Ruhumun kaldığı kutsal topraklar
Huzur ve ibadetin merkezi kutsal topraklar, adeta duygu yoğunluğu yaşatıyor. 24 saat yaşayan Medine ve Mekke, her zaman sizi kucaklıyor
İLK DURAK MEDİNE
Kutsal topraklarda üç gün Medine-i Münevvere'de, dört gün de Mekke-i Mükerreme'de kaldık. İlk durağımız Medine. Kutsal topraklara gelen erkekler ve kadınlara ayrı ayrı görevliler eşlik ediyor. Şehre indiğimizde kafile görevlisi hocalar bizi bilgilendiriyor. Kitaplardan aşina olduğumuz bilgileri görevli hocamız Hicabi Altay da, "Medine-i Münevvere Resulullah Efendimiz'in hicret vatanıdır. Başkaları yardım elini çekerken, yardım elini uzatan şehirdir" diyerek hatırlatıyor. Medine-i Münevvere'nin etrafında bulunan otellerin tamamı dolu. Bir karınca misali gidip geliyor insanlar. Medine-i Münevvere'nin hemen yanında bulunan otelimizden çıkıyoruz. Kadınlar ayrı, erkekler ayrı hocalarla. Cennet-ül Baki'yi ziyaret ediyoruz. Peygamber Efendimiz'in Cennet Bahçesi'nde namaz kılmak, dua etmek... Bir duygu seli. Adeta boğazımın düğümlendiğini hissediyorum. Medine-i Münevvere ziyaretimizden sonra istikametimiz Kabe. İhrama gireceğimiz için ayrıca heyecanlıyım. Dört saatlik otobüs yolculuğunun ardından Mekke'deyiz. Otobüste kimi sessizce kimi ise hıçkıra hıçkıra ağlıyor.
DUYGU SELİ
Otelimize yerleştikten sonra Harem Bölgesi'nin içerisinde bulunan Kabe'ye gitme vakti gelmişti. Tavaf edip, sa'y yapıp, umremizi eda edeceğimiz için acele ediyoruz. Dörderli sıra halinde otelden dualarla çıktık. Yaklaşık 500 metrelik bir yolculuktan sonra Kabe'ye doğru ilerliyoruz. Hoca, 'Kimse kafasını kaldırmasın" dedikten kısa bir süre sonra da, "Herkes kafasını kaldırıp, karşısına baksın" dedi. Aman Allah'ım... Gözyaşı sel. Kimse içine akıtmıyor gözyaşlarını... Taşın kalp olduğu yer Kabe'deyiz... Umremizi yaptıktan sonra sırada sa'y var. Safa ve Merve'de de sa'yımızı gerçekleştiriyoruz. Tüm bunlar yaklaşık dört saat sürüyor. Umremizi yapıp otele dönüyoruz. Ben, iki saatlik bir uykunun ardından yeniden tavaf yapmak için otelden ayrılıyorum. Sabah namazına kadar tavaf yapıp ardından da namazımı kılıp, otele dönüyorum. Kaldığım dört günde de aynı ritüel devam etti. Namazı Kabe'nin yakınında kılmak istiyorsanız namaz saatinden üç saat önce içeriye girmeniz gerekiyor. Aksi halde, kapılar kapatılıyor, dışarıda kalıyorsunuz.
HACER-ÜL ESVED YARIŞI
Kabe'ye ilk girişte doğruca Hacer-ül Esved'e doğru yol aldım. O cennet taşına dokunmak tabii biraz zor oldu. İlk gün, yanına kadar yaklaşıp sadece beyaz çerçevesine dokunabildim. Dokunmama bir karış kalmasına rağmen ne görebildim, ne de dokunabildim. Pes etmeyerek ikinci gün tekrar tekrar girişimim oldu. Bu sefer amacıma ulaştım... Mesleğim nedeniyle çeşitli vesilelerle yurt içi ve yurt dışı çok kez ziyaret ve gezilerim oldu. Her gittiğim yerden, "Bir an evimize dönsek" diye içimden geçirirdim. İlkini 2013'te yaptığım hem o Umre ziyaretimde hem de birkaç ay önce gerçekleştiğim bu Umre ziyaretimde de, "Keşke bir gün daha kalabilsem" diye hayıflandım.
ÜÇ ÇOCUĞUYLA TAVAF
Sabaha karşı saat 01.30 suları. Önümde 40 yaşlarında bir hacı. Arkasında pusette bir çocuk uyuyor, sırtında bir kız çocuğu... Biraz ilerleyip yanına gelince kucağında da bir çocuk olduğunu gördüm. Üç çocuğuyla tavaf yapıyor... Gencinden yaşlısına, sakatından sağlamına herkes tavafta... Tavaf sırasında zaman zaman yaşanan sıkışıklıkta hacılar birbirlerine çarpıyor.
EN SON HABERLER
- 1 Hristiyan ve Müslüman İzleri: Bingöl'deki Gizemli Zağ Mağaraları
- 2 Yayman: Hedefimiz Türk turizmini kalkındırmak
- 3 Bayramda Kapadokya’ya akın ettiler
- 4 Göbeklitepe'yi 3 günde 33 bin kişi ziyaret etti
- 5 Şanlıurfa’da 11 bin yıllık duvar kabartmaları ilgi çekmeye devam ediyor
- 6 Tarihi konaklar turizme kazandırılıyor
- 7 Bodrum’da Eylül bereketi: 2 gemi ile 2600 turist geldi
- 8 Turizmde tüm zamanların turist rekoru kırıldı
- 9 Kapadokya'yı Ağustos ayında 697 bin kişi ziyaret etti
- 10 Türkiye’de 7 ayda turizimde rekor kırdı