Çocuklar Duymasın'ın sevilen karakterlerinden biri olan Şükrü, dizideki sempatik tavırları ve esprileriyle izleyicilerin gönlünde taht kurmuştu. Ancak Şükrü karakterine hayat veren Şükrü Koruyucu'nun gerçek hayattaki mesleği duyanları adeta şaşkına çeviriyor.
Adeta bir ünlüler geçidine dönüşen "Çocuklar Duymasın" dizisindeki karakterler, aradan yıllar geçmesine rağmen hayranları tarafından hala büyük bir ilgiyle takip ediliyor.
Dizinin unutulmaz ikililerinden biri de komik diyaloglarıyla hafızalara kazınan "Çaycı Hüseyin" ve "Şükrü" karakterleriydi.
Çocuklar Duymasın da bir çok isim hayat verdiği karakterle adeta hafızalara kazındı. Bu isimlerden biri de Çocuklar Duymasın'ın Emine'si Melek Şahin.
Başrollerinde Pınar Altuğ ve Tamer Karadağlı'nın yer aldığı Çocuklar Duymasın'da Çaycı Hüseyin'in eşi ve Meltem ile Haluk'un evlerindeki yardımcıları Emine'yi canlandıran başarılı oyuncu Melek Şahin şimdi ne yapıyor?
Çocuklar Duymasın'ın Emine'si Melek Şahin verdiği bir röportaj ile hakkında merak edilenleri açıklamıştı.
Normalde olduğu kişi olarak Emine hayranlarını şaşırtan Melek Şahin "Bir röportajınızda sokakta sizi görenlerin tanımadığını söylüyorsunuz. O durum hâlâ geçerli mi?" sorusuna "Evet, tanımıyor. Tanıyanlar azınlıkta ama tanınmıyor olmaktan rahatsız değilim. İnsanların tepkisi 'Sanki sizi bir yerden tanıyorum' cümlesi ile başlıyor..." yanıtını vermişti.
Melek Şahin, gerçekte o kadar farklı ki görenlerin onun Emine olduğuna inanması çok zor.
9 sezon süren komedi türündeki yapımda çaycı Hüseyin'in eşi ve evin yardımcısı Emine rolünü başarıyla canlandıran Melek Şahin kendisi hakkında merak edilenleri verdiği bir röportajında şöyle açıklamıştı:
"Çocukluğum kalabalık bir ailede geçti. Ortaokul ve lise yıllarımda devlet tiyatrosu oyunları hariç birçok kişinin konserlerini, İzmir Fuarı'nda sahnelenen Metin Akpınar, Zeki Alasya kabareleri, Hisseli Harikalar Kumpanyası, Yılmaz Erdoğan tiyatrosu gibi müzikalleri hiç kaçırmadan izlerdim.
Yakın ahbabımız olan rahmetli Yalçın Menteş'in de tiyatrocu olması ve onunla sohbetlerimin bu mesleği seçmemde çok etkisi var. Hangi üniversitede okuyup ne olmak istediğime karar veremediğim lise son sınıfta otobüsle İzmir Devlet Tiyatrosu önünden geçerken bir tiyatro kursunun başlayacağı pankartını gördüm ve başvurdum.
Başvuru sonrasında elemeleri geçerek kursa katıldım. Sonrasında bir çocuk oyununda yer aldım. Sonra oyunculuğu meslek olarak benimsedim.
Devlet Tiyatrosu'ndaki büyüklerim benim çok yetenekli olduğumu ve mutlaka tiyatro okumam gerektiğini söylediler.
Sınava hazırlandım 1989 senesinde İzmir Güzel Sanatlar Fakültesi'ni kazandım. Ve böylelikle oyunculuk kariyerim başlamış oldu."
Melek Şahin'in İzmir'den İstanbul'a gelmesi ise 1996 yılında eski eşi ve okul arkadaşı Necmi Yapıcı'yla oluyor:
"Necmi Yapıcı'yla evlendim ve herkes gibi sektörün İstanbul'da daha ilerlemiş olduğunu düşünerek buraya yerleştik. Televizyondaki ilk deneyimim 'Reyting Hamdi' dizisiyle oldu.
Bazı skeçleri Birol Güven yazıyordu. Birol Güven ve Gani Müjde ile ilk tanışmamız o dönemlerdi zaten. 'Ayrılsak da Beraberiz' dizisinde Necmi'ye, Feridun Bitir karakteri yazıldı. Dizinin 5. ayıydı Birol, 'Sana da bir rol yazalım, ne yazalım' diye düşünürken Emine karakterini yarattı."
'ÇOK DEĞİŞMİŞSİNİZ' DİYORLAR
Melek Şahin, 18 yılın ardından "Çocuklar Duymasın"ın bitişindeki hislerini şöyle dile getiriyor:
"18 yıl, az bir zaman değil. Bu 18 yılda 'Çocuklar Duymasın' farklı kanallarda iki ya da dört sezon olmak üzere başladı ve bitti. Her başladığında farklı heyecan yaşadık. Her bitişinde de üzüldük. Kimimiz tiyatro yaptı kimimiz dinlendi, ara verdi. Biz 18 yıl projeye yeni dâhil olanlarla birlikte hiç kopmadık tabii ki görüşüyoruz. Uygun zaman dilimlerinde bir araya da geliyoruz. Kocaman bir aile var onun da adı Çocuklar Duymasın."
Oyuncu, "Çocuklar Duymasın" dizisi ara verdiği dönemlerde başka dizi projelerinde de yer aldığını fakat uzun soluklu olmadığını dile getiriyor:
"Belli aralıklarla 18 yıl devam eden bir işin içinde olunca çok fazla teklif gelmiyor. Hemen tüm oyuncular için geçerli olan bir şey var. Uzun soluklu bir karakter oynadığınızda üzerine rolün yapışması gibi bir durum oluyor. Yapımcı da işini riske atmayıp hali hazırda role kim uygunsa onu tercih ediyor oynadığınız karaktere yakın roller geliyor. Bundan yakınmıyorum desem yalan olur."
Şahin, "Bir röportajınızda sokakta sizi görenlerin tanımadığını söylüyorsunuz. O durum hâlâ geçerli mi" sorusuna şu yanıtı veriyor:
"Evet, tanımıyor. Tanıyanlar azınlıkta ama tanınmıyor olmaktan rahatsız değilim. İnsanların tepkisi 'Sanki sizi bir yerden tanıyorum' cümlesi ile başlıyor ve 'Aa ama siz sarışın değildiniz çok değişmişsiniz' ile devam ediyor. Bu da aslında benim işimde başarılı oluşumu gösteriyor sanırım."