Kadife kumlu cennet: Phuket

Laem Phromthep'e tırmanmak, dünya gözüyle cenneti gördüm diyebilmenin, Phuket'te oldugumu algılayabilmemin tek yolu. Phuket'i saran irili ufaklı adaları, çarpıcı dogasını 360 derece izliyor, nefesimi zor tutuyorum. Phuket'in gerçek yüzü, eski sehir kısmı. Adanın tarihi binalarının arasında uzanan Thalang caddesindeki koloni döneminden kalan güzel, zarif ve renkli yapılar, 130 sene Portekiz'e baglı olarak yönetildiginden tüm karma mimarisinin izleri ile saglı sollu beni sarıyor. Karma mimarinin diger misafirleri ise Çinliler ve Malaylar. 16. yüzyılda Avrupalıların kalay ticaretine ilgi duymaları ile birlikte, Ingilizlerin yakın komsulardan isçi ve tüccarlarla isbirligi yapmasıyla adaya ayak basmıslar. Phuket'in kaderi önce ticari anlamda, daha sonra ise kalay piyasasının çökmesiyle turizm anlamında iki kere degismis. Eski kalay madenleri, çagdas ve modern dünyamızın lüks otellerine dönüsmüs olarak yeni kimliginden memnun gözüküyor. Phuket etrafındaki komsu adalarıyla ziyaretçilerine daha fazlasını vaat ediyor. Leonardo Di Caprio'nun bana bir seyler fısıldadıgını duyuyorum "Ben mi? Hala cennete inanıyorum. Ama artık biliyorum ki orası arayıp bulabileceginiz bir yer degil. Çünkü orası gidilen bir yer degil. O bir seylerin parçasıyken hayatta hissettigimiz bir andır. Ve o anı bulursanız sonsuza dek sürer". 2000 yılında Caprio'nun basrolde yer aldıgı Kumsal filminin çekildigi Ko Phi Phi adasındayım. Ne kadar sanslıyım ki Leonardo Di Caprio'nun 'arayıp bulabileceginiz bir yer degildir' dedigi dogal güzelligin tam ortasındayım. Burada tek mevsim var, o da cennet. Sakin, turkuvaz sularının kadife kumla bulusması ve aykırı yesillikleri ile kendimi cennetin kucagına bırakıyorum. Filmin ünlenmesi ile ada daha fazla insan tarafından bilinen bir cennete dönüsmüs. Hayallerin adasının hepimize ögretecegi çok fazla sey var, anı yasamak, anı durdurmak, yasamın havasını cigerlerimize çekmek ve 'ben buradaydım, bunu gördüm'ün degerini bilmek... Tabiatı ile beni büyüleyen, koruma altına alınmıs dertsiz tasasız yeryüzü cenneti Ko Phi Phi'yi, teknenin turkuvaz sularının olusturdugu köpüklerle geride bırakıyorum. Ada küçüldükçe küçülüyor, gözden kayboluyor, ama etkisi hayat boyu zihnimden kaybolmayacak gibi gözüküyor. Ziyaretimin sonunda tatlı egzotizm ninnisini duyar gibiyim. Zihnimi ve vücudumu uykuya hazırlayacak Thai masajının anavatanında kendisini benligime davet ediyorum. Iyi bir gün ve masaj uyku getirirmis, öyleyse direnmeye ne gerek var. Uykuya teslim oluyorum.
MELİS AYGEN