Pazar 08.01.2017
Son Güncelleme: Cumartesi 07.01.2017

Kış sporlarının en beyaz durakları Palandöken ve Sarıkamış

Pilotun Erzurum Havalimanı'na inişe geçildiğine ilişkin anonsunun ardından pencereden dışarı baktığımızda inanılmaz bir manzara ile karşılaşıyoruz. Gökyüzü masmavi, yer bembeyaz. Tüm bölge, dağları ve ovalarıyla karla kaplanmış, göz alıcı bir hale bürünmüş. Havaalanına inene kadar gözümüzü manzaradan ayıramıyoruz. İstanbul'dan yaklaşık bir buçuk saat süren yolculuğun ardından uçaktan inip havalimanında valizlerimizi beklemeye başlıyoruz. Bir grup yolcunun valizinin gelmesi gecikiyor. Görevli genç kadın gelip güler yüzlü bir şekilde açıklama yapıyor. Gecikmeden dolayı özür diliyor. Ama yolcular arasında tartışma çıkarmaya meyilli olanları bu açıklama tatmin etmiyor. Onlar büyükşehrin stresini yanlarında getirmiş belli ki, ne olursa olsun kavga çıkarmak istiyor. İşte o an tatile çıkmadan önce kafayı boşaltmak gerektiğini bir kez daha anlıyoruz. Havalanından bizi alan minibüse binip yola çıkıyoruz. Dışarıda mis gibi bir hava var. Yolculuğumuza kısa bir süreliğine karla kaplı çam ağaçları eşlik ediyor. Sonra şehre giriyoruz, sağımızda solumuzda evler beliriyor. Bir de şehrin meşhur cağ kebabını ve kadayıf dolmasını yapan restoranlar... Sıcaklık sıfırında altında 10'lu dereceleri gösteriyor. Eksi 15, eksi 18... 15-20 dakikalık bir yolculuğun ardından Palandöken Kayak Merkezi'ne vardığımızda soğuk ama üşütmeyen güneşli bir havayla karşılaşıyoruz.

KIŞ TURİZMİ KORİDORU
Palandöken Dağları üzerine kurulmuş olan merkez, Türkiye'nin en yüksek zirvesine sahip. Bölgede konaklamak için Sway Hotel, Polat Erzurum Resorts, Dedeman Palandöken ve Palan Otel başta olmak üzere 4 yıldızlı ve 5 yıldızlı oteller bulunuyor. Merkezin hemen girişinde bulunan Sway Hotel'e girdiğimde sohbet eden kayak kıyafetli gençleri, yerde yan yana dizilmiş kayakları ve snowboard'ları görünce tam bir kar sporu otelinde olduğumu anlıyorum. 180 odalı otelin giriş katında çocuklar için oyun alanı, kayak odası, restoran ve gün boyu içecek ve atıştırmalık servisi veren şömineli geniş bir salon bulunuyor. Hemen dışında ise etrafı cam kaplı bölümü de bulunan apres ski teras yer alıyor. Otelin alt katında SPA merkezi ve havuz var. Üst katlarda ise odalar yer alıyor. Oteldeki misafirlerin sadece yüzde 10'u yabancı. Otelin genç yöneticisi Berke Dikmen, gündemdeki Avrupa Birliği projesinden bahsediyor. Erzurum, Erzincan ve Kars'ı kapsayan Winter Tourism Corridor (Kış Turizmi Koridoru) adlı proje üç şehrin aynı anda pazarlanmasını amaçlıyor. Tek uçakla Erzurum'a gelen turistler otobüslerle üç şehre dağılacak ve bu sayede bölgeye gelen kış sporu tutkunu turistlerin sayısının da artması sağlanacak.

KAR SORUNU YOK
Palandöken, Ejder gibi dik, uzun ve keyifli bir piste sahip olduğu için kayakseverlerin gözde merkezleri arasında yer alıyor. 2011 Universiade (Universitelerarası Kış Olimpiyatları) sonrası bu merkez, Türkiye'nin önemli kış merkezlerinden biri haline geldi, 8 tane kolay, 9 tane orta düzey, 3 tane ileri düzey, 4 tane de yol pistine sahip olan Palandöken'in en kısa pisti Bambi Lift (200 metre), en uzunu ise Beden Terbiyesi Lifti (3237 metre). Kasım ayında yapılan yapay karlama sistemi sayesinde bölgede kar sorunu yaşanmıyor. Yapay karın üzerine yağan doğal karla birlikte pistler uzun süre açık kalıyor. Hemen belirtelim bu sistem öyle her yerde kolay kolay uygulanmıyor. Yapay karlama yapabilmek için nem oranın yüzde 30 olduğu yerde en az eksi dört dereceye ihtiyaç duyuluyor. İstanbul gibi nem oranının yüzde 70 olduğu yerlerde ise eksi sekiz derece ihtiyaç var. Sezonun uzun sürmesi de kayak merkezinin artıları arasında yer alıyor. Ayrıca pistlerde gece ışıklandırması da bulunuyor. Pistlerin hepsinden gece kayılabiliyor ama net ışıklı olan pist uzunluğu 4.5 kilometre. Gece kayak yapmak kadar ışıklı pistte kayak yapanları izlemek de keyifli. Merkez 11-18 Şubat tarihleri arasında Avrupa Kış Olimpiyatları Festivali'ne ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor. Festival, kış olimpiyatlarından sonra dünyanın en büyük ikinci kayak organizasyonu olarak biliniyor.
ÇOCUKLARA ÖZEL PROGRAM
Palandöken'de kaldığımız sürece içinde ağırlıklı olarak kış sporlarının yapıldığı bir merkezde olmanın keyfini sürüyoruz. Kayak ve snowborad yapanlar, kızakla kayanlar... Elbette akşam saatlerinden müzik dinletileri ve eğlenceli aktiviteler gerçekleştiriliyor ama öncelikle herkes karın tadını doyasıya çıkarmanın peşinde. Profesyoneller, amatörler, çocuklar... Sway Otel'in apres ski terası, pistleri gördüğü için buraya ilgi yoğun. Sıcak içeceğini söyleyen oturduğu yerden bembeyaz karın tadını çıkarıyor. Güneş çıktığında terasın açık kısmı da sosyalleşme alanına dönüşüyor. Otelin kayak odasının direkt pistlere açılması ailelerin kayak ya da snowboard yapan çocuklarını kontrol altında tutmasını da kolaylaştırmış. Otel ayrıca sömestr için de özel bir program hazırlamış. Çocuklar eğitmenler eşliğinde sabah iki saat kayak yapıyor, ardından yine eğitmenleriyle öğle yemeğini yiyor. Ardından iki saat daha kayıyor. Bu arada anne ve babalar da kendilerine vakit ayırma fırsatı buluyor. Çoğu soluğu SPA'da alıyor. Kayak merkezinde bir de 800 metrekarelik çocuk parkı bulunuyor. Parkta özel bir lift olan yürüme bandı da var. Kayak merkezindeki Snowplus kayak ve snowboard öğrenmek isteyenlere hizmet veriyor. Türkiye Kayak Federasyonu'ndan lisanslı profesyonel kayak ve snowboard eğitmenlerinden gün içinde ders almak mümkün. Eğitim ücretleri 200 TL'den başlıyor. Günlük 50 ile 100 TL arasında değişen kayak kirası ve 60 TL civarında kıyafet kirası bulunuyor.
BİRAZ DA KÜLTÜR TURU
Erzurum'a gitmişken Atatürk Müzesi, Çifte Minareli Medrese, Yakutiye Medresesi, Aziziye Tabyası, Narman Peribacaları ve Çobandede Köprüsü'nü görmeden dönmeyin. Günümüzde Türkİslam Eserleri ve Etnografya Müzesi olarak kullanılan Yakutiye Medresesi, taç kapısında bulunan kitabeye göre İlhanlı Hükümdarı Sultan Olcayto zamanında, Cemaleddin Hoca Yakut Gazani tarafından 1310 yılında yaptırılmış.Çifte Minareli Medrese'nin, 13'üncü yüzyıl sonlarında yapıldığı kabul ediliyor. Dört eyvanlı, açık avlulu medreselerin Anadolu'daki en büyük örneği olarak kabul edilen Çifte Minareli Medrese'nin çok yakınındaki Üç Kümbetler, Anadolu'daki mezar anıtların en güzel örneklerinden. Erzurum Kalesi'ni gezip görmek de bir alternatif... Erzurum'daki tarihi yapılardan biri de Kanuni Sultan Süleyman'ın Sadrazamı Rüstem Paşa tarafından 1561'de yaptırılan kervansaray.

***


ALPLER'İ KISKANDIRIYOR

Türkiye'nin önemli kayak merkezleri arasında yer alan Sarıkamış, kristal karıyla ünlü. Buzlanmayan, sezon boyunca ilk yağdığı şeklini koruyan kristal kar snowboard tutkunlarının da ilk tercihi
Sarıkamış Cıbıltepe Kayak Tesisleri'nde kar kalınlığı şimdilerde 160 santimetreye ulaşmış durumda. Kristal karı ve sarıçam ormanları arasındaki uzun kayak pistleriyle kayak tutkunlarının gözdesi haline gelen Cıbıltepe'ye, Türkiye'nin farklı il ve ilçeleri ile yurt dışından gelen kayakseverler, snowboard ve kayak yapmanın keyfini doyasıya yaşıyor. Cıbıltepe Kayak Merkezi'nde toplam uzunlukları 30 kilometreyi bulan 8 slalom, bir snowboard pisti ve 4 telesiyej hizmet veriyor. Snowboard, ülkemizde kayaktan sonra en çok tercih edilen kış sporu. Kristal karıyla bilinen Kars'taki Sarıkamış ise bu spor için en uygun pistler arasında. Merkez ayak basılmamış noktalarda kaymayı seven boardcuları kendine çekiyor Buradaki hafif eğimli ilk etap, snowboard'a yeni başlayanlar için uygun. İkinci etap ise ileri düzey sporcular için öneriliyor. Sarıkamış'ta sezon kasım ayında açılıyor, Nisan'a kadar devam ediyor. Yılın büyük bölümünde hava güneşli ama kar, ilk yağdığı günkü özelliğini sezon boyunca kaybetmiyor. Avrupa'daki birçok kayak merkezinin aksine sis yok, görüş her zaman açık. Çevresi görkemli sarı çam ormanlarıyla kaplı, bu nedenle de rüzgardan korunuyor. İstanbul'da uçakla iki saatte ulaşılan Kars Harakani Havalimanı'na 40 dakika mesafede bulunan merkezin zirvesi olan Bayraktepe, 2600 metre yükseklikte. Sarıkamış'ın pistlerinin kristal karla kaplı olması, kayakçıları cezbediyor. Buzlanmayan, sezon boyunca ilk yağdığı şeklini koruyan, sporcuların üzerini ıslatmayan ve yapışmayan kristal kar; kayakçılar için çok uygun ve risksiz bir ortam sunuyor. Tüm kayakseverlere uygun farklı etapların yer aldığı Sarıkamış'ta; Alp disiplini ve kuzey disiplini, slalom, büyük slalom, Süper-C kayak türlerinin yanı sıra tur kayağı, snowboard ve kızaklı geziler yapılabiliyor. Ayrıca 50 kilometrelik cross country alanı da yer alıyor. Merkezde; bazıları yılın 12 ayı, bazıları kış mevsiminde açık olan birçok otel seçeneği var. Toprak Otel, Büyük Kale Hotel, Kar Otel ve Çamkar Otel konaklama alternatifleri arasında yer alıyor.

EŞSİZ BİR ŞEHİR
KARS

Kars'a yolunuz düştüyse muhakkak görmeniz gereken yer Ani antik kenti. Şehir merkezinden 42 kilometre uzaklıktaki Ocaklı Köyü sınırları içinde bulunan Ani Harabeleri Doğu'nun Efesi olarak adlandırılıyor. Ortaçağ'da İpek Yolu'nun Kafkaslardan Anadolu'ya ilk giriş noktasında kurulmuş olan kent, bu dönemde büyük bir gelişme göstererek bölgenin politik, kültürel ve ekonomik merkezi konumuna yükselmiş. Ani, büyük oranda ayakta kalmış olan etkileyici surları, kilise ve camii örnekleri ve şehir planlaması ile tam bir Ortaçağ kenti. Ani'de tarih boyunca süren çok kültürlülük buradaki yapıların biçimlenmesinde de etkili olmuş. Buz tutan Çıldır Gölü de ziyaret etmeye değer. Gelenler, atlı kızaklarla buz tutmuş gölde tur atıp ardından bölgedeki restoranlarda sarı balık yiyor. 1964'ten 1978'e kadar Kümbet Camii olarak adlandırılan Havariler Kilisesi, Kars Müzesi'ne dönüştürülmüş. Müzede arkeolojik, etnografik ve taş eserler sergileniyor. Müzenin bahçesinde Kars'ın kurtarıcısı 15. Kolordu Komutanı Kazım Karabekir'e, 13 Ekim 1921 Kars Antlaşması için şehre gelen Rus generalleri tarafından hediye edilen beyaz vagon bulunuyor. Zavot Köyü'nde ise Türkiye'nin ilk peynir müzesi bulunuyor. Bugünkü adıyla Boğatepe, Ruslardan ve Malakanlardan kalan bir geleneği, gravyer peyniri yapma işini hala devam ettirip bir de bunun tarihi mirası olarak müzesini de kurmuş uygar bir köy. Zavot varlık nedeni peynir kültürünü belgelemek, yaşatmak ve gelecek nesillere aktarmak için köyde eski bir mandırayı restore ederek müze haline getirmiş. 1918 yılına dek Malakanlar ve Alman peynirciler tarafından, 1976'ya kadarsa Büyük Boğatepe'deki Kooperatiflerin üretim yaptığı gravyer peyniri imalathanesi olarak kullanılan yapı 2005'te yeniden ayağa kaldırılmış ve Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı'nın desteğiyle müzeye dönüştürülmüş. Müzede peynirin hikayesi, çok sayıda görsel malzeme, doküman ve zamanında kullanılan objeler sergileniyor.

Çıldır gölü

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.