Ada seni çağırıyor
İstanbul'a bir vapur mesafesinde, doğası güzel, havası temiz... Büyükada tarihi dokusu ve doğal güzellikleriyle şehrin koşuşturmacasından kaçmak isteyenlere kucak açıyor
İlk yazlıkçılar Fransızlar
Adalar şöhretini Bizans'ın sürgün ve çile beldeleri olarak kazanmış ilk olarak. Ulaşım zor, kaçmak imkansız... Gözden düşen din adamları, rakip olarak tehlike sinyali veren saray mensupları, prensler, imparator ve imparatoriçeler, hem de ağır işkenceler altında, gözlerine mil çekilerek adalara sürülmüş, burada ölüme terk edilmiş. Hatta rivayet o ki, 'Prens Adaları' ismi buradan geliyor. Adaların ilk yazlıkçıları, 18. yüzyılın sonlarına doğru gelen Fransızlar. O zamanlar Tophane'den kalkan büyük kayıklarla yapılan ada yolculuğu, üç saate yakın sürermiş. Manastır ve kiliseler dışındaki binaların tarihi 1820'den eski değil. Bugüne gelen en eski binanın, kapısının her iki yanında eski ve yeni harflerle 1822 yazan köşk olduğu düşünülüyor.
Büyük turu koşarak atmak da varmış
Bizim Büyükada ziyaretimizin sebebi ise bu yıl üçüncü kez düzenlenen New Balance Büyükada Koşusu. İddiamız büyük değil. Amaç adanın mis gibi havasını ciğerlerimize çekip, dünyanın en güzel manzaralı parkurlarından birini sakatlanmadan tamamlamak. Mesafe de kısa değil. Tam 11,2 kilometre. Çoluk çocuk, cümbür cemaat vapurları, motorları doldurup gidiyoruz adaya. Herkesin üzerinde "Ada seni çağırıyor" yazan pembe tişörtler var. Sırtlarımızdaki hashtag manidar: Koşan bilir! Amatör ve profesyonel, 3 bine yakın kişi 10.00'da Atatürk Meydanı'nda toplanıyoruz. Nizam Mahallesi istikametine doğru start aldığımızda kalabalığın coşkusu görülmeye değer. Koşu boyunca eğimli parkur bizleri zaman zaman zorlasa da yüzümüzden tatlı tebessüm hiç eksilmiyor. En zorlu noktalarda bizi bekleyen müzisyenler hem motive ediyor, hem de yüzümüzü güldürüyor. Bitiş çizgisini geçerken içimizde zorlu bir mücadeleden galip ayrılmış olmanın mutluluğu, bacaklarımızda da tarifsiz acılar var. 35-79 yaş arası tüm kategorilerde sporcular madalyalarını alıyor, dereceye giren sporcular kürsüye çıkıyor. Bizim gibi derece almayan katılımcılar da koşu bitiminde anı madalyalarına sahip oluyor. Yarış bitiminde elimizde anı madalyalarımız, bedenimizde tatlı bir yorgunlukla sahildeki Alibaba restoranda oturuyoruz. Önümüzde muhteşem İstanbul manzarası, önümüzde lezzetli mezeler, aklımızda tek bir cümle: "Koşan bilir!"
EN SON HABERLER
- 1 Hristiyan ve Müslüman İzleri: Bingöl'deki Gizemli Zağ Mağaraları
- 2 Yayman: Hedefimiz Türk turizmini kalkındırmak
- 3 Bayramda Kapadokya’ya akın ettiler
- 4 Göbeklitepe'yi 3 günde 33 bin kişi ziyaret etti
- 5 Şanlıurfa’da 11 bin yıllık duvar kabartmaları ilgi çekmeye devam ediyor
- 6 Tarihi konaklar turizme kazandırılıyor
- 7 Bodrum’da Eylül bereketi: 2 gemi ile 2600 turist geldi
- 8 Turizmde tüm zamanların turist rekoru kırıldı
- 9 Kapadokya'yı Ağustos ayında 697 bin kişi ziyaret etti
- 10 Türkiye’de 7 ayda turizimde rekor kırdı