Sert bakışları, siyah gözlükleri ve paltosuyla korkusuz bir kabadayıydı... Ama gerçek hikâyesi, oynadığı filmlerden bile daha sarsıcıydı. Türk sinemasının efsane "kötü adamı" Hikmet Taşdemir'in yaşamı, bir tesadüf ve kaderin oyunu sayesinde bambaşka bir yöne evrildi. 82 yaşında hayatını kaybeden usta oyuncunun ardında bıraktığı öykü, Yeşilçam tarihindeki en ilginç öykülerden biri…
Eşine olan bağlılığıyla dikkat çeken sanatçı, "Evlenmeyi düşünmez misiniz?" sorusuna ise, "Ben onu sonsuz bir aşkla severken nasıl böyle bir ihanette bulunabilirim?" diyerek cevap verdi.
Ahmet Mekin, Türk sinemasının unutulmaz isimlerinden biri olarak anılmaya devam ediyor. Sinema ve tiyatroya adadığı ömrü boyunca birçok başarıya imza atan sanatçı, karakteri ve duruşuyla da büyük bir saygıyı hak ediyor.
DEĞİŞİMİYLE BÜYÜK DİKKAT ÇEKEN BİR DİĞER İSİM: SERTAN ACAR!
Bir dönemin en popüler isimlerinden biri olan Acar, sinema kariyerini bırakıp bambaşka bir meslek seçti. Üstelik artık İstanbul'da değil, doğayla iç içe bir hayat sürüyor. Peki, bir zamanların ünlü yıldızı şimdi ne yapıyor? İşte yıllar sonra ortaya çıkan Sertan Acar'ın hikayesi…
ŞÖHRETİN KAPILARI AÇILIYOR
Acar'ın sinema kariyerine başlaması adeta bir film senaryosunu andırıyor. Abisi Serkan Acar'ın, Ses Mecmuası'nın düzenlediği "En Yakışıklı Futbolcu" yarışmasını kazanmasıyla film yapımcılarının ilgisini çekmesi, bu süreci başlatan olay oldu.
Serkan Acar'a gelen tekliflerin ardından, Zeynep Değirmencioğlu'nun karşısında oynayacak kişi olarak Sertan Acar'ın adı geçti. O dönemde Diş Hekimliği Fakültesi'nde okuyan Acar, Zeynep Değirmencioğlu'nun bir çay daveti sırasında denize düşmesi ve onu kurtarmasıyla yapımcıların radarına girdi.
Ünlü yönetmen Aram Gülyüz'ün teklifiyle, deneme çekimine bile gerek kalmadan sinema macerası başlamış oldu.
SİNEMA SETLERİNDE UNUTULMAZ ANILAR
Acar, ilk filmi "Bahar Çiçeği"nde Ediz Hun ve Zeynep Değirmencioğlu ile başrolü paylaştı. Oyunculuk konusunda deneyimi olmamasına rağmen, set arkadaşlarının büyük desteğini gördü.
Özellikle usta oyuncu Cüneyt Arkın'ın derslerinde kendisine yardımcı olması, Acar için unutulmaz anılardan biri oldu. Sinema dünyasında hızla tanınan genç oyuncu, peş peşe filmler çekerek Yeşilçam'ın romantik jönlerinden biri haline geldi.
O dönemde İstanbul'un nüfusu az olduğu için insanlar vapurda bile kendisini tanıyordu. Kısa sürede gelen şöhret, Acar'ı bir noktada bunaltmaya başladı.
BEYAZ PERDEDEN DİŞ HEKİMLİĞİNE
Sertan Acar, sinema kariyerine devam edebilecek fırsatlara sahip olmasına rağmen, diş hekimliğine olan ilgisini hiçbir zaman kaybetmedi.
Sinema setleri ve diş hekimliği laboratuvarı arasında geçen yoğun günler nedeniyle büyük bir karar alarak sinemayı bıraktı. Son filmlerini tamamladıktan sonra tamamen hekimliğe odaklandı.
ESKİ GÜNLERE DAİR HATIRALAR
Bazen eski filmlerini izlediğini belirten Acar, geçmişin İstanbul'unun bugünkünden çok farklı olduğunu dile getiriyor.
Sinema dünyasına dair unutulmaz anılarını paylaşırken, bir Japon turistin film çekimi sırasında korkuya kapılmasını hâlâ gülerek hatırlıyor. Tekrar oyunculuk yapmayı düşünmediğini belirten Acar, doğayla iç içe yaşadığı hayatın kendisini çok mutlu ettiğini söylüyor.
BİR DEĞİŞİM HİKAYESİ DE EMEL SAYIN'DAN!
Türk Sanat Müziği'nin efsanevi ismi ve Yeşilçam'ın unutulmaz yıldızı Emel Sayın, yıllar içinde güzelliği ve zarafetiyle hayranlarının gönlünde taht kurdu.
Emel Sayın, kariyerinin başlarında, yüz hatlarını daha belirgin hale getirmek amacıyla burun estetiği operasyonu geçirdiği biliniyor.
Bu müdahale, sanatçının yüzüne uyum sağlayarak genel görünümünü iyileştirmiş ve sahne ışıkları altında daha etkileyici bir imaj sergilemesine katkıda bulunmuştur.
Yıllar sonra, 2022 yılında konuk olduğu bir programda Emel Sayın, estetikle ilgili samimi açıklamalarda bulundu. Estetiğe karşı olmadığını belirten sanatçı, botoks uygulamaları yaptırdığını ifade etti.
Ancak, daha kapsamlı estetik operasyonlardan korktuğunu ve bu nedenle sadece botoksla yetindiğini dile getirdi. Hatta bir keresinde estetik operasyon için doktordan randevu alıp hastaneye gittiğini, ancak doktorun yapacaklarını anlattıktan sonra korkup hastaneden ayrıldığını ve daha sonra doktorunu arayıp özür dilediğini de anlattı.