Kuzey Ege'yi keşfetmiş miydiniz?

Sörf, deniz ve lezzet meraklıları çoktan keşfetti. Kuzey Ege'nin incisi Bozcaada'yı, Eceabat'ı, Kaz Dağları'nı... Doğal ürünlerle hazırlanan leziz yemeklerini, yemyeşil doğasını, masmavi denizini, sanat atölyelerini, üzüm bağlarını, farklı marmelatlarını, saf zeytinyağlarını... O halde kısa bir karayolu yolculuğuna çıkalım. İstanbul'dan yaklaşık üç buçuk saatte Gelibolu Yarımadası'na varalım. Mis gibi doğada soluklanalım. İki gün için bile olsa Kuzey Ege'de olmanın tadını çıkaralım. Eceabat'ta güne muhteşem bir kahvaltıyla başlamalı. Bunun için de durağınız Doyuran Kahvaltı Evi olabilir. Çeşit çeşit yumurtalar ve gözlemeler... En lezzetlisi de patlıcanlı ve kaşarlı olanı. Porsiyonlar büyük ama buranın havası, suyu acıktırıyor. Kalabalık bir ekipseniz ortaya bol bol söyleyin. Şeftali reçeli, karpuz reçeli, erik marmeladı... Hepsi ev yapımı. Kalori almaya hazırlanın. Zira kuru sucuğu, zeytinyağı ve hatta ekmekleri bile çok lezzetli. Kahvaltı sonrası spor zamanı. Şimdi adresimiz Kum Hotel. Sanki Eceabat'ta değil de Havai'de salaş bir oteldeyiz. Etrafta Kanadalı sörf hocaları. Denizi, adından da anlaşılacağı üzere kum... Ama biraz dalgalı ve soğuk. Sörf dersi almak istiyorsanız tam da yerindesiniz. Çok fazla lüks beklemeyin. Akşam saati lezzetli yemek zamanı... Şimdiki durağımız Eceabat'tan yolu geçenler için tam bir lezzet noktası. Sırf Kilye Suvla Lokantası'nda yemek yemek için İstanbul'dan gelenler oluyor. Nasıl olmasın, daha masada zeytinyağlarını tattığınız an sonra gelecek yemeklerin tadı hakkında fikriniz oluşuyor. Pizzaları incecik, çıtır çıtır. Köftesi iddialı yemeklerinden. Salatalarının bile tadı farklı. Elbette işin sırrı kullanılan zeytinyağında.
KALABALIK OLMADAN GİTMELİ
Suvla Kilye Lokantası'nın girişinde bir de gurme mağazası var. Hepsi yöresel birçok ürün özel ambalajlarında satılıyor. Zeytin reçeli mutlaka tadılması gereken lezzetlerden biri. Domates reçelinin henüz zamanı değil ama çok yakında o da raflardaki yerini alacak. Kilye zeytinyağları ve zeytin çeşitleri en çok satılan ürünler. Peynir helvası, farklı bitki sabunları, lavanta keseleri gurme mağazadaki ürünlerden sadece birkaçı. Ama doğasını da es geçmemeli. Yemyeşil zeytin ağaçlarıyla kaplı bahçesinde yürüyüşe çıkmalı. Badem ağacı önünde bir hatıra fotoğrafı çektirmeli. Eceabat yetmedi mi? O zamanda Bozcaada'ya gitmeli. Son iki-üç yıldır ada eskisine oranla daha kalabalık oluyor. Şimdi Seabird uçak seferleri başlayınca ada da kalabalık iyice kendini hissettirmeye başladı. Ama siz elinizi çabuk tutup sakin ve huzurlu adanın keyfini çıkarabilirsiniz. Ada belki de ulaşım zorluğu nedeniyle bakir kalmayı başaran yegane yerler arasında. Mimarisinde, mitolojiden günümüze taşınan izleri görmek mümkün. Zaten adanın tamamı sit alanı. Yani mimarinin bozulmaması için koruma kurulları çok sıkı çalışıyor. Restorasyonlar orijinale bağlı kalınarak yapılıyor. Ada merkezi Rum ve Türk mahallesi olarak ikiye ayrılıyor. Zamanında bu mahalleler, ortalarından geçen bir dereyle ayrılırlarmış. Türk mahallesi tek katlı taş evler, kıvrımlı dar sokaklardan ve ufak meydanlardan oluşuyor. Rum mahallesi ise 1900'lü yılların başında çıkan büyük bir yangın sonucu harap olmuş.
YAZLIK NİYETİNE BAĞ EVİ...
Konaklamak için büyük beş yıldızlı oteller aramayın. 'Her şey dahil' sistemini ise kesinlikle unutun. İki seçeneğiniz var. Ya pansiyon misali aileler tarafından işletilen ufak otellerde kalacaksınız. Ya da bağ evlerinde konaklayacaksınız. İki çeşit bağ evi var. Çatısız ve tek katlı olanlar yani 'dam'lar, bir de 'kule' adı verilen iki katlılar...
DOMATES REÇELİNİ TATMADAN DÖNMEYİN
Adada ne yemeliyiz derseniz? Gurme turizminin en önemli yerlerinden birindeyiz. Toskana bağlarını gezmiş, muhteşem yemeklerini tatmış olabilirsiniz. Ama adayı da hafife almayın. Taze ve bol balık çeşitleri, kalamar, ahtapot, adaya özgü otlardan yapılan mezeler zeytinyağından şaşmayan bu mutfağın öne çıkan lezzetleri. Adada kahvaltılar da ayrı bir özenle hazırlanıyor. Değişik otlardan yapılan omletler, gözlemeler, çiğ börek, domates ve üzüm gibi adaya özgü reçeller, ev yapımı pekmez, mevsimine göre dalından yeni koparılmış üzüm çeşitleri kahvaltı sofralarını tamamlıyor. Bozcaada'ya gelip de domates reçelinin tadına bakmadan dönmek olmaz. Adada birçok yerde bu reçelleri satan butikler bulunuyor. Denize sıfır konumdaki Martı Restaurant en iddialı yerlerinden biri. Soluklanmak, kahve içmek ya da midye dolmaları mideye indirmek içinse adres, adanın merkezindeki Polente Cafe.