New York günlükleri 3

- III -
Havana'nın Öküzü

Gastronomik seyahat diye New York'a gidilip etobur olup çıkılırmış meğer…
Haftanın ve New York seyahatinin ilk gününde 5. Avenue, Central Park ve Soho'da dolandıktan sonra akşam yemeğinde Küba mutfağını seçmiş ve tam masaya otururken dünkü yazımı noktalamıştım…
Evet, buyurun 46. Cadde'deki Havana Central'a!
Kızartması, yağ oranı yüksek ve etçil bir menüyü göze alırsanız, New York'taki ilk ciddi yemeğinizde kentin çok kültürlülüğünü, mutfak zenginliğini ve kuzey diyarlarına esmiş Latin rüzgarlarını hissetmek için Havana Central tek kelimeyle mükemmel seçim…

Restoranın tanıtım metinlerini aynen aktarıyor ve söylenenlere bütünüyle katılıyorum: "Küba'nın altın çağına, bu cennet adada hayatın devamlı parti havasında yaşandığı zamanlara, Celia Cruz'un şarkı söylediği 1950'lerin Havana'sına açılan bir kapı… Küba kültürü, mutfağı ve müziğinin kutsandığı mekan…"
Yolunuz düşerse, şunları aklınızda bulundurun ve tatmaya çalışın… Yucca (patates gibi bir bitkiden yapılma, patates kızartması havasında bir şey), churrasco (dananın güzel yerinden, özel baharatlarla yapılmış ızgara), chorizo (sosis), empanada (puf böreği gibi)… Üç katlı başlangıç tabağına hepsinden küçük küçük serpiştirilmişti, hepsi de pek hoşuma gitti…

Ana yemek içinse bilin bakalım ne tercih ettim? Evet sevgili okurlar, dün de bahsettiğim gibi tüm restoran rezervasyonlarımı gitmeden önce www.opentable.com üzerinden yapmış, tün restoranların menülerini de uzun uzun incelemiştim… Ve Küba mutfağında gözüme kestirdiğim en farklı, en ilginç seçenek öküz kuyruğu oldu…

Kuyruk, kıkırdağıyla birlikte bütün olarak, yaklaşık iki parmaklık paralel parçalara ayrılmış şekilde ve enfes, tatlımsı bir sosun içinde geldi… Öncesinde "Sakın yeme, kuyruk yağı işte" diyen arkadaşları iyi ki dinlememişim… Şu mutfak sanatı denen şeyin, hangi etten hangi ottan neler yaratabileceğine akıl sır ermiyor doğrusu… Artık tek bildiğim, gerçekten tutucu davranmamak ve farklı lezzet deneyimlerine her zaman açık olmak gerektiği…
O halde, Küba havasının ve lezzet şöleninin ardından, akşam Broadway sahnelerinde görüşmek üzere!

Zira yemek sonrasında sürpriz bir oyuna biletimiz var…