Giriş Tarihi: 19.6.2016

Herkese uygun bir Yunan adası mutlaka var

Yunan adaları burnumuzun dibinde. Hem güzel, hem ucuz. Gitmemek, deneyimlememek hata olur. Son dönemin gözdesi Yunan adaları arasından hangisi kime daha uygun araştırdık

PATMOS: Küçücük bir ada. Nüfusu 2 bin 500 kişi... Gitmesi meşakkatli... Ama gidince tadına doyulmazlardan. Girintili çıkıntılı sahillerinde yer alan plajları, değişik hava koşullarına ve her tür zevke uygun denizi var. Samos'tan feribotla geçebilirsiniz. Türkler arasında adı sanı pek duyulmadığı için keşfedimeye değer. Bir motosiklet kiraladınız mı tüm adanın hakimi sizsiniz. Aileler ve romantik bir tatil isteyenler için ideal. Klasik Yunan tavernaları, daracık sokakları akşam keyfi için bulunmaz nimet. Siz bakmayın bu adanın küçücük olduğuna Jean Paul Gaultier, Ağa Han, Julia Roberts bu güzel adada ev sahibi olmuş bile... Şu plaj, bu plaj diye tarif vermeyeceğim çünkü bu küçücük adanın her metrekaresi gezmeye değer.
SAMOS: Kuşadası'ndan bir saatlik feribot mesafesindeki Samos, turkuvaz denizi, mis gibi havası, eğlenceli gece hayatıyla dört dörtlük bir tatil rotası. Yazın bu son günlerinde Samos'a vakit ayırmakta fayda var. Samos'a dair bloglara, seyahat yazılarına ve tur şirketlerinin yorum sayfalarına baktığınızda "Üç-dört günde gezilecek bir yer" olduğu izlenimine kapılabilirsiniz. Sakın ha! Samos gezdikçe güzelliğini sunan yerlerden... Bir kere en yeşil Yunan adalarından biri... Alçalıp yükselen tepelerle dolu. Antik Yunan kalıntıları arasında arabayla yolculuk yapmanın keyifli olduğu bir ada. Haliyle aileler için biçilmiş kaftan. Deniz şahane, plajları güzel. Çakıl plajı olduğu için ilk kez gideceklerde soru işareti yaratır ama o çakıllar insanı hiç rahatsız etmez... Bu adaya yolunuz düşerse aklınızda olması gereken üç şey şu: 1- Araba kiralayın! 2- Livadaki Beach'i ziyaret edin! 3- Konaklamanızı Pytogoria bölgesinde yapın!
MIKONOS: Kanınız kaynıyor, yaz deyince aklınıza eğlence, müzik ve partilemek geliyor. "Hangi Yunan adasına gideyim?" diye uzun uzun düşünmenize gerek yok. İstikamet Mikonos. Aileler için fazla hareketli, olgun çitfler için fazla enerjik. Uçakla ulaşım mümkün. Birkaç havayolu şirketi yaz döneminde Mikonos'a özel seferler düzenliyor. Kalacağınız yerin çok masraflı olmasına gerek yok. Nasılsa sabaha kadar sürecek partilerde olacaksınız. Kim bilir belki sahilde sabahlarsınız... Ama motosiklet kiralamak iyi bir fikir olabilir. Belli başlı beach club'ları var adanın. Nammos adı en çok bilineni... Siz tercihinizi yapın! Mikonos'un en şık tavernası Sea Saten Market... Burada her an ünlü birilerini görebilirsiniz. Yemek sonrası herkes masanın etrafında dans ediyor. Adanın en popüler bölgesiyse Little Venice (Küçük Venedik). Denize sıfır bu bölgede yan yana kafeler var. Burada gelenek gün batımını bu bölgedeki kafelerden birinde bir şeyler içerek karşılamak.
RODOS: Rodos, Türkiye kıyılarına sadece 18 kilometre mesafe uzaklıkta. Gemiyle gelenlere Rodos Kalesi "Merhaba" diyor. Şövalyeler tarafından inşaa edilen kale, UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi'nde yer alan eski şehrin merkezini sarıyor. Eski şehrin parke taşlı daracık sokaklarında kaybolmak harika bir fikir olabilir. Adanın kuzey tarafında deniz biraz dalgalı. Bu bölge; daha çok rüzgar sörfü yapanlar ve eski şehre yakın olmak isteyenlerin tercihi. Yüzücülerin en çok rağbet ettiği noktaların başında ise Lindos, Faliraki ve Anthony Quinn Koyu geliyor. Adanın şehir merkezinden sonraki en büyük yerleşim yeri olan Lindos, mavi pencereli beyaz evleri, turkuvaz rengi denizi ve yüksekten bakıldığında kalp şeklinde görünen St. Pauls Koyu ile doğaüstü güzellikte bir yer. Ziyaretçilerine deniz-güneş-kum üçlüsünden çok daha fazlasını vaat eden Rodos'ta Bizans ve Osmanlı döneminden kalma eserler de var. M.Ö. 300 yılında inşa edilen Apollo Tapınağı ile eski Rodoslular'ın güneş tanrısı Helios şerefine atletizm yarışmalarının düzenlediği antik stadyum mutlaka görmeniz gereken yerlerden.
SANTORINI: Volkanik adalar grubu olan Santorini'de M.Ö. 1650- 1450 yılları arasında püskürmeye başlayan volkan, adanın 73 kilometrelik bir alanının deniz altında kalmasına neden olmuş. Birkaç adacıktan oluşan Santorini'nin yerleşim başkenti Fira adlı büyük ada. Fira'dan botlarla geçilen Thirassia Adası ise 40 hanenin yaşadığı ufacık bir köy. Santorini bir balayı adası... Romantizm için ideal çocuklu aileler için pek uygun değil... Adada ilk hissedilen şey huzur. Adanın tepesinde yer alan kafelerden birinde oturup adayı ve muhteşem deniz manzarasını seyrederken çocuk sesi pek de cazip değil. Her yere yürüyerek gidilebilecek bir ada. Santorini ile ilgili hemen hemen her fotoğrafta Oia Köyü yer alıyor. Uzakdoğu'dan her yıl 800 çift evlenmek ya da evlenme teklif etmek için buraya geliyor. Çünkü bölgenin uğur getirdiğine inanıyorlar. Santorini'de plajların rengi bile romantik. Kuzeyden güneye doğru ilerlerken renk değiştiriyor. Siyah, kırmızı ve beyaz plajlar var. Plajların arka taraflarında kafe ve restoranlar sıralanıyor. Taverna eğlencesi için Amudi bölgesine geçin.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.