Hepimiz birkaç dakikalık uykunun çok uzun sürdüğünü hissetmişizdir. Ancak Karolina Olsson'un durumu bambaşkaydı. 14 yaşında uykuya dalan genç kız, gözlerini açtığında tam 32 yıl geçmişti. İşte Karolina Olsson'un inanılması güç hikayesi...
İsveçli Karolina, 14 yaşında uykuya dalıp 46 yaşında uyandığına dair hikayelerle tanındı ve gerçek hayattaki "uyuyan güzel" olarak anılmaya başladı.
Hayatının ilk 14 yılını ailesiyle birlikte düzenli bir şekilde geçirdi, ancak 1876'da bir gün yüzünün şişmiş olması ve diş ağrısı nedeniyle eve döndü.
Karolina Olsson 29 Ekim 1861'de İsveç'in Oknö kentinde doğdu. Ülkenin doğu bölgesinde Mönsterås yakınlarında Baltık Denizi'nde Oknö adasının bulunduğu yer olarak bilinir.
Beş çocuğun biri Karolinaydı. Kendisi evde kalıp annesine günlük işlerde yardım ediyordu, çünkü dört erkek kardeşi yerel okula gidiyordu. Karolina'nın babası sık sık balık tutuyordu.
Karolina, kardeşleri gibi olmak istiyordu ve okuma yazma öğrenmek için zaman buldu. Daha fazla bilgi edinmek için ailesinden onu okula kaydettirmelerini istedi.
Karolina 14 yaşındayken isteksizce kabul ettiler ve derslere katılmaya başladı.
Karolina 18 Şubat 1876'da okuldan eve yürüyordu. Hava her zamankinden daha soğuktu ve genç kız eve gitmek için acele ediyordu. Donmuş bir nehrin üzerinden geçtikten sonra buzda kaydı. Karolina düştüğünde kafasını çarptı ve vücudunun her yerinde morluklar oluştu.
Bir şekilde eve döndü ve ailesine olanları anlattı. Karolina'nın morlukları, soğuk kış aylarında buzda kayma alışılmadık bir durum olduğu için endişe verici değildi.
UYUDU VE 32 YIL UYANMADI
Akşam yemeğini yedikten sonra ev işlerini bitirdikten sonra yatağa girdi. Ancak ertesi sabah genç kız bir sorunla uyandı. Karolina'nın başı çatlayacak gibi ağrıyordu.
Karolina, ailesi tarafından her gün yatakta kalmaya ve mümkün olduğunca dinlenmeye teşvik edildi. Bununla birlikte, bir sabah uyanmadı.
GERÇEK HAYATTAKİ UYUYAN GÜZEL
Karolina kazadan kısa bir süre sonra kalkıp kahvaltı için ailesine katılamadı. Annesi onu uyandırmak için odasına gitti, ancak o uykusuna devam etti. Karolina annesinin sesini duydu ama nefes aldığı açıktı.
Hiçbir sarsıntı onu uyandıramadı. Garip durumu haftalarca devam etti ve Olsson ailesi yapabilecekleri tek şeyin dua etmek olduğuna inanıyordu.
Bu arada Karolina'nın annesi kızına banyo yaptırıp saçlarını yıkayarak bakıyordu. Her gün iki bardak süt ve iki bardak şekerli su veriliyordu ama genç kız hala derin uykuda gibi görünüyordu.
Karolina'nın ortalıkta görünmediğini komşular da fark etti ve ne olduğunu sordular. İnsanlar durumunu öğrendikten sonra kasabadan onu ziyarete geldi.
Onu uyandırmaya çalıştılar. Kızın yatak odasında insanlar bağırmayı ve çeşitli şekilde uyandırmaya çalıştılar ancak Karolina'dan hiçbir yanıt gelmedi.
Aylar geçti ve Oknö'nün Uyuyan Güzeli Karolina'yı tüm ada öğrendi. Genç kıza yardım etmesi için sakinler anakaradan bir doktor getirdi.
Karolina'yı ilk muayene eden doktor komada olduğunu belirledi. Alışılmadık duruma rağmen doktor hiçbir şekilde endişeli görünmüyordu. Karolina'yı bir yıl boyunca takip etti ve adayı ziyaret etmeye devam etti.
İskandinavya'nın en ünlü tıp dergisinin editörüne bir mektup yazdı. Karolina ile ilgili bir yazının, kıza nasıl yardımcı olabileceklerini bilen uzmanlara ulaşmasını umuyordu.
Beklendiği gibi, uyanamayan bir kızın sıradışı hikayesi tıp camiasını büyüledi ve İsveç'in dört bir yanından doktorlar bu gizemi çözmek için Oknö'ye geldi.
Ancak hiçbir teşhis ve tedavi işe yaramadı. Yıllar boyunca Karolina ile temas halinde olan herkese göre, o sadece uyuyordu. Karolina'nın bakıcısı olduğu için tüm zamanını onunla geçiren annesi uykusunda kıpırdanıp sesler çıkardığını ama tek bir kelime bile etmediğini söyledi.
DEHŞETE DÜŞÜREN O UYANIŞ
Carolina'nın annesi 1904'te vefat etti, bu da babasının onu bakması gerekiyordu. Baba, genç bir kadına nasıl bakacağını bilmediği ve genellikle uzakta olduğu için bir hizmetçi tuttu.
Hizmetçiye göre, Karolina ile hiç konuşmamış veya onun konuşmasını duymamış. Hizmetçi sık sık yemeğini yatağın yanına bırakmış, ancak uyuyan kadın tek bir lokma bile yememiş.
Karolina'nın kardeşi 1907'de öldüğünde, uykusunda ağlamaya başladığı ancak gözlerinin kapalı kaldığı bildirildi. Hizmetçi daha sonra Olssonlar için çalışırken birkaç garip şey fark ettiğini söyleyecekti.
Örneğin, şekerleri bazen hiçbir açıklama yapılmadan kayboluyordu. Karolina'nın bahçedeyken şekerleri aldığından şüpheleniyordu.
3 Nisan 1908'de Karolina 32 yıl 42 gün sonra uyandı. Hizmetçi yatak odasından gelen ağlama seslerini duydu ve Karolina'yı yerde uyanık buldu.
