Son Güncelleme: Salı 19.08.2014
Sıra dışı bir New York günlüğü
Trafik yok, hip mekanlarda kuyrukta beklemek yok. Yazın New Yorklular şehri terk ediyor, sokaklar turistlere kalıyor. Sağlıklı beslenme trendi, sükseli gece şovları, popüler restoranları ve barlarıyla New York'u keşfetmenin şu sıralar belki de en güzel zamanı
SAĞLIKLI YEME TRENDİ
New York'ta sağlıklı beslenme trendi başlamış. Neredeyse her köşe başında Fresh&Co var. Normal salata menüleri dışında sadece kinoa kullanılarak yapılan yedi-sekiz tane daha salata menüye eklenmiş. Beş numara olan Bangkok oldukça başarılı. İçinde hindi parçacıkları ve Uzakdoğu sosları var. Kişniş, avokado, Peru'dan dünyaya yayılan ceviche, salata barından butik restoranlara birçok mekanın menüsüne eklenmiş bile. Sağlıklı beslenme tutkusu sokaklara kadar taşmış. Alışık olduğumuz sokaktaki fast food satıcılarının yanına sebze-meyve suyu satan tezgahlar açılmış. Kerevizli, pancarlı ya da mangolu, muzlu... Zevkinize göre bir tanesini yaklaşık 7 dolara alabilirsiniz. Sağlıklı market zinciri Whole Foods da New York'un olmazsa olmazı. Akşam iş çıkışı saatinden sonra giderseniz kasada epey bekleme süresine takılabilirsiniz. Bu arada marketin içindeki suşi bölümü de yabana atılacak cinsten değil. Hemen yanındaki pastane bölümündeyse uygun fiyata lezzetli pizzalar bulabilirsiniz. İşte size Miami'de de bir şubesi olan muhteşem lezzetli yemeklerin olduğu İtalyan restoranı... Adı Scarpetta. Keçi peynirinden yapılan ricotta peynirli ravioli, kuşkonmaz ve patatesle servis edilen halibut balığı, domates soslu spagetti... Menüdeki yemekleri tadarken neden New York'a her gelenin kilo alıp gittiğini anlıyor insan. Şehrin bir başka iyi İtalyan restoranıysa Bice'nin yerine açılan Alfredo 100. Roma'yı bilenler Alfredo'yu da bilirler. Zira şehrin en iyi İtalyan restoranlarından biri. Geçtiğimiz aylarda 54. Cadde'deki Bice kapanınca yerine Alfredo açılmış. Sebzelerden yapılan vejetaryen lazanyası benim her daim favorim olmuştur. Ama madem buraya kadar geldiniz biraz oburluk yapın derim. Tereyağı ve parmesan peyniriyle servis edilen fettucinin tadına bakabilirsiniz mesela. Ya da tatlı olarak karamel sosla servis edilen elmalı turtayı tadabilirsiniz. Şehrin en popüler İtalyan restoranlarından biri de şef Michael White'ın Osteria Morini'si. Aslında White'in şehrin farklı yerlerinde, farklı isimlerde pek çok restoranı var. Ama en etkilisi ve en lezzetlisi kesinlikle burası. Ev yapımı makarnaları, ricotta peyniri dolgulu gnocchi'si, et seçenekleri... Ayrıca burada her an Sarah Jessica Parker gibi New York aşığı bir ünlüye rastlama imkanınız da var.
ALICE'S TEA CUP TAM ÇOCUKLARA GÖRE
New York'ta popüler mekanlar çok da değişmiyor aslında. SoHo'daki Balthazar'da istiridye yiyip, şampanya içmek hala 'in'. Ya da Le Parker Meridien Oteli'nin içindeki Norma's'ta kahvaltı etmek. Bu arada otelin içinde servis veren Knave Bar'da espressolu martininin tadına bakmanızı tavsiye ederim. Acı seviyorsanız da acılı Bloody Marry'si.. Le Parker Meridien'den içeri girer girmez uzun bir kuyruk dikkatinizi çekiyor. Lobinin arka tarafındaki ufacık ve salaş hamburgercinin kuyruğu bu. Adı Burger Joint. Sadece peynir kızartması, patates kızarması ve hamburger çeşitleri var. İnsanlar burada yemek yemek için saatlerce bekliyor. Standard Grill'in kahvaltı ve etler, Betony'de ıstakoz, Uncle Boons'da deniz mahsulleri yemek de in. Çocukla geziyorsanız da mutlaka Alice's Tea Cup'a gidin derim. New York'ta tam dört yerde şubesi var. İçeri adım atar atmaz kendinizi Alis Harikalar Diyarı'nda'nın bir sahnesinde hissediyorsunuz. Ama yemekler sadece çocuklara hitap etmiyor, büyükleri de cezbetmeye yetiyor.
HUDSON NEHRİ'NDE DENİZ KAYAĞI YAPMADAN DÖNMEYİN
-Whole Foods'dan edamame dip sosu alın ve kraker bana bana yiyin.
- Mercer Otel'de ister öğlen, ister akşam yemeği yiyin. Biraz karides kokteyl, biraz istiridye, "Kaloriden korkmam" diyorsanız da pizza ısmarlayın.
- Sanat zamanı... MoMa, Whitney ve Metropolitan müzelerine gitmeden New York'tan dönmek olmaz. Aman dikkat, MoMa'nın hediyelik eşya dükkanında kaybolmayın.
- Kore restoranları neredeyse her sokak başında var. Fark etmez dalın bir tanesine, yosun çorbasının, patates noodle'ının tadına bakın.
- Nespresso butiğine gidin, şöyle bol kalorili, hindistancevizli, karamelli bir spesiyal kahve söyleyin.
- Rose Bar'a uğrayın, dünyaca ünlü isimlerle birlikte caz dinleyip içkinizi yudumlayın.
- SoHo sokaklarında kaybolun. Değişik butiklerden içeri girip kendinize yeni bir tarz yaratın.
- Starbucks'sız olmaz. Zaten her köşe başında bir tane var. Yeni sezon soğuk kahveleri epey başarılı. New Yorker gibi takılmak için mutlaka bir şubeye uğramalı.
- "Tatilde de sporsuz yapmam" diyorsanız buyurun Hudson Nehri'ne. Zira burada deniz kayağı yapmak epey trend olmuş.
- Monet, Kandisky, Picasso... Büyük üstatların eserlerini yakından incelemek için buyrun Guggenheim Müzesi'ne...
- Sandviç seviyorsanız mutlaka Katz's'e uğrayın. Pastırmalı sandviçi muhteşem.
- Komedi şovları şehrin eskimeyenleri arasında... "Biraz gülelim" diyorsanız Comedy Cellar'ın yolunu tutabilirsiniz. Şehrin en iyi şovları genelde burada oluyor.
ŞOVLARI KAÇIRMAYIN
New York" demek şov demek, canlı performans demek... Şu sıralar Sydney Theatre Company tarafından The Maid isimli bir tiyatro oyunu sahneleniyor. Cate Blanchett, Elizabeth Debicki ve Isabelle Huppert'ın oynadığı oyunda çalışanlarını ve kızını öldüren iki kız kardeşin hikayesi anlatılıyor. Wicked özellikle çocuklu ailelerin favori müzikalleri arasında. Aslan Kral da yediden 70'e hitap eden başarılı bir müzikal. Hem muhteşem bir şov izlemek hem de lezzetli yemekler yemek isterseniz de Queen of The Night'a kesinlikle bilet almanızı tavsiye ederim. Bilet fiyatları 145 ila 475 dolar arasında değişiyor. Ultimate yani 475 dolarlık bileti alırsanız size özel odalarda şampanya ikram ediliyor. Ardından sahneye en yakın masalardan birine kuruluyorsunuz. Yine şampanya eşliğinde ıstakoz ve paella yerken muhteşem şovunuzu seyrediyorsunuz.
EN SON HABERLER
- 1 Hristiyan ve Müslüman İzleri: Bingöl'deki Gizemli Zağ Mağaraları
- 2 Yayman: Hedefimiz Türk turizmini kalkındırmak
- 3 Bayramda Kapadokya’ya akın ettiler
- 4 Göbeklitepe'yi 3 günde 33 bin kişi ziyaret etti
- 5 Şanlıurfa’da 11 bin yıllık duvar kabartmaları ilgi çekmeye devam ediyor
- 6 Tarihi konaklar turizme kazandırılıyor
- 7 Bodrum’da Eylül bereketi: 2 gemi ile 2600 turist geldi
- 8 Turizmde tüm zamanların turist rekoru kırıldı
- 9 Kapadokya'yı Ağustos ayında 697 bin kişi ziyaret etti
- 10 Türkiye’de 7 ayda turizimde rekor kırdı