Yanı başımızdaki cennet: Thassos

Yunanistan'ın birkaç kulaçlık mesafedeki cennet adası Thassos, baş döndüren doğasının yanı sıra muhteşem plajları ve Türk insanının damak zevkine hitap eden yemekleriyle tatil için mükemmel bir alternatif... Son yıllarda Yunanistan'la Türkiye arasındaki buzların erimesinin ardından gidiş- gelişlerin artması, adayı Türk turistler açısından son derece cazip hale getirmiş durumda. Öyle ki artık gittiğiniz her sokakta Türk plakalı araçlar görmeniz mümkün. Her halleriyle bize benzeyen Yunanlar, ada turizmine hareket getiren Türk insanına karşı son derece sıcakkanlı ve misafirperver... Son yıllarda büyülü güzelliği kulaktan kulağa yayılan Thassos Adası'na bu açılardan bakınca gidilip görülmesinin bir mecburiyet haline geldiğini söylemek mümkün. İlk fırsatını bulduğumuzda da harekete geçip öncelikle internetten otel rezervasyonumuzu yaptırdık. (Her keseye göre otel fiyatları bulunuyor. Bir çoğunda açık büfe sabah kahvaltısı var.) Kapıkule'de kilometrelerce kuyruk olduğu haberini alınca, İpsala'da da aynı durumun olabileceğini düşünerek içimizi bir korku kapladı. Hemen telefona sarılıp İpsala'daki Turing'i aradık. Sorun olmadığını öğrenince derin bir nefes alıp yola koyulduk. İstanbul'dan otomobile atlayıp, Tekirdağ üzerinden İpsala'ya kadar sorunsuz bir yolculukla sınıra vardık. (Vizenin yanı sıra yurtdışına otomobille çıkmak için öncelikle triptik belgesi denilen araç sigortası yaptırmak gerekiyor. Bunun maliyeti 15 gün için 60 avro. Turing'den uluslararası ehliyet almanız da gerekiyor ki bu da 380 liraya mal oluyor.) Üç-beş araçlık kuyruk ve birkaç ufak prosedürün ardından rahat bir şekilde Yunanistan sınırından geçiş yaptık.
MERMERİN BEYAZI İLE DOĞANIN YEŞİLİ İÇ İÇE
Pırıl pırıl bir otoyolda Alexandropolis (Dedeağaç), ardından Komotini (Gümülcine) ve Xhanti'den (İskeçe) geçtik. Thassos'a gidecek feribot ise Keramoti'den kalkıyor. Feribot ücreti, araç ve sürücü dahil 23 euro. Yaklaşık 45 dakikalık manzarası bol bir feribot yolculuğunun ve toplam beş saatin ardından Thassos Adası'nın merkezi konumundaki Limenas'a vardık. Vakit kaybetmeden de küçük otelimiz Metsikas Residence'a hareket ettik. Güler yüzlü, sıcakkanlı bir karşılamanın ardından valizlerimizi odalarımıza bırakıp, hemen adayı keşfe çıktık. İkinci büyük yerleşim merkezi Limeneria adanın diğer ucunda. Bir başka büyük yerleşim merkezi de Potos. Thassos Adası, mermerleriyle meşhur. Öyle ki uzun bir süre Antik Yunan'ın bütün tapınakları ve heykelleri Thassos'tan gelen mermerlerle yapılmış. Ayrıca her yer yemyeşil bitki örtüsü ile kaplı. Yani beyaz ne kadar hakimse bu adaya, yeşil de bir o kadar baskın. Adanın çevresinde onlarca doğal plaj var. Paradice Beach, La Scala Beach, Kalami Beach, Golden Beach, Aliki Beach bu plajlardan sadece bazıları. Ama Makryammos yolu üzerindeki Marble (Mermer) Beach'i diğerlerinden ayrı tutmak gerek. Limenas'a sadece beş kilometre yakınlıkta olmasına rağmen adeta bulunmaması için gizlenmiş doğal bir plaj. Bunun nedeni de sanırım çevreye gelişigüzel park edilen konuk otomobillerin mermer nakliye araçlarının geçişini engellemesi. Son derece bakımsız, taşlı topraklı bir yoldan ulaşılabilen plaj, turkuvaz rengiyle insana Maldivler'deymiş hissi veriyor. İsminden de anlaşılacağı üzere plaj minicik mermer parçaları ile kaplı. Mermer kalıntılarının kıyıya dökülmesi ile ortaya çok özel bir plaj çıkmış. Denize o muhteşem turkuvaz rengini veren de bu minik mermerler işte.
ÇEK Bİ AYRANİ BOL KÖPÜKLÜ OLSUN
Yiyecek-içecekler konusunda umduğunuzdan çok fazla alternatifiniz mevcut. Üstelik Türk insanının damak zevkine birebir hitap eden özellikle deniz ürünlerinden oluşan menülerin ilginizi çekeceğine hiç şüphe yok. Fiyatlara gelince... Limenas'ta yediğimiz akşam yemeğinde iki kişilik bir levrek için 35 avro ödedik. Yunan salatası (bildiğiniz Akdeniz salatası), kalamar gibi mezeler ve alkolsüz içeceklerle (Ayranın Yunancası nedir diye hiç düşünmeyin 'ayrani' diyorlar) birlikte fiyat 68 avroyu buldu. Ancak sadece mezelerle de rahatlıkla karın doyurmak mümkün. Bu da "rakam fazla" diyenler için bir alternatif. Kısacası yurtdışına çıkma prosedürlerinden çekinmeyenler için Thassos Adası gidilmesi, görülmesi gereken yerlerden biri. Üstelik Türkiye'den çok daha ucuza olması da artısı...
DAMAK ZEVKİNİZE UYGUN HER ŞEY VAR
İstanbul'a karayoluyla beş saat gibi kısa bir mesafedeki Yunanistan'ın Thassos Adası, sonbahar günleri için iyi bir tatil alternatifi. Üstelik Türkiye'deki birçok tatil seçeneğinden daha ucuza yurtdışı tatili yapacağınızı hatırlatalım. Turkuvaz rengi plajlarının sakinliği yanında yeme-içme konusundaki ülkemize benzerliği nedeniyle oldukça rahat edeceğiniz Thassos Adası ya da Türkçe'de bilinen adıyla Taşöz Adası hafta sonu kaçamağı için bile tercih edilebilir. Adanın çevresindeki onlarca doğal plaj, yazdan kalma bu sonbahar günlerinizi değerlendirmeniz için ideal. Adanın doğal güzellikleri yanında tarihi ve kültürel zenginliği de oldukça fazla.