2025 'aile yılı' olarak ilan edildi. Sizin hayatınızda aile ne ifade ediyor?
Cumhurbaşkanımızın ailelere yönelik yaptığı yardımları, teşvikleri çok önemli buluyorum. Aile olmak, ülkemizin en önemli olgularından biri. Son yıllarda biraz bu yapı bozulmaya başlamıştı. Bundan dolayı 2025'in aile yılı seçilmesini çok önemli buluyorum. Benim inişli çıkışlı bir aile yapım oldu. Annemle babam boşanana kadar çok iyiydi, sonrasında düşüşe geçti. Tekrar toparlandı. Şimdi lale devrindeyiz diyebilirim. Aile benim hayatımda çok önemli bir yerde. Hayalim hep kalabalık aile yemekleri. Aile bana göre kış günlerinde hep birlikte yemek yemektir. Samimiyettir, sıcaklıktır, sevgidir... Zaman zaman kopuklar olsa da en sonunda insanın sığınacağı ve güveneceği tek yer ailesidir. Başka herkes yalan, aile tek gerçek.
Siz birçok defa baba olmak istediğinizi dile getirdiniz. Nasıl bir baba olmayı hayal ediyorsunuz?
İyi bir baba olacağıma inanıyorum. Koruyup, kollayan bir yapım var, bunu tüm çevrem bilir... Kendimden bir parçaya karşı bunun nasıl olacağını düşünemiyorum bile... Babalık duygusunu bana kardeşlerim hissettirmeye başladı. İyi bir kız babası olmayı hayal ediyorum. 'Kızım' diye şarkı da yaptım. Oğlum olursa şarkımı ona göre değiştireceğim.
ANNELİK TECRÜBESİ DEĞERLİ
Anne adayınız var mı?
Kafamda yavaş yavaş oturan bir fikir var, onu da paylaşmak isterim. O da şu ki, anneliği daha önce deneyimlemiş bir kadının beni, çocuğun büyüme sürecinde daha güzel destekleyebileceğine inanıyorum. Bunun sebebi bana özel. Annelik tecrübesi benim için çok değerli.
Hayranınızla evlenir misiniz?
Bir sanatçının bir hayranı ile evlenmesi fikri bana artık uzak geliyor. Nasıl bir hayranlık olduğu önemli. Fanatizm boyutunda olmamalı. Tehlikeli boyutta hayran olanlar var. Üzülerek, savcılığa verdiklerim de var. Bir tanesi kılık değiştirip, bir derneğin gönüllüsü gibi kulisime girip bana hediye verdi. Bana bu kadar yaklaşması tehlikeliydi. Çünkü 'Beraber öleceğiz' diye mesajlar atıyordu.
Babanızla nasıl bir ilişkiniz var?
Çocukluğumda çok güzel bir ilişkimiz vardı. Hiperaktif bir çocuk olduğum için sürekli beni aktivitelere götürürdü. Pazarları ablamla bizi yemeğe götürürdü. İlgili bir babaydı. Ergenlik dönemimden sonra babamla biraz uzaklaştık. Annemle daha sevgi üzerine babamla da saygı üzerine ilişkim oldu. Sevgiyi saygıyı onlardan öğrendim. Babam sayesinde müzik dünyasında birçok saygın isimle büyüdüm. Müzikal gelişimimde babamın büyük katkısı oldu.
Nasıl bir abisiniz peki?
Onlar yüzde 80 iyi, yüzde 20 kötü bir abi diyecektir. Sebebi de şu, onlara abilik yapmak istediğim dönemde onlara abilik yapamadım. Onlar küçüktü, ayrı yerlerdeydik... Şimdi ise sürekli iletişim içindeyiz.
Son yıllarda aile yapısı bozulmaya başladı dediniz. Bunu biraz açar mısınız?
Doğum ve evlilik oranında Avrupa'ya yaklaştık. Evlilikteki kadın-erkek ilişkisi de dönüşüm içinde. Bunun ekonomik şartlarla ilgisi yok. Bağımsızlık duygusunun çok ağır bastığı bir süreçteyiz. Boşanmaların çok artmasının sebebi insanların eşlerinde aradığı mutluluğu bulamaması ve sosyal medya üzerinden sürekli bir sanal flört içinde olmaları. Olmayan bir dünyaya hayran kalıyor, sonra hayal kırıklığı yaşıyorlar. O yüzden lütfen sosyal medyada gördüklerinize inanmayın, yaşadığınız gerçeklere inanın.
Yeni şarkınız çok ilgi gördü...
'Felaket' çok güzel bir şarkı oldu. Tarkan ile aynı gün çıktık ama izlenme oranı olarak daha önde bir sonuçla karşılandık. Almanya'da da ödül aldık. Türkiye'nin ve Ortadoğu'nun en büyük 'Hit Maker' ödülünü aldım.
Yeni projeniz var mı?
'Şimdi Kimlesin' isimli bir şarkı yaptım. Ünlü bir Fransız rapçi (Adam Aoun) ve ünlü bir Arap şarkıcı (Akhras) ile yaptığım düeti hem Türkiye'de hem de dünyada aynı anda çıkaracağım. Şarkı üç dilde çıkacak.
ESTETİĞE KARŞI DEĞİLİM
En son estetik konusuyla gündem oldunuz...
Yeni şarkımla çok sevdiğim bir programa çıktım, yayın sabah erken saatte olduğu için uyumadım ve yüzüm gözüm şişti. Bu dedikodular da oradan çıktı. Ben estetiğe karşı değilim. Günün birinde Türk halkı benim estetiğe ihtiyacım olduğunu düşünürlerse, o zaman yaptırırım.
Babanız çok değerli bir sanatçı. Böyle bir babanın oğlu olmak size nasıl bir sorumluluk getirdi?
Babam bana 'müzikal ukalalık' duygusu verdi diyebilirim... Ben öyle bir babadan geliyorum ki, onun güçlü müzikal genleri birçok popçu arkadaşımla rekabet halinde olmamama hissini uyandırıyor bende. Doğduğumdan beri bu ortamın içinde olduğum için klasik müzik camiasından da aldığım güçle pop dünyasından bir adım önde görebiliyorum kendimi... Babamla egolarımız müzik açısından yüksek ama kalbimiz iyi. Ayrıca milliyetçilik duygum da babamdan geliyor. Herhangi bir sporda bir Türk sporcu madalya aldığında ben elimde bayrak tutardım, babam kemanıyla İstiklal Marşı çalardı.
Baba-oğul olarak bir proje yapmayı düşünüyor musunuz?
Bizim hayalimiz hep sahnede beraber bir projede yer almaktı. Kültür Bakanımız Mehmet Nuri Ersoy da sağ olsun heyecanlandı ve bana destek verdi. Tasavvuf müziğiyle klasik müziği birleştirip 'Doğudan Batıya Kadim Nağmeler' isimli bir projeyi hayata geçireceğiz. Türkiye'nin müziğini dünyanın her yerine taşımayı planlıyoruz.
BAYRAMLAR BANA MUTLULUĞU HATIRLATIYOR
Bayramlar sizin hayatınızda nasıl bir yere sahip?
Bayramlar nedense bana hep mutluluk ve hüznü bir arada yaşatıyor. Bayram bana hep rahmetli anneannemi hatırlatıyor. İlk onu arardım, yanına giderdim bayramlarda. Aile ziyaretleri yapardık, o anlar hep mutluluğu hatırlatır. Bayramların benim üzerimde birleştirici, paklık ve mutluluk hatırlatan bir etkisi var.
Hatırladığınız bir bayram anınızı paylaşır mısınız?
Anneannemin yazlığında balkonda yediğim köfte, patatesi hiç unutmuyorum. Balkonda gelip, geçenlerle bayramlaşıyorduk.
Bayram mesajınız nedir?
Bayram çok önemli bir değerimiz. Bunu kaybetmeyelim. Bayramlarda yaşlılarımızı, akrabalarımızı ihmal etmeyelim, bayramlaşalım. Bir telefon açmak zor değil. Yarın öbür gün o telefonu mezarlıkta açamazsın.
ELVİN AKÇIL
ABİMLE GURUR DUYUYORUM
Sinan Bey nasıl bir abi?
İyi bir abi. Geçmişte yaşımız küçük olduğu için, abim de meşgul bir hayatı olduğu için ilişkimiz çok samimi değildi. Yaşımız büyüdükçe abimizin değerini daha çok anlamaya başladık, o da aynı şeyi hissediyor. Abimle gurur duyuyorum. Kendimi çok şanslı hissediyorum.
Abinizin şarkılarını dinliyor musunuz?
Evet. En çok da Hande Yener için yaptığı şarkıları çok seviyorum. 'Sopa' şarkısına bayılıyorum. Bir de 'Tabi Tabi' şarkısını çok seviyorum.
SAMİR AKÇIL
ONUN BİRÇOK PARÇASINI SEVEREK DİNLİYORUM
Abinizle sizin nasıl bir ilişkiniz var?
Büyüdükçe abi-kardeş arasındaki sevgiyi daha iyi hissediyorum. Abimizle daha güçlü bir bağımız var. Onunla gurur duyuyorum. Birçok parçasını da severek dinliyorum. Kliplerini de çok beğenerek izliyorum.
SAİM AKÇIL
TORUN SAHİBİ OLMAK ÇOK İSTİYORUM
Klasik müziğe yıllarınızı adamış bir müzisyensiniz. Oğlunuzun şarkıları çok büyük ilgi görüyor. Siz nasıl buluyorsunuz?
Ben klasik müzikçiyim, oğlum pop müzik yapıyor. Ben müzik türlerinin birbirini küçümsemesini asla kabul etmeyen biriyim. Önemli olan seçilen müzikte başarılı olmasıdır. Oğlum Sinan, pop müzikçi olarak bugünkü başarısına gelmiş durumda. Bunu da kendi emeği ve yeteneğiyle başardı. Oğlumla bir baba olarak gurur duyuyorum. Müzisyen bir aile ortamında büyümesi ve küçük yaşlarda müzik eğitimi alması bugünkü başarısına katkı sağladı. Oğlumun bu seviyeye gelmesi tamamen kendi başarısıdır.
Nasıl bir baba-oğul ilişkiniz var?
Son zamanlarda daha çok gelişme gösterdi. Önceden yoğun çalışma programımızdan dolayı sık sık bir araya gelemiyorduk. Şimdi artık ikiz kardeşleri de büyüdü. Onlar da daha çok birlikte vakit geçirmek istiyor. Sinan da onlarla birlikte olmayı arzu ediyor. Görüşmelerimiz daha sıklaştı. Oğlumla yapacağımız yeni projeden dolayı daha da sık görüşürüz diye düşünüyorum.
Oğlunuza torun konusunda baskı yapıyor musunuz?
Torun sahibi olmak isterim tabii. Ama bebek yapacak olan oğlum ve eşi. İnşallah ölmeden torun sahibi olurum.
PROF. DR. SAİM AKÇIL KİMDİR?
Dünyanın önde gelen sanatçılarından Prof. Dr. Saim Akçıl, Türk klasik müzik sahnesinin önde gelen sanatçılarından. Köln Oda Orkestrası'nda başkemancı ve solist olarak görev yapmış olan Akçıl, 1971'de Türkiye'ye dönerek İstanbul Devlet Opera ve Balesi'nde başkemancı olarak çalıştı. Dünyanın dört bir yanında konserler veren Akçıl, 65 yıllık kariyerine Haliç Üniversitesi'nde akademisyen olarak devam ediyor.
