Sonbaharda Alaçatı bir başka güzel

"Eylül geldi yaz bitti" diye üzülenlerdenseniz, şimdi gözlerinizi kapatın, dingin bir hava hayal edin... Fazla yakmayan ama içinizi ısıtan bir güneş, hafif hafif esen bir rüzgar, keyifli ama boş sokaklar... Evet, tam da böyle bir Alaçatı bekliyor bizi. Plajlar artık boşalmış, bir kısmı kapanmış, deniz ve güneş veda etmeye hazırlanıyor. Ama deniz hâlâ sıcak, sörf yapmak için de elverişli. Okullar açıldı, tatilciler çoktan Alaçatı sokaklarını boşalttı. O halde bu sessizliğin tadını çıkarmalı... Üstelik itiraf etmeli, sonbahar Alaçatı'nın en keyifli zamanı. Sırf yazın Alaçatı'yı terk eden ve sonbaharla birlikte geri gelen sakinleri bile var. Üstelik tatil yapmak için fiyatlar çok daha makul. Yazın kişi başı astronomik ücretler alan oteller şimdilerde fiyatları da aşağı çekti. Hem kalabalık olmaması, daha kaliteli servis anlamına da geliyor. Uçak fiyatlarının çok yüksek olmaması da cabası. İki günlük bir tatil kaçamağı için bile Alaçatı'ya gitmeye değer. "Peki sonbaharda Alaçatı'da neler yapılır?" diyorsanız rehberimize göz atmadan rotayı Alaçatı'ya çevirmeyin.
Mancar
Şık bir akşam yemeği için Mancar'a gitmenizi şiddetle tavsiye edebiliriz. Ambiyansı ve yemekleri çok başarılı... Mürekkep balığıyla yapılan sübye ve dana yanağı mekanın favori yemekleri... Şarap kavı ve şarap danışmanı Perran Arıbal yemeğinize uygun şarap seçmek konusunda sizi hayal kırıklığına uğratmayacaktır. Yalnız hemen rezervasyon yaptırmanızda fayda var.
IstLondon
Alaçatı sokaklarında keşfedilmeyi bekleyen birçok dükkan var. IstLondon da onlardan biri... Sadeliğine, inceliğine, pastel renklerine vurulduğumuz porselenler raflardaki yerini almış... Markanın kurucusu John Micklethwaite'in The Economist'in eski yazı işleri müdürü olduğunu söylersek belki biraz daha merakınızı uyandırabiliriz. "Kahvesiz asla" diyorsanız minik espresso bardaklarına mutlaka göz atın.
Begonvil Otel
Ruhsuz dört duvar otellere inat, özenle dekore edilmiş odaları, begonvillerle kaplı bahçesi, sessiz sakin havuz başı ve Alaçatı pazarından alınan yerel ürünlerle hazırlanıp soframıza gelen sabah kahvaltısıyla Begonvil Otel diğer otellerden kolayca sıyrılıyor. Yürüme mesafesindeki Hacımemiş sokakları ve akşam havuz başındaki şezlonglara yatıp Ay'ı ve yıldızları seyretmenin keyfi başka... Havalar biraz soğuduğunda ise Provence esintili geniş şömineli salonu ve alt kattaki spası sizi bekliyor olacak.
Reçelci Niko
Alaçatı sokaklarının belki de yüzümüzü en çok gülümseten tezgahı Reçelci Niko'ya ait! Önce kendinden, yüzyıllardır aileden reçelci olduklarından, reçellerinde yapay şeker kullanmadığından bahsediyor sonra da kavanozların etiketlerini saklayıp size tadım yaptırıyor. Evet, o kestane diye atladığınız reçel aslında patates çıkıyor! Sonra arka taraftaki dükkanın içine girdiğinizde dolaplarda sayısız reçel çıkıyor karşınıza. Süt reçellerinin Harrods'ta satıldığını duyduğunuzda ise "Artık tamam" diyorsunuz, Niko'nun reçelleri dünyaca tescilli...
Unter
İstanbul'dan Hacımemiş'e transfer oldu Unter... Çok da iyi oldu. Bahçesi huzur dolu, yemekleri lezzetli, eğlencesi deyim yerindeyse 10 numara. Üstelik buradaki Unter'de İstanbul'da tadamayacağınız lezzetler var. Ege otları ve yöresel yemekler de eklenmiş menüye. Balıklı lezzetleri de es geçmeyin deriz.
Gece eğlenmek için...
Akşamları eğlence nerede derseniz Şaşkın'ın güzel müzikleriyle eğlenip kokteyllerinin tadını çıkarabilirsiniz. Tektekçi, Göz Lounge ve House 44 dans etmek için ideal. Gece biraz daha uzun sürsün istiyorsanız da adres Otto...
Sudan
İsmi sizi yanıltmasın. Sudan'da sadece deniz ürünleri yok. Her gün değişen menüsünde Marş piyazı, kinoa salatası gibi farklı ot yemekleri ve et çeşitleri de var. Size tavsiyemiz başlangıçların hepsinden ortaya ısmarlamanız ve ana yemeği boş vermeniz. Zira porsiyonlar ufak ama lezzetleri büyük. Sudan'da yemekler kadar kokteyller de iddialı.
İmren
Dondurmayı sadece yazın yiyenlerden misiniz? O zaman Alaçatı sokaklarında dolaşırken İmren'e uğrayıp bir daha düşünün deriz. Rengarenk bir külah dondurma kimi mutlu etmeye yetmez ki... Gitmişken bir de İmren'in tatlılarının tadına bakmayı unutmayın tabii.
Pla'ce
Eğer kocaman bir incir ağacının altında güler yüzlü personeliyle meze-balık keyfi yapmak isterseniz de doğru adres Pla'ce... Taze deniz balıkları ve Ege lezzetleriyle gelen mutluluk...
Tuval
Yaz, kış fark etmez. Tuval Alaçatı'da artık bir klasik. Yılların mekanı... Sonbaharda da kapılarını kapatmıyor. Üstelik yazın yer bulmak için haftalar öncesinden rezervasyon gerekiyordu, şimdilerde sakin. O halde ne yapmalı? Tuval'in muhteşem menüsünün tadına bakmalı. Zaten lezzet düşkünleri boş bırakmaz Tuval'i. İzmir usulü sütte pişirilen levrek mekanın spesiyali. Pişerken levreğe çamfıstığı, kapari ve kuru üzüm ekleniyor. Bademli tavuk, meyhane köftesi gibi başlangıçları da ortaya söyleyip paylaşabilirsiniz.
Balambaka Otel
Mor ve beyaz renklerin kontrast yarattığı sıcak ve rahat bir otel Balambaka... Burada konaklarken kendinizi otelde değil de misafirlikte hissediyorsunuz. Romantik bir ambiyansı var. Öyle ki burada evlenme teklif edenler hatta evlenenler bile oluyor. Otelde konaklamayanlar ise lezzetli ve bol çeşitli kahvaltısının tadına bakmak için uğrayabilir. 13 odalı otelde bal kaymaklı, kaktüs reçelli, portakal sulu ve sınırsız çaylı mükellef kahvaltının bedeli kişi başı 60 TL. Ama kahvaltı keyfi için bir gün öncesinden rezervasyon yaptırmanız gerekiyor.
Şerefe Meyhanesi
Alaçatı'nın belki de en keyifli yeri... Hem ne çok severiz meyhane muhabbetini... O halde ihmal etmemeli, Alaçatı'nın en eski meyhanesi olan Şerefe'ye gitmeli... Zaten sokaklarda dolanırken mavi tahta masaları hemen dikkat çekiyor. Hemen karşısında ise kardeş mekanı Şerefe Balık var. Sıcak sosla servis edilen Cunda peyniri buranın spesiyali. Ahtapot tandır da epey lezzetli.
Bostanlı Midyecisi
Alaçatı sokaklarında dolaşılır da midye yenmez mi? Midye denince duyduk ki en iyisi Hacı Memiş Merkez Cami'nin önündeki Bostanlı Midyecisi'ymiş. Kestaneli, cevizli, pulbiberli çeşitlerini denemeden dönmemeniz ısrarla tavsiye edilir!
Orta Kahve
Öğlen damla sakızlı Türk kahvenizi Orta Kahve'de içip Alaçatı size kalmış gibi hissedebilirsiniz.

Dar sokaklar
Alaçatı sokaklarındaki eski kapılarla fotoğraf çektirme geleneğini es geçmeyin. Antikacıları mutlaka dolaşın. Instagramlık kareler yakalayın.
Basaques
Alaçatı sokaklarının konsept butiği Bashaques'a uğramadan gezinizi tamamlamayın. Tasarımcıların ürünlerinin satıldığı dükkan bölümünde uzunca bir süre vakit geçirmek isteyeceğiniz kesin. Arkadaşınızı dürtüp "Buna da bayıldım" demek oldukça sıradanlaşıyor burada. Lily and Rose mayolara, Happy Nes kulaklıklara ve Marble & Co gömleklere göz atın. Hemen yanı başındaki sanat galerisi de sanatçıların sergilerine ev sahipliği yapıyor. Peki "Nerede bu Bashaques Concept Store?" derseniz onu da web sitesinden görebilirsiniz: www.bashaques.com
Sailors Alarga
Sailors Alarga akşam içkinizi yudumlayıp keyifli vakit geçirmek için harika bir adres olmuş. İster barında içkinizi yudumlayın, isterseniz de arka bahçede sosyalleşin, ama mutlaka uğrayın!
Lapis Av Eti Yaban Otu Mutfak
Alaçatı'nın sessiz ama derinden ilerleyen bir mekanı: Lapis Av Eti Yaban Otu Mutfak. Menüde isminden de anlaşılacağa üzere av hayvanları var. En fazla 12 kişi misafir kabul eden mekana bir gün öncesinden gideceğinizi haber vermeniz gerekiyor. Av hayvanları deyince yanılmayın. Burada olta dışında avcılık yapılmıyor. Tüm etler Tekirdağ'daki yarı denetimli çiftlikten temin ediliyor. Eğer yolunuz düşerse dağ keçisi güvecini mutlaka deneyin. Kuzudan yapılan ve bir çeşit köfte olan şefdeli kebabı ve 12 çeşit av kuşundan yapılan terrine ve fırın yemekleri de oldukça başarılı. "Et yemem" diyorsanız lipsozlu soğan dolmasının tadına bakabilirsiniz. 83 çeşit reçel bulunduran mekan da kahvaltı da ağızları sulandıran cinsten.