"Çıplak Ada" 10 yılda tavşanlarla doldu

Ayvalık ilçesinde yer alan Çıplak Ada'ya yaklaşık 10 yıl önce bırakılan birkaç çift tavşanın sayısı bugün on binlerle ifade ediliyor. Halk arasında "Tavşan Adası" olarak anılmaya başlanan bölgedeki bu türün, otları yemesi ve tüneller açarak toprağa zarar vermesi, küçükbaş hayvan yetiştiriciliğini olumsuz etkiliyor.
Adada, 1980 yılından bu yana Ayvalık'tan tekneyle taşımalı sistemle küçükbaş hayvancılık yapan Hıdır Ateş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, çıplak Ada'nın, ilçenin 22 adasının en büyüklerinden biri olduğunu söyledi.
Çıplak Ada dışında iki adada daha taşımalı sistemle küçükbaş hayvancılık yapıldığını belirten Ateş, sadece burada ağıllarının bulunduğunu anlattı.Önceden adada meranın çok verimli, ot veriminin yüksek olduğunu dile getiren Ateş, şöyle devam etti:
"Eskiden adadaki küçükbaş hayvan sayımız 500 civarında olurdu ve yem maliyetimiz yok denecek kadar azdı ancak son 10 yıldır hayvan sayımızı 200'e kadar indirdik. Artık meralarımız verimli değil, otlarımız büyümüyor. Bunların tek sorumlusu; adada sayıları on binlerle ifade edilen tavşanlardır. Yaklaşık 10 yıl önce balıkçılar, adaya üremeleri için birkaç çift tavşan bıraktı. Yılın 11 ayı yavru yapıyorlar. Bir batında 6-10 yavru oluyor. Hesap edin, bugüne kadar sayıları ne oluyor?"
"Yılanlar bile inanılmaz boyutlara ulaştı"
Ateş, tavşanların yavrularından bazılarını yılanların yediği bilgisini verdi."Yılanlar bile inanılmaz boyutlara ulaştı" diyen Ateş, tavşan yiye
yiye iyice büyüdüklerine dikkati çekti.Tavşanların, otları bıçak gibi kestiğini, tüneller kazarak köklerine zarar verdiğini anlatan Ateş, "Adada 300 koyuna yetecek mera otu kalmadı. Önceden belimize kadar ot uzardı, şimdi dört parmak seviyesine bile ulaşmıyor. Av turizmi başlatılabilir, tavşanlar avlanabilir. Bu hem küçükbaş hayvancılığa hem de ülke ekonomisine önemli fayda sağlar. Yıllarca sürecek bu çalışmada milyonlarca
tavşanın adet başına avlanması durumunda elde edilecek geliri bir düşünün. Zaten sürekli ürüyorlar, yine de azalacağını sanmıyorum" diye konuştu.

"Her taşın altından, her delikten tavşan çıkıyor"
Küçükbaş hayvan yetiştiricisi Ali Atalay ise "Küçükbaş hayvancılığın en büyük düşmanı tavşanlardır" sözünü duyan herkesin, buna şaşırdığını bildirdi.Tavşanlardan büyük sıkıntı duyduklarına işaret eden Atalay, "Tavşanlar bizi perişan etti. Sayıları çok aşırı oldu. Merayı bitiriyor, yeri kazıyor.
tüneller açıyor, kökleri kurutuyorlar. Bu durum çölleşmeye de yol açıyor. Ot büyümedikçe, kökü öldükçe toprak, rüzgarla taşınıyor. Ada, turizm sektörüne de açılsın, tavşanlar avlansın. Her taşın altından, her delikten tavşan çıkıyor" ifadesini kullandı.
Ayvalık Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürü Yusuf Aygün de yerleşimin bulunmadığı Çıplak, Mosko ve Maden adalarında yıllardır küçükbaş hayvancılık yapıldığını dile getirdi.
En yaygın olarak 230 hektar büyüklüğündeki Çıplak Ada'da küçükbaş hayvan yetiştirildiğini söyleyen Aygün, "Bu adada bol miktarda tavşan var.
Bunlarla ilgili avlanma ve turizm sektörü oluşturulabilir. Tarımsal açıdan değerlendirilmesi yönünde çalışmalarımız var. Mera verimi artırılabilir ancak önce tavşanlara çare bulunmalı" değerlendirmesinde bulundu.