Son dakika... İstanbul Bahçelievler'de gece bekçiliği yapan Ali Tamer Akyol'un ilk iş gününde inşaatın temelinde cansız bedenine ulaşıldı. Babasına ulaşamayan Bedirhan Akyol, olay yerine gittiğinde acı haberi aldı. Olayın kaza mı yoksa cinayet mi olduğu araştırılırken Bedirhan Akyol, "İnşaatta başlangıçta iş kazası dediler. Ondan sonra düştü dediler. Ne olduğu araştırılsın" ifadelerini kullandı.
Acı olay, Hürriyet Mahallesi Güngören Sokak'ta bulunan bir inşaatta sabah saatlerinde meydana geldi. Dün evinden 16.00 sıralarında çıkan Ali Tamer Akyol, ailesine haber vermeden sokakta bulunan inşaatta gece bekçisi olarak işe başladı.
Sabah saatlerinde inşaata gelen işçiler inşaatın temel betonu ile toprak arasında bir kişinin hareketsiz yattığını görünce durumu polis ve sağlık ekiplerine bildirdi. Sağlık ekipleri 4 metre aşağıda hareketsiz yatan Ali Tamer Akyol'un öldüğünü belirledi.
Dün gece eve gelmeyen Ali Tamer Akyol'un oğlu sabah saatlerinde babasını aramak için evin çevresindeki sokakları dolaşmaya başladı. Güngören Sokak'ta kalabalığı gören Akyol'un oğlu, polis ekiplerinden ölen kişinin babası olduğunu öğrendi. Polis ekiplerinin çalışmasını gözyaşları içerisinde izleyen oğlunu çevredekiler teselli etti.
4 metre aşağıya temelde bulunan ceset itfaiye ekipleri tarafından halat yardımı ile bulunduğu yerden çıkartıldı. Olay yeri inceleme çalışmasının ardından cenaze Adli Tıp Kurumu morguna götürüldü. Polis ekipleri inşaatın sorumlusunu ve ölen kişinin oğlunu ifadeleri alınmak üzere polis merkezine götürdü.
'ÖNCE İŞ KAZASI DENDİ SONRA İSE DÜŞTÜ'
Ali Tamer Akyol'un oğlu Bedirhan Akyol, "İnşaattan düştüğünü öğrendim. Normalde eve saat 23.00'de kesin gelirdi. Gelmeyince, defalara aradık açmayınca bana iş yerinin tam olarak nerede olduğu söylemedi ama etraflıca bir adres söylendi.
Evden çıktım aramak için. Bir tane mahallenin polisler tarafından kapatıldığını gördüm oraya baktım, oradaymış. Haberi orada aldım. İnşaatta başlangıçta iş kazası dediler. Ondan sonra düştü dediler. Birinci kattan daha temel aşamasındaydı. Oradakiler çay almaya giderken düştü dediler" şeklinde konuştu.
'İNŞAATTA HİÇBİR ÖNLEM YOKTU'
Bedirhan Akyol babasının daha önce hiç inşaatta bekçilik yapmadığını, ilk deneyimi olduğunu belirterek, "Daha öncesinde tezgahtarlık yapıyordu. Uzunca bir süre yaptı ve inşaatla hiçbir alakası yoktu. Emekliydi. Bir önlemsizlik varsa onun araştırılmasını istiyorum. İnşaatta da büyük ihtimal hiçbir önlem yoktu, öyle düşünüyorum. Bekçilik yapıyordu. İkinci iş günüydü daha. Her şey çok ani oldu. Babamın o işe başladığını dün öğrendim, bugün de bu olay oldu. Topkapı'ya defnedeceğiz" ifadelerini kullandı.
ŞİKAYETÇİ OLDU
Bedirhan Akyol, babası Ali Tamer Akyol'un ölümünden dolayı inşaat sahiplerinden şikayetçi oldu. Akyol'un şikayetçi olduğu ifade tutanağında, "Bu sabah eve gelmedi. Babamın numarasını çok kez aradım fakat ulaşamadım. Tarif üzerine çalıştığı yere gittim. Orada bulunanlar bana ilk başta iş kazası olduğunu söylediler. Sonrasında bir polis memuru bana babamın inşaattan düşme sonucu öldüğünü söyledi. Bu olay ile ilgili babamın düştüğü ve öldüğü inşaattın sorumlularından davacı ve şikayetçiyim" ifadeleri yer aldı. Diğer yandan cenaze defin işlemleri ile ilgili kesin bir bilgi olmadığı belirtildi.
Muğla'da Galatasaray taraftarı 9 yaşındaki Yiğit Kurt, Galatasaray-Tottenham maçını izlemek için 7 Kasım'da İstanbul'a gittiği sırada trafik kazası geçirdi. Tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybetti. Talihsiz çocuğun acılı ailesi, evlatlarının organlarını bağışlamaya karar verdi. Ve Galatasaray aşkıyla yanan Kurt'un kalbi Fenerbahçe taraftarı Muhammed Berat Namlı'ya nakledildi. Muhammed Berat Namlı'nın babası Osman Namlı'nın sözleri yüreklere işledi.
Yeşil sahada ezeli rekabet sürerken duygu dolu haber Muğla'nın Bodrum İlçesi'nden geldi. Serkan Kurt, Galatasaray Spor Okulu'nun futbolcusu oğlu Yiğit Kurt ile Galatasaray-Tottenham maçını izlemek için 7 Kasım'da İstanbul'a gittiği sırada, Balıkesir'in Susurluk ilçesinde otomobiliyle trafik kazası geçirdi. Serkan Kurt'un kullandığı otomobil, TIR'la çarpıştı.
YİĞİT KURT KURTARILAMADI
Yaralanan baba-oğul, ambulanslarla hastaneye kaldırıldı. Serkan Kurt, tedavisinin ardından taburcu oldu. Yoğun bakımda tedavisi süren oğlu Yiğit Kurt'un ise 12 Kasım'da beyin ölümü gerçekleşti. Kurt ailesi Galatasaray hayranı oğulları Yiğit'in organlarını bağışlama kararı aldı.
MUHAMMED BERAT HIZLA İYİLEŞİYOR
Yiğit'in kalbi Ankara'da doğuştan 'Hipoplastik sol kalp sendromu' (HLHS-sol kalp yetmezliği) tedavisi gören Fenerbahçe taraftarı Muhammed Berat Namlı'ya nakledildi. Hacettepe Tıp Fakültesi Çocuk Hastanesi'nde 13 Kasım'da başarılı geçen operasyonun ardından Muhammed Berat'ın tedavisi devam ediyor.
Galatasaraylı Yiğit'in Kurt'un kalbiyle hayata bağlanan Fenerbahçe hayranı Muhammed Berat, yoğun bakımda kontrol altında tutuluyor. Hemşire Ayşe Merve ile polis memuru Osman Namlı çiftinin 2 çocuğundan küçüğü olan Muhammed Berat, tedavisi tamamlandıktan sonra taburcu edilecek.
BABADAN DUYGU DOLU SÖZLER: OĞLUMA CAN OLDULAR
Muhammed Berat'ın annesi Ayşe Merve Namlı, oğlunun rahatsızlığının hamileliğinin 5'inci ayında tespit edildiğini, doğduktan sonra 1 aylıkken, 2 yaşında ve 4 yaşında olmak üzere 3 ameliyat geçirdiğini, ancak istenilen sonucun alınamadığını söyledi. Eylül ayında yapılan anjiyodan sonra oğlunun acil nakil sırasına alındığını ve 13 Kasım'da 'kalp bulundu' haberini aldıklarını belirten Ayşe Merve Namlı, "İnşallah iyi olacak oğlum. Yiğit'in ailesine ben buradan başsağlığı diliyorum. Allah'ım onlara sabırlar versin. İnşallah Yiğit'imin mekanı cennet olacak, inanıyorum.
Onlar bize dünyaları verdiler, oğluma can oldular. Tabii ki oğlum, onların da oğlu bu saatten sonra. İstedikleri zaman görebilirler, istedikleri zaman sevebilirler. Organ bağışı gerçekten çok büyük ve çok önemli bir şey. Ben bu konuda ailelerin daha duyarlı olmasını istiyorum. Bunu basit bir şey gibi görmesinler. Yiğit'in ailesine tekrardan başsağlığı diliyorum. Gerçekten çok büyük bir şey yaptılar. Bizim hiç umudumuz yoktu, bize umut oldular" diye konuştu.
'OĞLUMUN BİR AİLESİ DAHA OLDU'
Baba Osman Namlı ise Kurt ailesine başsağlığı dileğinde bulunarak, "Yiğit'imize Allahtan rahmet diliyorum. Acılı ailesine baş sağlığı diliyorum. Onlar bizlere umut oldu. Çok teşekkür ediyorum. Allah razı olsun. En kısa sürede çocuğumuz tedavi sürecini tamamladıktan sonra ailenin yanına gidip bir araya gelmek istiyoruz. Oğlumun bundan sonra bir ailesi daha oldu. Ben öğrendim ki Yiğit Galatasaraylı futbolcu Victor Osimhen'in ikonik maskesini istemiş babasından.
Maskeyi alamadan o üzücü trafik kazasını geçirmişler Balıkesir'de. Ben Berat'ımı kucağıma aldıktan sonra Victor Osimhen'in maskesi ile birlikte aileye sarılmayı umut ediyorum. Bundan sonra bizim de ayağımızın biri Muğla'da olacak. Çocuğumun bir annesi bir babası daha oldu. Ben polis memuruyum bana burada desteği olan emniyet teşkilatımıza, müdürlerimize çok teşekkür ediyorum. Allah razı olsun hepsi çok destek oldular bize bu süreçte. İlk haber geldiğinde çok sevindim, tepkisiz kaldım açıkçası o kadar inanamadım. Bir aylık gibi bir kısa sürede olmasını beklemiyorduk biz" dedi.
'YANLARINA OSİMHEN'İN MASKESİ İLE GİDECEĞİZ'
Osman Namlı, oğlunun da fanatik Fenerbahçe hayranı olduğunu söyleyerek, "İnşallah bir kalpte iki takım yaşayacak bundan sonra. Yiğit'in babasının bir ricası vardı bizden; 'Berat bundan sonra Galatasaraylı olabilir zorlama yok' dedi. Tabii ki zorlamayacağım bunu söyleyeyim. İnşallah sağ salim sağlığına kavuşsun, ailesinin yanına Osimhen'in maskesi ile gideceğiz. Evlat hasretini bir nebze olsun gidermeleri için elimizden geleni yapacağız.
Telefonla duygusal bir görüşme yaptık. Hem aynı acıları paylaştık, kendileri de biraz olsun bizim sevincimize ortak olmaya çalıştı. Böyle karışık bir duygumuz vardı. Gerçekten bu kararı vermek zor. O kısa sürede karar vermek zor. Ben herkese seslenmek istiyorum. Organ nakline insanların duyarlı olmasını diliyorum. Burada bekleyen binlerce aile var. Umutla bekleyen aileler var" ifadelerini kullandı.