adım atan Şimal, 4 Mayıs'ta aniden rahatsızlanarak hastaneye kaldırılmış ve yoğun bakım ünitesinde ışın tedavisine alınmıştı.
'Şimal Gülen hakkı rahmetine kavuşmuştur. Cenazesi Kuşadası'na defnedilecektir. Helallik için yer bilgisi verilecektir.'
KARACAAHMET MEZARLIĞI'NDA TÖREN DÜZENLENDİ! Genç yaşta yaşamını yitiren sanatçı için Karacaahmet Mezarlığı'nda cenaze töreni düzenlendi. İkindi namazına müteakip kılınan cenaze namazının ardından sevenleri, yakın dostları ve sanat camiasından isimler Şimal'i son yolculuğuna uğurladı.
Acılı eşi Necati Arıcı, törenden önce sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla "Eşim Şimal'i son yolculuğuna uğurlamadan önce helalleşmek adına bir araya geliyoruz. Tüm dostlarımızı, yakınlarımızı ve sevenlerini ikindi namazında Karacaahmet Mezarlığı'na bekliyoruz" ifadelerine yer verdi.
Karacaahmet Mezarlığı Gasilhanesi'nde bir araya gelen dostları, Şimal'e veda ederken duygusal anlar yaşandı. Kansere yenik düşen şarkıcı Şimal, Kuşadası'nda son yolculuğuna uğurlandı | Video
MERVE ÖZBEY ACISINI BÖYLE PAYLAŞTI! Müzik dünyasında güçlü sesi ve pozitif enerjisiyle tanınan Şimal'in kaybı, özellikle yakın dostlarını derinden etkiledi.
Şimal'in ardından yazdığı bu satırlar kısa sürede sosyal medyada geniş yankı uyandırırken, hayranlarından da "Başınız sağ olsun" ve "Şimal asla unutulmayacak" yorumları geldi. Şimal'in ani kaybı, müzik dünyasında derin bir boşluk bıraktı.
SON RÖPORTAJI TEKRAR GÜNDEM OLDU Fakat herkes Merve Özbey kadar vefalı değildi. Özellikle bunun örneklerinden birini yansıtan bir anısını anlattığı ünlü şarkıcı Şimal'in son röportajı ise tekrar gündeme geldi.
'İYİLEŞTİĞİNİ DUYDUĞUM İÇİN İCRA YOLLADIM' Şarkıcı o röportajında, "En yakın arkadaşlarımdan biri avukat bir beyefendiydi… Birlikte kahve içiyoruz, çay içiyoruz. Magazinde peruğumu attığım bir görüntüm vardı, raporlarım temiz gelmişti. Sevindiğim bir haberdi. Beni arayıp, 'ben sana bu belgeleri yolladım ama (icra) iyileştiğini duyduğum için yolladım' dedi bana" ifadelerini kullanmıştı.
"VEFA HERKESTEN BEKLENMEZMİŞ" Necati Arıcı, "Ölüm hayatın en büyük gerçeği olsa da kabullenmesi en zor acıların başında gelir. 30 Mayıs Cuma günü biz de bunu en acı şekilde yaşadık. Perşembe gecesi şifa bulması için dua ettiğim eşime Cuma günü rahmet diledim. Tarifi çok zor bir acı yaşıyor, zor zamanlardan geçiyoruz. Zor zamanlarımızda yanımızda olan tüm dostlarımıza, akrabalarımıza, Şimal'ime duasında yer veren, onun için üzülen bizi hiç tanımasa da bize sabır dileyen herkese içten sonsuz teşekkürlerimi bir borç bilirim. Bu süreçte nasıl hiç tanımadığımız insanların dualarını duyduysak, can ciğer sanıp evimizi, soframızı paylaştığımız insanların taziye dileklerini duymadık. Şimal'im kendi derdiyle uğraşırken bir yandan da bu konulara içerleniyordu. Eşimin bunu düşünmemesi için elimden gelen her şeyi yaptım ancak prensesimi ebedi istirahatine uğurladıktan sonra anladım neler düşündüğünü. Vefa herkesten beklenmezmiş. Bunu da bu derin acı ile anlamış olduk. Arayan soran, bu zor günlerde yanımızda olan herkese sonsuz teşekkür ederiz. Sizlerden tek dileğim dualarınızda da eşime yer vermeniz... Şimal' imi unutmayın.." ifadelerini kullandı.
SON PAYLAŞIM DOĞUM GÜNÜNDEYDİ... Şimal son paylaşımını doğum günü olan 25 Nisan'da yapmıştı: "Bugün benim doğum günüm! Bugün, sadece doğduğum günü değil, her şeye rağmen vazgeçmeyişimi kutluyorum! Gücümle, sabrımla, inancımla yeniden doğuyorum. Yeni yaşım, yepyeni bir sayfa ve ben bu defteri umutla, sağlıkla ,cesaretle yazacağım! İyi ki doğdum , Kendime: "İyi ki vazgeçmedin." Hayata: "Daha yeni başlıyoruz." Doğum günümü kutlayan herkese çok teşekkür ederim iyi ki varsınız"