Cuma 27.04.2012 00:00
Son Güncelleme: Cuma 27.04.2012 11:45

Yasemin kokulu ülke Tunus

Sahra Çölü'nün Akdeniz'e açılan kapısı Tunus, güzel kokulu yaseminleri, beyaz evleri, tarihi ve kültürüyle ziyaretçilerini büyülüyor.

Sahra Çölü'nün Akdeniz'e açılan kapısı Tunus, güzel kokulu yaseminleri, mavi pervazlı beyaz evleriyle şekillenen sakin mimarisi, 1200 kilometrelik sahil şeridi, tarihi ve kültürel değerleriyle turizmden hak ettiği payı almak istiyor.
Kuzey Afrika'da bir kıyı ülkesi olan Tunus, sokaklarına yasemin kokusunun sindiği, kumsallarının yanı sıra tek ya da iki katlı beyaz evleriyle görenleri büyüleyen bir ülke... 10 milyon 549 bin nüfusunun yüzde 98,2'si Arap, yüzde 1,2'si Berberi olan Tunus, sıcakkanlı ve misafirperver insanlarıyla Türkiye'yi aratmıyor.
Tunus'un en önemli ekonomik sektörleri arasında yer alan turizm, toplam milli gelirlerinin yüzde 6,5'ini oluşturuyor. 1200 kilometrelik sahil şeridi, üst kalitede hizmet sunan otelleriyle özellikle güneş-plaj turizminin ağırlıklı olduğu Tunus, tarihi ve kültürel değerleriyle de ön plana çıkıyor.
Dünyanın en büyük mozaik koleksiyonuna ev sahipliği yapan Bardo Müzesi, Romalılar tarafından tarih sahnesinden silinen Kartaca'dan geriye kalan harabeler ile küçük bir sahil kasabası olan Sidi Bou Said, Tunus'a seyahat ederseniz mutlaka görmeniz gereken yerler arasında. Tunus'a yolculuğunuzun başlangıç noktası olarak ise Bardo Müzesi'ni seçebilirsiniz. Böylece seyahatinize Tunus'un tarihi hakkında birçok şeyi öğrenmiş olarak başlarsınız.

DÜNYANIN EN BÜYÜK MOZAİK MÜZESİ: BARDO
AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, Tunus'ta 1574 yılında başlayarak 18. yüzyıl başlarına kadar süren Osmanlı İmparatorluğu hakimiyetinin ardından yönetime gelen Hüseyinoğulları Hanedanı'na ait saray, Bardo Müzesi'ne ev sahipliği yapıyor. Orijinali 13. yüzyıla tarihlenen saray, 18. yüzyılda Arap-İslam mimari ve dekorasyon tarzıyla yenilenmiş. Sarayın devasa salonları, süslemeli odaları ve kubbeli galerileri son derece etkileyici. Ayrıca her biri incelikle süslenmiş rengarenk tavanları, saraya sanatsal değer katıyor.
Sarayın salonlarında sergilenen Roma Afrikası villalarına ait mozaikler, Roma'nın o günlerdeki zenginliğini gösteriyor. Müzede bulunan mozaiklerin neredeyse tamamı Kartaca'dan çıkarılmış.
Bardo Müzesi'nde farklı dönemlere ait eserler de sergileniyor. Tarih öncesi, Kartaca, Roma, Hristiyanlık ve İslam dönemlerine ait yüzlerce eser, Tunus'un zengin tarihini gözler önüne seriyor.
Muhteşem mozaik koleksiyonuna ait eserler, neredeyse müzenin tüm salonlarına yayılıyor. Yüzlerce mozaik, duvarlarda ya da yerlerde sergileniyor. Antik kentlerden çıkarılıp bir araya getirilen mozaikler, Tunus Roması'nın servetinin ve imarının şahidi olarak duruyor. Mozaiklerin görüntülerini tanrılar ve tanrıçalar, mitler ve gerçekler, günlük yaşamdan sahneler oluşturuyor.
Tunus'un üçüncü büyük kenti Sousse'dan çıkarılan ve bu kentin adıyla anılan salonda, Deniz Tanrısı Neptün'ü şaşalı bir zafer alayında gösteren dev boyutlu mozaik ile incelikle yapılmış Venüs'ü banyo yaparken betimleyen mozaik sergileniyor.
Müzenin simgesi bir mozaikte, İzmirli ozan Homeros'un ünlü destanı Odysseus'ta uzun deniz yolculuğunu anlattığı kahramanı, Ulysses'in kadın vücutlu, kuş ayaklı ve kanatlı, yaptıkları müzikle gemicilerin yollarını şaşırtıp kayalıklara çarpmasına neden olan sirenlerle karşılaşması resmedilmiş. Bu sahnenin geçtiği Siren Kayalıkları ise Foça'da bulunuyor.
Ağırlıklı olarak konularını mitolojik öykülerden alan Hristiyanlık öncesi Roma mozaiklerinde konular, Hristiyanlık sonrası değişime uğramış. MS 3. yüzyılın sonlarına tarihlenen Hristiyanlık dönemine ait mozaiklerde daha çok İncil'den konular ve Yeni Ahit'ten semboller betimlenmiş. Bu döneme ait eserlerin bulunduğu salonda Tunus'un çeşitli yerlerindeki kilise ve şapellerden getiren mozaikler sergileniyor.
Özellikle 16-19. yüzyıllar arasında Tunus'ta etkili olan İslam'ın kültür ve sanatını yansıtan eserleri de müzede görmek mümkün. İncelikle dokunmuş ipek kumaşları, göz alıcı mücevherleri, kutsal metinleri, arabesk sanatın en iyi ağaç ve metal işçiliklerini bu salonda görebilirsiniz.

EFSANEVİ KOMUTAN HANNİBAL'İN ÜLKESİ
Tunus'un muhteşem tarihini gözler önüne seren mekanlardan birisi de Kartaca. Efsanevi komutan Hannibal'in kenti olarak bilinen Kartaca, MÖ 814 yılında kurulmuş bir Fenike kolonisi. Roma İmparatorluğu'na kafa tutan Kartaca devleti, MÖ 146 yılında bir daha ayağa kalkamayacak şekilde tamamen ortadan kaldırılmış. Harabelerdeki hamam, antik tiyatro ve liman, görülebilecek mekanlar arasında.
Tunus'un büyüsünü anlamak için ise Kartacalı efsanevi komutan Hannibal'in yaşam öyküsünü bilmek gerekiyor. Kuzey Afrika'daki kudretli Kartaca ülkesinin büyük komutanı Amilkar Barka'nın oğlu Hannibal, henüz çocukken Kartaca'nın egemenliği için sürekli tehlike olan Roma'nın amansız bir düşmanı olmak üzere yemin etti. Romalılara karşı beslediği nefreti, üstün yaradılışıyla besledi. Genç Hannibal, ant içtiği günden sonra bir savaş havası içinde yaşamaya başladı. 9 yaşından itibaren askerler arasında eğitilen Hannibal, genç yaşta dayanıklılığını ve soğukkanlılığı göstererek askerlerin sevgisini kazandı. Kısa bir süre sonra babası savaş alanında öldüğünde onun yanı başında kılıç sallıyordu ve henüz 18 yaşındaydı.
Hannibal, Kartaca süvari birliklerinin komutanı olarak kayınbiraderi Hasdrubal'in emrinde 8 yıl daha savaşa katıldı. MÖ 221'de Hadrubal ölünce Kartaca ordusu 26 yaşındaki Hannibal'i başkomutanlığa seçti.
Askeri tarihçi Theodore Ayrault Dodge'un ''Stratejinin Babası'' olarak nitelediği Hannibal, Roma'nın en büyük düşmanı olarak 2. Pön Savaşı'ndaki başarılarıyla tanındı. Filleri içeren ordusuyla İber Yarımadası, Pireneler ve Alpler'den kuzey İtalya'ya girerek, Romalıları birkaç önemli savaşta yendi. Ancak kendini toparlayan Romalılar, tekrar Kartaca'ya saldırdı. İtalya'da bulunan Hannibal, Kartaca'ya dönerek Romalılarla son kez savaştı ve yenildi. Kartaca ordusu Romalılar tarafından ezildi ve kent baştan sona yıkıldı.
Kendisine karşı yükselen muhalefet yüzünden gönüllü sürgüne giden Hannibal, önce Selevkos İmparatorluğu olmak üzere Ermenistan'a ve Anadolu'daki Bitinya'ya giderek buradaki saraylarda askeri danışmanlık yaptı. Bitinyalı yetkililer tarafından Romalılara teslim edileceğini anlayan Hannibal, yüzüğünde taşıdığı bilinen zehiri içerek intihar etti.
Hannibal'in mezarı bilinmemekle beraber, ölüm yeri Gebze'de bulunan TÜBİTAK yerleşkesinde kendi anısına yapılan bir heykel bulunuyor. Heykel, 1937 yılında Atatürk'ün girişimleri sonucu yapılmış. Daha sonrada Gebze yerleşkesine su getirme çalışmaları sırasında bulunan bir mezarın Hannibal'a ait olduğu zannediliyor.
DENİZİ TEPEDEN GÖREN BEYAZ EVLER

Başkent Tunus'un doğusunda küçük bir sahil kasabası olan Sidi Bou Said ise içinizi açacak farklı bir dünya... Sidi Bou Said, mavi pervazlı beyaz evleriyle ziyaretçilerine adeta bir tablo güzelliği sunuyor. Denizi tepeden gören bu kasaba, uzun yıllar boyunca Avrupalı sanatçıların da inziva mekanı olmuş. Öte yandan, alışveriş yapmak ve sevdiklerinize Tunus hatırası götürmek isterseniz Sidi Bou Said'de çok sayıda hediyelik eşya dükkanı bulunuyor.

ACIYI SEVİYORSANIZ ''HARİSSA'' ALMADAN DÖNMEYECEKSİNİZ
Akdeniz'in sıcaklığını yansıtan insanları, yerel ezgileri ve yöresel danslarıyla misafirlerini sarıp sarmalayan Tunus, deniz ürünlerini sevenler için de birbirinden güzel seçenekler sunuyor.
Deniz mahsullerinin bol olduğu ülkeden, kalamar, karides, ahtapot ve zengin balık çeşitlerini denemeden dönmemelisiniz. Tunus'un en ünlü yemeği kuskus ise bildiğimiz lezzetinden farklı olmasına rağmen, yerel yemekleri Türk damak tadına uygun.
Acı ve bol baharatlı yemeklerin tercih edildiği Tunus'ta, acı bir sos olan ''Harissa'' da sofraların vazgeçilmezleri arasında. Kurutulmuş kırmızı biber, sarımsak ve baharatlarla hazırlanan Harissa, acıyı seviyorsanız unutamayacağınız bir lezzet.
Tunus'ta kahvaltıda lezzetli zeytinlerinin tadına bakmayı ve yemeklerinizin sonunda nane çayı içmeyi de sakın unutmayın.

TUNUS'A SEYAHAT EDECEK TÜRK VATANDAŞLARININ DİKKATİNE
Tunus için diplomatik, hizmet, hususi ve umuma mahsus pasaport hamilleri vizeden muaf bulunuyor. Türkiye ile Tunus arasında Türk Hava Yolları ile haftanın 7 günü direkt uçak seferleri yapıyor.
Tunus'a girişte 5 bin Tunus dinarı (yaklaşık 3 bin 850 dolar, 2 bin 500 avro) üzerine denk gelen miktardaki döviz varlıklarını deklare etme zorunluluğu bulunuyor.
Özellikle yürürlükteki döviz mevzuatı ve buna bağlı cezai yaptırımlar ağır. Getirilen dövizin sadece bankalarda veya diğer yetkili kurumlarda bozdurulması önem taşıyor. Tunus dinarının ülkeden çıkarılması halen yasak. Ülkeye girişte deklare edilmeyen 5 bin Tunus dinarından fazla yabancı dövize, ülkeden çıkışta el konuluyor, cezai soruşturma başlatılıyor, ülkeye giriş yasaklanabiliyor ve hatta bazı durumlarda önemli miktarda para cezası uygulanabiliyor.
Tunus'ta yaz saati uygulanmıyor. Tunus, Nisan-Eylül döneminde Türkiye'den 2 saat geride, Ekim-Mart döneminde ise Türkiye'den 1 saat geride bulunuyor.

-Ziyaretçilerine görsel ziyafetin yanında huzurlu bir tatil vadetmesine rağmen Akdeniz'deki rakiplerine göre turist sayısı ve turistik gelir konusunda hayli zayıf konumda olan Tunus, geçen yıl başlayan ''Arap Baharı''nın ardından turizmde de yeniden canlanmaya kararlı
-Turizm sektörünün devlet tarafından desteklendiği 1960 ve 1970'lerde yıllık yüzde 29'luk gelişme seyri, son yıllarda yüzde 4'e düşen Tunus, Türkiye'nin turizm deneyimlerinden yararlanmak istiyor
-Türkiye ile kültür ve turizm alanında iş birliği anlaşmaları imzalayan
Tunuslu yetkililer ilişkilerin gelişmesinden memnun
-Tunus Turizm Bakanı Fakhfakh:
''Geçmiş dönemde turizmi biz Türk meslektaşlarımıza öğretiyorduk. Şimdi öğrenci ile öğretmen yer değiştirdi. Boynuz kulağı geçti. Bizim Türkiye'den öğreneceğimiz çok şey var''
Ziyaretçilerine görsel ziyafetin yanında huzurlu bir tatil vadetmesine rağmen, Akdeniz'deki rakiplerine göre turist sayısı ve turistik gelir konusunda hayli zayıf konumda olan Tunus, geçen yıl başlayan ''Arap Baharı''nın ardından turizmde de yeniden canlanmaya kararlı.
Tunus'un geçen yılki turizm rakamları bilinmiyor. 2010 yılında ise Tunus'a sınırdan giriş yapan yabancıların sayısı 6 milyon 902 bin 749. Bu ziyaretçilerin 3 milyon 814 bin 402'si Avrupa, 2 milyon 927 bin 968'i ise Kuzeybatı Afrika(Mağrip) ülkelerinden giriş yaptı.
Toplam nüfusunun yüzde 11.5'i turizm sektöründe istihdam edilen ülkenin, turizm geliri ise 2010 yılında 3 milyar 522 milyon Tunus dinarı (yaklaşık 1.64 milyar dolar) olarak gerçekleşti.
Turizm açısından gelişmiş şehirlerinden Djerba yüzde 60.3, Munastır yüzde 54.9, Sousse yüzde 52.1'lik doluluk oranına ulaşırken, gecelemelerin yüzde 90'ından fazlası deniz turizmi amaçlı.
Tunus'ta 2000 yılında ülkeye gelen turistlerin yüzde 70'ini Avrupalılar oluştururken, bu oran 2009 yılında yüzde 54'e düştü. Mağripli turist sayısında ise 1990'lı yılların aksine 2000'li yıllarda büyük artış yaşandı. Mağripli turistler arasında Tunus'u en çok tercih edenler Libya ve Cezayirliler olurken, Fas ve Moritanyalı turistlerin sayısı daha düşük.
Türkiye'den Tunus'a giden turist sayısı ise 2010 yılı itibariyle 18 bin 252 olarak gerçekleşirken, 57 bin 855 Tunuslu turist de Türkiye'ye geldi.

-TUNUS, DİĞER ÜLKELERDEN GERİDE KALDI-
Tunus'ta son yıllarda turizmin gelişme hızında belirgin düşüş yaşanıyor. Tunus'ta turizm sektörü 1960'lı ve 1970'li yıllarda devlet tarafından desteklendi ve yıllık yüzde 29'luk gelişme seyri izledi. Ancak bu 1990'lı yıllarda ortalama yüzde 5, 2000'li yıllara gelindiğinde ise yüzde 4'lük bir seviyeye düştü. 1993-2000 yılları arasında yaklaşık 6 gece olarak seyreden geceleme sayısı, 2000 yılından itibaren düşmeye başladı ve 2010 itibariyle ortalama 5 gece seviyesine indi.
Tunus'un yıllar içinde diğer Akdeniz ülkeleriyle rekabet gücü de bir hayli zayıfladı.
1990 yılında Fas'a 4 milyon 24 bin, Tunus'a 3 milyon 204 bin, Mısır'a 2 milyon 411 bin, Türkiye'ye 4 milyon 799 bin, Yunanistan'a 8 milyon 873 bin, İspanya'ya 34 milyon 85 bin, Fransa'ya 52 milyon 497 bin, İtalya'ya 26 milyon 679 bin turist gelirken, 2009 yılına gelindiğinde Fas turist sayısını 8 milyon 341 bine, Tunus 6 milyon 901 bin, Mısır 11 milyon 914 bin, Türkiye 25 milyon 506 bin, Yunanistan 14 milyon 315 bin, İspanya 52 milyon 231 bin, Fransa 72 milyon 200 bin, İtalya da 43 milyon 239 bine çıkardı.

-TÜRKİYE, TUNUS'A DENEYİMLERİNİ AKTARACAK-
Tunus'ta ''Arap Baharı'' olarak adlandırılan toplumsal hareket, 2011 yılında ülkenin turizm beklentilerini olumsuz etkiledi.
Geçen yılın ilk 3 aylık resmi olmayan verilerine göre, Tunus'ta doluluk oranının yüzde 10-15 seviyelerine düşmesi üzerine, Tunus Turizm Bakanlığı ile Paris'te bulunan Ulusal Turizm Ofisi ortaklığıyla çok geniş kapsamlı reklam kampanyası başlatıldı.
Türkiye'nin de katıldığı tüm turizm fuarlarında, Tunus da aktif olarak temsil edildi.
Son olarak geçen hafta Tunus'un turizm merkezlerinden Djerba Adası'nda, Dünya Turizm Örgütünce ''Akdeniz Turizminin Geleceği'' konulu 6. Uluslararası Destinasyon Yönetimi Konferansı düzenlendi.
Türkiye'nin son yıllarda kaydettiği hızlı ekonomik büyüme ve sosyal gelişim Tunus kamuoyunda takdirle karşılanırken, konferansta Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay onur konuğu oldu.
Kültür ve Turizm Bakanı Günay ile Tunus Turizm Bakanı Elyes Fakhfakh, Tunus'un turizm merkezlerinden Djerba Adası'nda düzenlenen törende, iki ülkenin Bakanlık yetkililerinin yaptığı Tunus-Türk Ortak Turizm Komisyonu 9. Oturumu Toplantısı'nın tutanağına da imza attı.
Tunus Turizm Bakanı Fakhfakh, yaptığı açıklamada, Tunus'un tarihindeki zor zamanlarından birini yaşadığını söyledi.
Fakhfakh, ''Geçmiş dönemde turizmi biz Türk meslektaşlarımıza öğretiyorduk. Şimdi öğrenci ile öğretmen yer değiştirdi. Boynuz kulağı geçti. Bizim Türkiye'den öğreneceğimiz çok şey var'' diye konuştu.

-TURİZMDE İŞ BİRLİĞİ İÇİN NELER YAPILACAK-
Tunus ile Türkiye arasında imzalanan tutanakla, daha fazla uzman ve eğitimci değişimi yapılacak, turizm eğitimi alanında seminerler, çalıştaylar, konferanslar düzenlenecek. Yaz tatilleri sırasında teknisyenler için turizm kuruluşlarında, otel yönetimi hakkında kısa eğitim programları gerçekleştirilecek.
İki ülke arasında turist değişimleri teşvik edilecek, resmi turizm organizasyonlarının yanı sıra turizm dernekleri ve operatörleri arasında iş birliğini geliştirmek için önlemler alınacak. Türkiye ile Tunus'ta pazarlama ve tanıtım deneyimlerinden yararlanmak için karşılıklı olarak iki üst düzey uzmanın değişimi sağlanacak. İki ülkede sergi ve fuarlara katılım artırılacak.
Türkiye ile Tunus'ta turizm alanında yatırımların gelişimi teşvik edilecek, yatırım fırsatları ve ortak girişimler hakkında bilgi değişiminde bulunulacak.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.