Eski dünyanın sonunda Lizbon

Pek çoğumuz için Lizbon, aşkın, hüznün, sokaklardaki romantizmin kenti. En azından gidip de görmeden önce, sevdiğimiz yazarların, mesela Jose Saramago'nun bize anlattığı Lizbon böyle bir kent. Atlantik Okyanusu kıyısında, Tajo Nehri'nin oluşturduğu haliç üzerinde kurulan Lizbon, tarihte pek çok kültüre ve medeniyete ev sahipliği yapmış. Bunu yapılardaki mimari çeşitlilikten de anlamak mümkün. Pek çok kişiye göre de tepeler üzerinde kurulan ve ortasından geçen Tajo Nehri ile kentin her iki yakasını birbirine bağlayan güzel köprüsüyle Lizbon, İstanbul'un batıdaki bir eşi. Esquire dergisi, Lizbon hakkında merak edilenleri derledi...
BELEM KULESİ
Belem Bölgesi'ndeki ünlü Belem Kalesi, 16. yüzyılın başlarında, Portekizli kaşif Vasco de Gama anısına inşa edilmiş. Gotik stilinin devamı olan Manuelin tarzındaki kule, Lizbon'un simgelerinden biri.
MANASTIR GEZİSİ
Belem Kulesi ile birlikte 1983 yılında Unesco tarafından Dünya Miras Listesi'ne alınan Jeronimos Manastırı, Belem semtinde bulunuyor. Manuelin tarzındaki yapının yapımı 70 yıl sürmüş ve 1501 yılında inşa edilmiş.
EN YÜKSEK TEPE
Yedi tepeli Lizbon'un en yüksek tepesindeki Sao Jorge Kalesi, bu kenti tepeden izleyebilmek için en iyi adres. M.Ö. 6. yüzyılda İberler ve Keltler tarafından da kullanıldığı düşünülen kale, güzel günbatımı fotoğrafları için de biçilmiş kaftan.
GOTİK YAPI
Şehrin önemli yapılarından biri olan bu gotik tarzdaki manastır, 1755 yılındaki büyük depremde yıkılmış. Ancak bu heybetli orta çağ yapısının kilise kısmı hâlâ ayakta.
ZENGİN KÜLTÜR
Lizbon, kültürel ortamıyla da oldukça ilgi çeken bir kent. Antik Sanat Ulusal Müzesi, Azulejo Mozaik Müzesi ve Belem Kültür Merkezi kentin belli başlı müzeleri arasında. Ancak antik ve modern sanat objelerine merakınız varsa, Gulbenkian Müzesi'ni gezmelisiniz. İstanbul doğumlu bir Ermeni olan ve döneminin ünlü petrol yatırımcılarından olan Gülbenkyan'ın sanat koleksiyonuna ev sahipliği yapan müze, 6 bin parçalık koleksiyonuyla dikkat çekiyor.

FADO ZAMANI
Portekiz'in geleneksel müziği fado, Portekizli kadınların denize uğurladıkları eşleri ve sevgililerinin ardından yaktıkları ağıtlarla doğmuş. Kentin gece hayatına da şekil veren fado, günümüzde turistik bir eğlence biçimine dönüşmüş. Bairro Alto semtinde fadoyla hüzünlendikten sonra kentin popüler gece kulüpleri için Santos ve Docas'a gidip geceye eğlenerek devam edebilirsiniz.