Son Güncelleme: Cumartesi 30.05.2015
Madrid, gel barışalım çok güzelmişsin
İspanya'nın başkenti Madrid, tarihi, yemekleri, insanları, boğa güreşi, flamenko ve futboluyla en ön yargıyla gelenleri bile kendisini hayran bırakacak bir şehir
LORCA'NIN GÖZYAŞLARI...
Ülker'in ev sahipliğinde gittiğimiz Madrid'te gazeteci arkadaşlarımızdan oluşan kafileyi taşıyan otobüs bir caddeyi geçerken rehberimiz "ünlü şair Lorca işte burada yaşamıştı" diyor. 1936 ile 1939 tarihlerinde yaşanan İspanya İç Savaşı'nda Franco faşizmi tarafından henüz 38 yaşındayken kurşuna dizilerek katledilen Federico Garcia Lorca'nın Atlının Türküsü dizeleri geliyor aklıma. Zülfü Livaneli'nin bestelediği türkü dilimizden düşmezdi.
KİMSE UYUMAZ MI BURADA
Benim için İstanbul bir başkadır. Hayat kesintisiz aktığı için bir başka severim. Tatil için yola çıktığım andan itibaren özlemeye başlarım. Madrid'te aynı İstanbul gibi 24 saat yaşayan bir şehir, hem de denizi olmamasına rağmen. Bir İspanyolla evli olan ve Madrid'te yaşayan rehberimiz burada yalnızca uyumak için eve giderler diyor. Vallahi canlı şahidi olduk. Final Four için kente gelen Türkler, Ruslar ve Yunanlılar kentin her yerinde formalarıyla gezintideydi. Dünyanın en çok turist çeken ülkelerinin başında gelen İspanya daha yaz gelmeden cıvıl cıvıldı. Halkı da yemeyi ve gezmeyi de sevince sokaklar, meydanlar görülmeye değerdi.
ŞEHRİN KORUYUCU AZİZİ SAN ISİDORA
Madrid'e indiğimiz gün başkentin koruyucu azizi olarak anılan San İsidro için 14-18 Mayıs'ta düzenlenen bayram kutlanıyordu. Geleneksel kıyafetleriyle bayrama katılan İspanyollar turistlerin ilgi odağıydı. Gece yarısına doğru sokakları Afrikalılar dolduruyor. Yerlerde korsan ürünler satıyor. Sokak müzisyeni genç kadın bir Orta Çağ müziği çalıyor. Dilerseniz CD'sini de alabilirsiniz.
BÜTÜN YOLLAR PUERTA DEL SOL'A ÇIKAR
Madrid'in merkezi Puerta del Sol Meydanı'dır demek abartı olmaz. Yeme-içme, alışveriş, konaklama bu meydanın çevresinde gerçekleşiyor. Günün 24 saati cıvıl, cıvıl. Kemer sıkma politikalarını protesto eden grubun son durağı da orası oluyor. Şehrin simgesi ayı ve çilek ağacı da burada. O gün Arda'nın takımı Atletico Madrid'in Barcelona ile maçı vardı. Ailece maça gitmeden önce yemek için toplanmışlar. Benim gibi et severler için burası bir cennet. 8 saatte pişirilen kuzu eti bir harikaydı. Ve günün her saatinde yemek yenip alışveriş yapılan Mercado San Miguel pazarı.
TOLEDO: ÜÇ DİNİN KARDEŞLİĞİ
Madrid'e bir buçuk saat uzaklıktaki Toledo Orta Çağ'dan kalma mimarisiyle benzersiz bir bölge. Dar sokaklar bir meydana oradan bir geçide az ötede merdivenli bir yokuşa çıkıyor. Ve Madrid'ten önceki başkent. Tarihi MÖ 590'a kadar uzanıyor. Bir zamanlar Hıristiyanlar, Museviler ve Müslümanlar birlikte yaşamış. Kütüphaneler dillere destanmış. Verimli topraklarından üretilen seramikler ve yüzyıllar ötesinden gelen kılıç işçiliği hâlâ çok gözde. Dar sokaklarda bit pazarı tarzı dükkanlar var.
UÇAĞINIZ KAÇTA KALKSIN İSTE
Etstur Tatil Yağmuru fotoğraf yarışmasının Aralık 2014 birincisi Ahmet Seçkin Yılmaz, özel jetle Antalya'ya uçup ailesiyle güzel bir tatil geçirdi. Yılmaz tatilini anlattı
Tatile çıkacağımız gün özel minibüsle İzmir'deki evimizden alındık. Havaalanında özel jetimizin pilotuyla tanıştık ve Antalya'ya uçtuk. Antalya Havaalanı'nda bizi bekleyen helikopterimizle Maxx Royal Kemer Resort'a uçtuk. Ve yine harika bir karşılama, çiçekler, sımsıcak bir ilgi... Çok gezen biri olarak söylüyorum; 33 ülkeye gittim, çok otelde kaldım, bu kadar iyi bir hizmet anlayışı görmedim. Bu ilgi sadece bize karşı da değildi. Yerliyabancı tüm misafirlere gösterilen sıcaklık, beni gerçekten çok memnun etti. Ayrıca beni hayran bırakan ve başka hiçbir yerde rastlamadığım yemek konseptine de değinmeye değer. Otelde açık büfe yok. Deniz ürünleri, Türk mutfağı, İtalyan mutfağı ve dünya mutfağından lezzetler sunan dört ayrı a la carte restoranında menüden istediğinizi seçiyorsunuz. Bu tatilin bizim için ayrı bir de önemi vardı: 13 aylık kızımız Yaz ile ilk tatilimiz. Tatil boyunca en iyi vakit geçiren de oydu. Gerek çocuk kulübünde, gerek plajda ve gerekse restoranda tüm personelin adeta sevgilisi oldu, çok şımartıldı. Yazıyı kulağa inanılmaz gelen, birini benim resepsiyonist arkadaşlara sorduğum, diğerini de jetimizin pilotunun bize sorduğu iki soruyla bitireyim: "Helikopterimiz saat kaçta?" ve "Uçağınız kaçta kalksın istersiniz?" Şaka değil, hepsi gerçek!
EN SON HABERLER
- 1 Hristiyan ve Müslüman İzleri: Bingöl'deki Gizemli Zağ Mağaraları
- 2 Yayman: Hedefimiz Türk turizmini kalkındırmak
- 3 Bayramda Kapadokya’ya akın ettiler
- 4 Göbeklitepe'yi 3 günde 33 bin kişi ziyaret etti
- 5 Şanlıurfa’da 11 bin yıllık duvar kabartmaları ilgi çekmeye devam ediyor
- 6 Tarihi konaklar turizme kazandırılıyor
- 7 Bodrum’da Eylül bereketi: 2 gemi ile 2600 turist geldi
- 8 Turizmde tüm zamanların turist rekoru kırıldı
- 9 Kapadokya'yı Ağustos ayında 697 bin kişi ziyaret etti
- 10 Türkiye’de 7 ayda turizimde rekor kırdı