Gelenleri rüzgar karşılıyor

GÖZDE DEMİREL
Bakü'ye gittiğinizde şehre iner inmez ilk karşılayan şey rüzgar. Zaten Bakü, Rüzgarlı Şehir anlamına geliyor. Eğer buradaki seyahatiniz boyunca başınız ağrırsa endişelenmeyin, bu, rüzgar yüzünden şehre gelenlerin sıklıkla karşılaştıkları bir durum. Şehrin kıyısına kurulduğu Hazar Denizi, Bakü'nün en önemli gelir kaynağı. Denizden çıkan petrol, şehrin de simasını hızla değiştirmesine yardımcı olmuş. Azeriler de bu gelişen imajı desteklemek istercesine sizlere sürekli şehrin yeni yüzünü göstermek istiyor. Mesela havaalanından indikten sonra, kentsel dönüşüme sokulan eski yerleşim yerlerini görmeniz yol boyu barikatlarla engelleniyor.
ESKİ BAKÜ'YÜ GÖRMEK İÇİN
Bakü'nün merkezindeki İçeri Şehir, şehrin eski halini görmek isteyenler için birebir. Etrafı surlarla çevrili bu tarihi merkez şehrin ilk yapılanması... 2000 yılından bu yana ise UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alıyor. Labirent misali sokaklar arasında karşınıza bir anda eski bir dükkân, Kız Kalesi, yöresel yemekler yapan lokantalar ya da elbette şehrin olmazsa olmazı çayhaneler çıkabilir. Bölgedeki sarı taştan yapılmış cumbalı evlerin çoğu ise butik otellere dönüştürülüyor. Bir açık hava müzesini andıran İçeri Şehir'de bana göre iki yer var. Bunlardan biri Bakü'nün 12. yüzyılda ilk kurucuları olan Şirvanşahlar'a ait saray kalıntıları. İçeri Şehir'e gidince görmeniz gereken diğer yer ise Kız Kalesi. 27 metre uzunluğundaki Kız Kalesi, Bakü'nün simgelerinden. Tarihi 12. yüzyıla dayanan kale ile deniz arasında şimdi bir cadde geçiyor ama eskiden kale hemen denizin dibindeymiş. Azeriler buraya 'Qız Qalası' diyor, kaleye tepeden bakınca da yapısı 'Q' gibi görünüyormuş. Gözlemevi ve fener olarak kullanılan kale elbette efsanelerle de anılıyor. En çok anlatılan efsane, sevdiğine kavuşamayan bir kızın kendini buradan atması üzerine kaleye bu ismin verildiği... İçeri Şehir'den çıktıktan sonra sahile doğru yürürseniz, insanların deniz ve rüzgârın tadını çıkardığını göreceksiniz. Dolgu zemin üzerine yapılan sahil şeridi Bakülülerin de sosyalleştiği yerlerin başında geliyor. Azerbaycanlı Mimar Kasım Bey Hacıbabyev'in tasarladığı fıskiyeler boyunca sahilde yürümenizi tavsiye ederim. Sahil şeridinin en kalabalık noktası ise Azadlık Meydanı. Sovyetler Birliği döneminde hükümet binası da bu meydanda bulunuyormuş. Sahil arka tarafına geçtiğinizde ise sizi sokak üstü kafeleri ve ardından uzanan alışveriş bulvarları karşılıyor. Özellikle Nizami Caddesi'nde birçok ünlü markayı bulmak, alışveriş yaparken sokak arası kafelerinde dinlenmek mümkün. Ayrıca söylemek gerek, özellikle Azeri kadınlar bakımlarına ve giyimlerine çok fazla dikkat ediyor.

Müzik Azeriler için vazgeçilmez
Akşam çökünce Bakü gerçekten müzikle yaşıyor. Kentin dört bir yanında kendi zevkinize göre canlı müzik dinleyebilecek yerler bulabiliyorsunuz. Azerilerin birçoğu biraz da Rusya'nın etkisi ile illa ki bir müzik enstrümanı çalıyor. Dünyada gece hayatı en aktif kentlerden biri olarak gösterilen Bakü'de Azeri müziği ile farklı müzik türlerini harmanlayan eserleri dinlemeden dönmeyin.
Çay burada adeta bir ritüel
Şehrin dört bir yanındaki çayhaneler Bakü'nün ve hatta Azerbaycan'ın vazgeçilmezlerinden. Genellikle demlikle servis edilen siyah çay (en çok Azer Çay'ı seviyorlar) yanında mutlaka bir tatlıyla servis ediliyor. Baklava, akide şekeri ve reçel çayın yanında en çok gelenler. Bu çayhanelerde yiyecek bir şey ise genellikle bulamıyorsunuz. Akşamüstü özellikle iş çıkışında Bakü'nün yerel halkı saatler boyu buralarda sohbet ediyor, sosyalleşiyor.
Şehir geceleri ışıl ışıl...
Bakü'nün çehresi günden güne yenileniyor. Şehir merkezinde geceleri sürekli değişen ışıklandırmaları ile Flame Towers ise Bakü'nün simgesi olması için inşa edilen yerlerden biri. Sadece üç meşale şeklindeki Flame Towersdeğil, Bakü'nün merkezinde giderek yenilenen binalar ve neredeyse her ay bir yenisi yükselen yapılarla kent günden güne değişiyor. Yalnız bu durum trafik gibi bir sorun da yaratmıyor değil.
Her gün sefer var
Bakü, Azerbaycan'ın en pahalı şehri. İyi bir restoranda yemek ortalama 30-40 dolar arasında değişiyor.
Hediyelik eşya için İçeri Şehir ya da Nizamiye Caddesi'ne gitmelisiniz.
Türk Hava Yolları'nın her gün Bakü'ye seferleri mevcut.
Azerbaycan Türkiye'ye vize uygulamıyor. Havaalanında gümrüklerde kişi başı 10 dolar ödedikten sonra pasaportunuzu onaylatıp ülkeye giriş yapabiliyorsunuz.
Azeriler ile Türkçe anlaşabiliyorsunuz.